Namaz Vakitleri

22 Cemâziye'l-Âhir 1446
23 December 2024
İmsak
06:47
Güneş
08:20
Öğle
13:08
İkindi
15:26
Akşam
17:47
Yatsı
19:14
Detaylı Arama

Kötülüğün Önlenmesi

Mehmed Zahid KOTKU

17 Cemâziye'l-Evvel 1396 / 16.05.1976
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.
Emr-i Ma’ruf Ne Zamana Kadar Yapılacak?,  Belâ Umûmî Olarak Gelir, Kötülük Önlenmezse | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Kötülüğün Önlenmesi

Mehmed Zahid KOTKU

17 Cemâziye'l-Evvel 1396 / 16.05.1976
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.
Emr-i Ma’ruf Ne Zamana Kadar Yapılacak?,  Belâ Umûmî Olarak Gelir, Kötülük Önlenmezse | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Eùzü bi’llâhi mine’ş-şeytàni’r-racîm.Eùzü bi’llâhi mine’ş-şeytàni’r-racîm. Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm.Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm. El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn...

El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn...
Ve’l-àkıbetü li’l-müttakîn...Ve’l-àkıbetü li’l-müttakîn... Ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn...Ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn... İ’lemû eyyühe’l-ihvân...

İ’lemû eyyühe’l-ihvân...
İnne efdale’l-kitâbi kitâbu’llàh...İnne efdale’l-kitâbi kitâbu’llàh... Ve enne efdale’l-hedyi hedyü muhammedin salla’llàhu aleyhi ve sellem...Ve enne efdale’l-hedyi hedyü muhammedin salla’llàhu aleyhi ve sellem... Ve şerre’l-umûri muhdesâtühâ...Ve şerre’l-umûri muhdesâtühâ... Ve külle muhdesin bid’ah...Ve külle muhdesin bid’ah... Ve külle bid’atin dalâleh...Ve külle bid’atin dalâleh... Ve külle dalâletin fi’n-nâr...Ve külle dalâletin fi’n-nâr... Ve bi’s-senedi’l-muttasıli ile’n-nebiyyi salla’llàhu aleyhi ve selleme ennehû kàl:Ve bi’s-senedi’l-muttasıli ile’n-nebiyyi salla’llàhu aleyhi ve selleme ennehû kàl: RE. 54/1 İzâ zahera fîküm

RE. 54/1 İzâ zahera fîküm
mislü mâ zahera fî benî isrâil:mislü mâ zahera fî benî isrâil: İzâ kâneti’l-fâhişetü fî kibâriküm,İzâ kâneti’l-fâhişetü fî kibâriküm, ve’l-mülkü fi sığàriküm,ve’l-mülkü fi sığàriküm, ve’l-ilmü fi rüzzâlikümve’l-ilmü fi rüzzâliküm İlâ Âhir.
İlâ Âhir.
Zaman-ı Teala.

Zaman-ı Teala.
Peygamber SAS Efendimiz’e gelmişler demişler ki:Peygamber SAS Efendimiz’e gelmişler demişler ki: “Yâ Rasûlallah, birisi ne zaman emr-i ma’ruf ve nehy-i münker'i terkeder?“Yâ Rasûlallah, birisi ne zaman emr-i ma’ruf ve nehy-i münker'i terkeder? Yani bunu (emr-i ma’ruf ve nehy-i münker) yapmasının zor olduğu zaman ne zamandır ki,Yani bunu (emr-i ma’ruf ve nehy-i münker) yapmasının zor olduğu zaman ne zamandır ki, o zamanı bilelim ki artık susalım” demişler. Buyurmuşlar ki:o zamanı bilelim ki artık susalım” demişler. Buyurmuşlar ki: RE. 54/1 İzâ zahera fîküm

RE. 54/1 İzâ zahera fîküm
mislü mâ zahera fî benî isrâil: ...mislü mâ zahera fî benî isrâil: ... Benî İsrail denilen Yahudiler devrinde,Benî İsrail denilen Yahudiler devrinde, onlara arız olan hal, size de arız oldu muydu,onlara arız olan hal, size de arız oldu muydu, işte o zaman emr-i ma’ruf, nehy-i ani’l-münker sakıt olur diyor.işte o zaman emr-i ma’ruf, nehy-i ani’l-münker sakıt olur diyor. “—Nedir o hal?” demişler.
“—Nedir o hal?” demişler.
RE. 54/1 ... İzâ kâneti’l-fâhişetü fî kibâriküm, ...

RE. 54/1 ... İzâ kâneti’l-fâhişetü fî kibâriküm, ...
Büyükleriniz fuhuş ediyor,Büyükleriniz fuhuş ediyor, RE. 54/1 ... ve’l-mülkü fi sığàriküm ...

RE. 54/1 ... ve’l-mülkü fi sığàriküm ...
Mülk, idare, gençlerinizin, küçüklerin eline düşmüş,Mülk, idare, gençlerinizin, küçüklerin eline düşmüş, RE. 54/1 ... Ve’l-ilmü fi rüzzâliküm ...

RE. 54/1 ... Ve’l-ilmü fi rüzzâliküm ...
İlim de sizin rezil olan, erâzil tabakasınınİlim de sizin rezil olan, erâzil tabakasının adi insanların eline, ahlaksız insanların eline düşmüş.adi insanların eline, ahlaksız insanların eline düşmüş. İlim ahlaksız ve rezil kimselerin eline düştüğü vakitte,İlim ahlaksız ve rezil kimselerin eline düştüğü vakitte, mülk çocukların eline düştüğü vakittemülk çocukların eline düştüğü vakitte yani küçüklerin eline düştüğü vakitte,yani küçüklerin eline düştüğü vakitte, fuhuşta büyükler de, fuhuş işliyorlar, fena şeyler işliyorlar.fuhuşta büyükler de, fuhuş işliyorlar, fena şeyler işliyorlar. O zaman artık susun demiş.O zaman artık susun demiş. O zaman susma devri.O zaman susma devri. Bir başka râvi'nin rivayetine göre de:Bir başka râvi'nin rivayetine göre de: İzâ zahere’l-idhânü fî hıyâriküm, ...

İzâ zahere’l-idhânü fî hıyâriküm, ...
Hayırlılarınız müdâhene ediyor,Hayırlılarınız müdâhene ediyor, susuyorlar, dalkavukluk yapıyorlar, ses çıkarmıyorlar.susuyorlar, dalkavukluk yapıyorlar, ses çıkarmıyorlar. ... ve’l-fâhişetü fî şirâriküm, ...... ve’l-fâhişetü fî şirâriküm, ... Şerlileriniz de fuhuş işliyorlar,Şerlileriniz de fuhuş işliyorlar, ... ve tehavvelü’l-mülkü fî sığàriküm, ...... ve tehavvelü’l-mülkü fî sığàriküm, ... Mülkü de küçükler idare ediyor.Mülkü de küçükler idare ediyor. ... ve’l-fıkhü fî rüzzâliküm.... ve’l-fıkhü fî rüzzâliküm. Fıkıh ilmi yani anlayış; dünyanın fânîFıkıh ilmi yani anlayış; dünyanın fânî ahiretin bâki olduğunu anlayıp da ona göre hareket etmek diyorlar.ahiretin bâki olduğunu anlayıp da ona göre hareket etmek diyorlar. Bilmediğini bilmek.Bilmediğini bilmek. Din ilmini bilmek, iyi bilmek.Din ilmini bilmek, iyi bilmek. Din ilmini iyi biliyor, inceliklerini biliyor ama

Din ilmini iyi biliyor, inceliklerini biliyor ama
ahlaksız insanların elinde olduğu vakitte,ahlaksız insanların elinde olduğu vakitte, O zaman susmak devridir artık, kimseye bir şey demeye hakkımız yok.O zaman susmak devridir artık, kimseye bir şey demeye hakkımız yok. Allah kusurlarımızı affetsin…Allah kusurlarımızı affetsin… RE. 54/2 İzâ zahere’s-sûü fi’l-ardı, ...

RE. 54/2 İzâ zahere’s-sûü fi’l-ardı, ...
Yeryüzünde günahlar çoğalmaya başladığı vakitte...Yeryüzünde günahlar çoğalmaya başladığı vakitte... Çekinmiyor kimse günah işlemekten.Çekinmiyor kimse günah işlemekten. Herkes istediği gibi günalarını aşikâre yapıyor.Herkes istediği gibi günalarını aşikâre yapıyor. Korkması yok, sakınması yok. O zaman:Korkması yok, sakınması yok. O zaman: RE. 54/2 ... enzela’llàhu bi’sehû bi- ehli’l-ardı; ...

RE. 54/2 ... enzela’llàhu bi’sehû bi- ehli’l-ardı; ...
O zaman Cenab-ı Hak yeryüzündeki insanlaraO zaman Cenab-ı Hak yeryüzündeki insanlara şiddetini indirir,şiddetini indirir, azabını indirir.azabını indirir. (Allah'hın) kahrı mükellef olur. Dediler ki:(Allah'hın) kahrı mükellef olur. Dediler ki: RE. 54/2 ... ve in kâne fîhim kavmün sàlihûne, ...

RE. 54/2 ... ve in kâne fîhim kavmün sàlihûne, ...
E iyi insanlar da var ya!E iyi insanlar da var ya! Geceleri namaz kılarlar, gündüzleri oruç tutarlar,Geceleri namaz kılarlar, gündüzleri oruç tutarlar, İbadetlerinde, taatlerinde, hayırlarında, hasenatlarında…İbadetlerinde, taatlerinde, hayırlarında, hasenatlarında… Kimseye fenalık yapmazlar.Kimseye fenalık yapmazlar. RE. 54/2 ... yusîbuhüm mâ esàbe’n-nâse, sümme yurciùne ilâ rahmeti’llâhi ve mağfiretihî.

RE. 54/2 ... yusîbuhüm mâ esàbe’n-nâse, sümme yurciùne ilâ rahmeti’llâhi ve mağfiretihî.
Evet, cezâ ammeye gelir,Evet, cezâ ammeye gelir, rahmet hassadır.rahmet hassadır. Bir adam bir merhamete nail olursa, ona olur.Bir adam bir merhamete nail olursa, ona olur. Ama azap, ammeye olur.Ama azap, ammeye olur. Mesela allah esirgeye bir hareket oluyor;Mesela allah esirgeye bir hareket oluyor; binlerce, yüz binlerce insana bakıyorsun bir anda gidiyor.binlerce, yüz binlerce insana bakıyorsun bir anda gidiyor. Ama bu dünyadan gidişAma bu dünyadan gidiş umumi olur ama sonra gene merhamet-i ilahiyeyeumumi olur ama sonra gene merhamet-i ilahiyeye ahirette mazhar olarak ayrılırlar.ahirette mazhar olarak ayrılırlar. İyiler ahirette ayrılır.İyiler ahirette ayrılır. Bunu yine ikinci bir hadis'te beyan görmüş.Bunu yine ikinci bir hadis'te beyan görmüş. RE. 54/3 İzâ zahera’s-sûü, ...

RE. 54/3 İzâ zahera’s-sûü, ...
Fenalık başlamış, ortada zahir.Fenalık başlamış, ortada zahir. RE. 54/3 ... felem yenhev anhü, ...

RE. 54/3 ... felem yenhev anhü, ...
Kimse demiyor, ‘Ne yapıyorsunuz, ne ediyorsunuz?’ diyen yok.Kimse demiyor, ‘Ne yapıyorsunuz, ne ediyorsunuz?’ diyen yok. Herkes alabildiğine gidiyor istediği gibi. O zaman:Herkes alabildiğine gidiyor istediği gibi. O zaman: RE. 54/3 ... enzele’llàhu bihim be’sehû; ...

RE. 54/3 ... enzele’llàhu bihim be’sehû; ...
Şiddet yani azap yahutŞiddet yani azap yahut bazı şeylere göre ...bazı şeylere göre ... O zaman ..., dediler kiO zaman ..., dediler ki RE. 54/3 ... kîle: Ve in kâne fîhim sàlihûn? ...

RE. 54/3 ... kîle: Ve in kâne fîhim sàlihûn? ...
İyiler de var ya! O olacak ama o şiddet, iyilere yazık değil mi yani?İyiler de var ya! O olacak ama o şiddet, iyilere yazık değil mi yani? RE. 54/3 ... Kàle: Neam, ...

RE. 54/3 ... Kàle: Neam, ...
Evet iyiler de var ama,Evet iyiler de var ama, RE. 54/3 ... yusîbühüm mâ esàbehüm, ...

RE. 54/3 ... yusîbühüm mâ esàbehüm, ...
Kötülere isabet eden iyilere de isabet edecek.Kötülere isabet eden iyilere de isabet edecek. Kötülere arasında iyiler de yanacak.Kötülere arasında iyiler de yanacak. Nasıl kuru ağacın yanında yaş ağacın da yandığı gibi,Nasıl kuru ağacın yanında yaş ağacın da yandığı gibi, İyilere de gelecek, belâ umumidir. Ama;İyilere de gelecek, belâ umumidir. Ama; RE. 54/3 ... sümme yasîrûne ilâ mağfireti’llâhi ve rahmetihî.

RE. 54/3 ... sümme yasîrûne ilâ mağfireti’llâhi ve rahmetihî.
Artık (kötü) değilsen yine merhamet-i ilahiyeye mazhar olaraktanArtık (kötü) değilsen yine merhamet-i ilahiyeye mazhar olaraktan ayrılacaklar. Onlar da yerlerini bulacaklar. Yine bir hadis:ayrılacaklar. Onlar da yerlerini bulacaklar. Yine bir hadis: RE. 54/4 İzâ zahera’l-kavlü ...

RE. 54/4 İzâ zahera’l-kavlü ...
Meydan okuyor bize...Meydan okuyor bize... RE. 54/4 ... ve huzine’l-amelü, ...

RE. 54/4 ... ve huzine’l-amelü, ...
Ama amel yok.Ama amel yok. Ameller saklı, gizli, yok.Ameller saklı, gizli, yok. RE. 54/4 ... ve’telefeti’l- elsineti, ...

RE. 54/4 ... ve’telefeti’l- elsineti, ...
Yapalım mı? Yapalım. Müşterek fikirler.Yapalım mı? Yapalım. Müşterek fikirler. Yapalım mı? Yapalım. Söz ile beraberiz ama;Yapalım mı? Yapalım. Söz ile beraberiz ama; RE. 54/4 ... ve tebâğadati’l-kulûbü, ...

RE. 54/4 ... ve tebâğadati’l-kulûbü, ...
Kalpler birbirlerini sevmiyor.Kalpler birbirlerini sevmiyor. Diller mutabık kalıyorlarsa daDiller mutabık kalıyorlarsa da fakat gönüller içinde öyle değil.fakat gönüller içinde öyle değil. RE. 54/4 ... ve kataa küllü zî rahimin rahimehû, ...

RE. 54/4 ... ve kataa küllü zî rahimin rahimehû, ...
Herkes, akraba u taallûkat birbirinden ayrılmış.Herkes, akraba u taallûkat birbirinden ayrılmış. Ana, baba, kardeş, dost;Ana, baba, kardeş, dost; kimse kimseyi tanımıyor yani.kimse kimseyi tanımıyor yani. RE. 54/4 ... ve kataa küllü zî rahimin rahimehû, ...RE. 54/4 ... ve kataa küllü zî rahimin rahimehû, ... Herkes, zi rahim olan akraba u taallûkatıyla ilgisini kesmiş.Herkes, zi rahim olan akraba u taallûkatıyla ilgisini kesmiş. RE. 54/4 ... feinde zâlike leanehümu’llàhu, feesammehüm, ve a’mâ ebsàrahüm.

RE. 54/4 ... feinde zâlike leanehümu’llàhu, feesammehüm, ve a’mâ ebsàrahüm.
Böyle olduğu vakitte...Böyle olduğu vakitte... Gönüller ayrı, ... ayrıGönüller ayrı, ... ayrı O zaman akraba u taallûkatla, eş dostla alaka kesilmiş.O zaman akraba u taallûkatla, eş dostla alaka kesilmiş. O zaman, Allah'ın lâneti ilişir.O zaman, Allah'ın lâneti ilişir. Kulaklar sağır olur,Kulaklar sağır olur, gözler de kör olur.gözler de kör olur. Gözlerin körlüğü, kulakların sağırlığı…

Gözlerin körlüğü, kulakların sağırlığı…
Bizim gözlerimiz görüyor, kulaklarımız da işitiyor.Bizim gözlerimiz görüyor, kulaklarımız da işitiyor. Fakat bu değil.Fakat bu değil. Göz, görmez bir hale gelecek.Göz, görmez bir hale gelecek. Görüyor önünü, görmez değil.Görüyor önünü, görmez değil. Hayvanlardaki göze benzer yani.Hayvanlardaki göze benzer yani. İdrak yok, neticeyi anlayamıyor.İdrak yok, neticeyi anlayamıyor. Kulaklar da anlayamıyor. Ne söyleseniz,Kulaklar da anlayamıyor. Ne söyleseniz, kulağına girmiyor, yolundan dönmüyor yani,kulağına girmiyor, yolundan dönmüyor yani, bildiğinden de şaşmıyor demek.bildiğinden de şaşmıyor demek. RE. 54/5 İzâ zaherati’l-fahişetü, ...

RE. 54/5 İzâ zaherati’l-fahişetü, ...
Fuhuş meydan almış gidiyor.Fuhuş meydan almış gidiyor. Apaçık, kimsenin çekindiği yok.Apaçık, kimsenin çekindiği yok. Fuhuş deyince mutlaka şeydir de,Fuhuş deyince mutlaka şeydir de, hangi çeşidi olursa olsun...hangi çeşidi olursa olsun... Meydan da yani kimsenin saklandığı da yokMeydan da yani kimsenin saklandığı da yok çekindiği de yok, taktığı da yok. Allah muhafaza...çekindiği de yok, taktığı da yok. Allah muhafaza... RE. 54/5 ... kâneti’r-racfetü; ...

RE. 54/5 ... kâneti’r-racfetü; ...
O zaman zelzeleler çok olur.O zaman zelzeleler çok olur. RE. 54/5 ... ve izâ câre’l- hükkâmü, ...

RE. 54/5 ... ve izâ câre’l- hükkâmü, ...
Hakimler, adaletle hükmetmedikleri vakitte de,Hakimler, adaletle hükmetmedikleri vakitte de, RE. 54/5 ... kalle’l-mataru; ...

RE. 54/5 ... kalle’l-mataru; ...
yağmur çok olur ama faydası olmaz, zararı olur.yağmur çok olur ama faydası olmaz, zararı olur. RE. 54/5 ... ve izâ gudira bi-ehli’z-zimmeti, ...

RE. 54/5 ... ve izâ gudira bi-ehli’z-zimmeti, ...
Ehli’z-zimme ki; devlete tabi olan Hristiyanlar.Ehli’z-zimme ki; devlete tabi olan Hristiyanlar. Onlara da haksızlık yaparsak o zaman;Onlara da haksızlık yaparsak o zaman; RE. 54/5 ... zahera’l- adüvvü.

RE. 54/5 ... zahera’l- adüvvü.
bununla beraber naklonulur.bununla beraber naklonulur. RE. 54/6 İzâ zaherati’l-maàsî fî ümmetî, ...

RE. 54/6 İzâ zaherati’l-maàsî fî ümmetî, ...
Ümmetimde masiyetler meydanda, zahir...Ümmetimde masiyetler meydanda, zahir... Dün bir doktorun ziyaretine gittik de…Dün bir doktorun ziyaretine gittik de… (Yolda gördük ki,) adam hanımının omuzuna atmış kolunu… Hanımı da çıplak hanım yani(Yolda gördük ki,) adam hanımının omuzuna atmış kolunu… Hanımı da çıplak hanım yani Sokak üzerinde muhabbet yapıyorlar. Bu da fuhşun bir nev’îdir yani. Sokak üzerinde muhabbet yapıyorlar. Bu da fuhşun bir nev’îdir yani. Çıplak bir hanımın omzuna elini atmış...Çıplak bir hanımın omzuna elini atmış... Bir erkeğin, bir hanımın omuzuna elini atıp da sokak ortasında muhabbeti,

Bir erkeğin, bir hanımın omuzuna elini atıp da sokak ortasında muhabbeti,
İslâm’ın âdâbına elbette muhaliftir.İslâm’ın âdâbına elbette muhaliftir. Ama bu husustan kimse çekinmiyorAma bu husustan kimse çekinmiyor ve kimse de ona ‘Sen ne yapıyorsun?’ diyemiyor.ve kimse de ona ‘Sen ne yapıyorsun?’ diyemiyor. Ümmetimde masiyetler zuhur ettiğinde,Ümmetimde masiyetler zuhur ettiğinde, RE. 54/6 ... ammehümü’llàhu bi- azâbin min indihî; ...

RE. 54/6 ... ammehümü’llàhu bi- azâbin min indihî; ...
Allah-u Teàlâ kendi indinden onlara umumi bir azab verir.Allah-u Teàlâ kendi indinden onlara umumi bir azab verir. O zaman dediler ki:O zaman dediler ki: RE. 54/6 ... kîle: Emâ fi’n-nâsi yevmeizin sàlihûn? ...

RE. 54/6 ... kîle: Emâ fi’n-nâsi yevmeizin sàlihûn? ...
O gün iyiler de var ama herkes öyle değil ki, iyilerde var.O gün iyiler de var ama herkes öyle değil ki, iyilerde var. RE. 54/6 ... Kàle: Belâ, ...

RE. 54/6 ... Kàle: Belâ, ...
Evet, iyilerde var amaEvet, iyilerde var ama RE. 54/6 ... yusîbühüm mâ esàbe’n-nâse, ...

RE. 54/6 ... yusîbühüm mâ esàbe’n-nâse, ...
O gün nasıl o bela insanlara geliyorsa onlara da isabet eder.O gün nasıl o bela insanlara geliyorsa onlara da isabet eder. RE. 54/6 ... sümme yasîrûne ilâ mağfiretin mina’llàhi, ve rıdvânin.

RE. 54/6 ... sümme yasîrûne ilâ mağfiretin mina’llàhi, ve rıdvânin.
Ondan sonra mağfiret-i ilahiye ve rahmet-i ilahiye tekrar nail olurlar. Ahiret hali.Ondan sonra mağfiret-i ilahiye ve rahmet-i ilahiye tekrar nail olurlar. Ahiret hali. RE. 54/7 İzâ zaherati’l-hayyetü fi’l-meskeni, ...

RE. 54/7 İzâ zaherati’l-hayyetü fi’l-meskeni, ...
Evlerimizde, köy evlerinde olsun, eski şehir evlerinde olsun ekseriyetle yılanlar olurdu.Evlerimizde, köy evlerinde olsun, eski şehir evlerinde olsun ekseriyetle yılanlar olurdu. Şimdi apartmanlarda çok bulunmaz amaŞimdi apartmanlarda çok bulunmaz ama köy evlerinde ve kır evlerinde olan şeylerdendir.köy evlerinde ve kır evlerinde olan şeylerdendir. Yılan bulunur evlerde...Yılan bulunur evlerde... Bu yılan görüldüğü vakitte,Bu yılan görüldüğü vakitte, RE. 54/7 ... fekùlû lehâ: ...

RE. 54/7 ... fekùlû lehâ: ...
siz bu yılana dilinizle söyleyiniz:siz bu yılana dilinizle söyleyiniz: RE. 54/7 ... İnnâ nes’elüki bi-ahdi nûhin, ve bi-ahdi süleymâne’bni dâvûde, ...

RE. 54/7 ... İnnâ nes’elüki bi-ahdi nûhin, ve bi-ahdi süleymâne’bni dâvûde, ...
“—Sana hitap ediyoruz ey yılan,
“—Sana hitap ediyoruz ey yılan,
Nuh AS’a ve Süleyman AS’a verdiğin söz üzereNuh AS’a ve Süleyman AS’a verdiğin söz üzere bize ezâ etme, çekil git!”bize ezâ etme, çekil git!” RE. 54/7 ... en lâ tü’ziyenâ; fein àdet, ...

RE. 54/7 ... en lâ tü’ziyenâ; fein àdet, ...
Tekrar gelirse eğer bu yılan bir daha gözükürse,Tekrar gelirse eğer bu yılan bir daha gözükürse, RE. 54/7 ... fa’ktülûhâ.

RE. 54/7 ... fa’ktülûhâ.
o zaman onu öldürünüz.o zaman onu öldürünüz. Birden öldürmeyiniz. Evvela ona bir hitap ediniz.Birden öldürmeyiniz. Evvela ona bir hitap ediniz. “—Canım, yılan bizim dilimizden anlar mı?” deriz. Bu acayip bir şey.
“—Canım, yılan bizim dilimizden anlar mı?” deriz. Bu acayip bir şey.
Dün bir hadise dinledim.

Dün bir hadise dinledim.
Bizim kardeşlerimizden hayvan bakan bir kardeş var.Bizim kardeşlerimizden hayvan bakan bir kardeş var. Kurban Bayramı’nda ineklerinden bir tanesiniKurban Bayramı’nda ineklerinden bir tanesini yedi kişi için keselim diyerekten hesaplamışlar.yedi kişi için keselim diyerekten hesaplamışlar. Kurban bayramı ineği çıkarıp kurban yapacaklar,Kurban bayramı ineği çıkarıp kurban yapacaklar, Kasaba gel demiş.Kasaba gel demiş. Hayvanı gayet kalın iple bağladık.Hayvanı gayet kalın iple bağladık. Hayvan kasaba şöyle bir baktı, nasıl bir gerindiyseHayvan kasaba şöyle bir baktı, nasıl bir gerindiyse ipleri kopardı, kaçmış yerine.ipleri kopardı, kaçmış yerine. Tekrar çıkardık, baktık hakkından gelemiyor kasap, bıraktı gitti.Tekrar çıkardık, baktık hakkından gelemiyor kasap, bıraktı gitti. “—Yarın geleyim!” dedi.
“—Yarın geleyim!” dedi.
Altı kişiyle mi, yedi kişiyle mi ne gelmiş kasap…

Altı kişiyle mi, yedi kişiyle mi ne gelmiş kasap…
Hayvanın kuvvetli olduğunu gördü!Hayvanın kuvvetli olduğunu gördü! Bir türlü hayvanı yatırmanın imkânını bulamamışlar, kuvvetli bir hayvanmış.Bir türlü hayvanı yatırmanın imkânını bulamamışlar, kuvvetli bir hayvanmış. Komşularından birisi demiş kiKomşularından birisi demiş ki hayvanın kulağına…hayvanın kulağına… Ben dinledim de şimdi naklediyorum:Ben dinledim de şimdi naklediyorum: “—Ne kaçıyorsun?
“—Ne kaçıyorsun?
Peygamber’in emri için kurban olacaksın.Peygamber’in emri için kurban olacaksın. Yat bakalım, teslim ol!” demiş.Yat bakalım, teslim ol!” demiş. Hayvan yatmış, boynunu uzatıvermiş.

Hayvan yatmış, boynunu uzatıvermiş.
“—Yılan bizim dilimizden ne anlayacak şimdi?
“—Yılan bizim dilimizden ne anlayacak şimdi?
Süleyman AS değiliz ki… O her hayvanın dilinden anlarmış, konuşurmuş.

Süleyman AS değiliz ki… O her hayvanın dilinden anlarmış, konuşurmuş.
Ama biz kendi dilimizle anlatınca,Ama biz kendi dilimizle anlatınca, hayvan anlar. Allah anlatıyor yani.hayvan anlar. Allah anlatıyor yani. Ona idrak veriyor. Bu idraki hissediyor ki,Ona idrak veriyor. Bu idraki hissediyor ki, “Bu benim burdan gitmemi istiyor, burada bize eza etme!” diyor,“Bu benim burdan gitmemi istiyor, burada bize eza etme!” diyor, o da “Pekiyi…” deyip çekip gidiyor. Gitmezse, ölümü hak ediyor.o da “Pekiyi…” deyip çekip gidiyor. Gitmezse, ölümü hak ediyor. RE. 54/8 İzâ zaheratü’l-bideu, ...

RE. 54/8 İzâ zaheratü’l-bideu, ...
Bid’at diyerekten malum dinde olmayan adât u an’aneleri ihdas (etmek).Bid’at diyerekten malum dinde olmayan adât u an’aneleri ihdas (etmek). Abdest alırken dört defa yıkıyor, beş defa yıkıyor yahut iki defa yıkıyor.Abdest alırken dört defa yıkıyor, beş defa yıkıyor yahut iki defa yıkıyor. Üç yapmıyor. Sünnet üçtür, niye bu işi yapıyor?Üç yapmıyor. Sünnet üçtür, niye bu işi yapıyor? Üç yapmıyor, ya iki yapıyor ya da dört yapıyor. Bu bid’attır.Üç yapmıyor, ya iki yapıyor ya da dört yapıyor. Bu bid’attır. Başını mesh ederken bir, iki, üç… Boyuna başını mesh ediyor.

Başını mesh ederken bir, iki, üç… Boyuna başını mesh ediyor.
Yüzünü fazla yıkıyor. Namazı kılarken dört rekâtlık namazı beş kılıyor, altı kılıyor.Yüzünü fazla yıkıyor. Namazı kılarken dört rekâtlık namazı beş kılıyor, altı kılıyor. Eklemeler yapıyor yahut eksik yapıyor. Buna bid’at diyorlar.Eklemeler yapıyor yahut eksik yapıyor. Buna bid’at diyorlar. Din eksiklik, fazlalık kabul etmez. Peygamber SAS nasıl bize teslim etti?

Din eksiklik, fazlalık kabul etmez. Peygamber SAS nasıl bize teslim etti?
O teslim edileni el-hamdü lillâh bugüne kadar getirdik.O teslim edileni el-hamdü lillâh bugüne kadar getirdik. Bu bid’atların bir itikadda olan kısmı var,Bu bid’atların bir itikadda olan kısmı var, bir amelde olan kısmı var, bir de adette olan kısmı var.bir amelde olan kısmı var, bir de adette olan kısmı var. Adette olanlar Allah’ın izniyle inşâallah mağfur olur.Adette olanlar Allah’ın izniyle inşâallah mağfur olur. İtikadda olanlar ve amelde olanlar tehlikelidir.İtikadda olanlar ve amelde olanlar tehlikelidir. Meselâ, şimdi bu camilerimize halılar sermişizdir.

Meselâ, şimdi bu camilerimize halılar sermişizdir.
Bu halıların üzerinde namaz kılıyoruz.Bu halıların üzerinde namaz kılıyoruz. Ama diyeceksin ki; üstümüz temiz, başımız temiz,Ama diyeceksin ki; üstümüz temiz, başımız temiz, soğuğa karşı korunmamız lazım, temizliğe daha layıktır…soğuğa karşı korunmamız lazım, temizliğe daha layıktır… Ama Rasûlullah’ın zamanında nasıldı? Toprak zeminde kılıyorlardı.Ama Rasûlullah’ın zamanında nasıldı? Toprak zeminde kılıyorlardı. Şimdi acemler var ya, görmüşsünüzdür.

Şimdi acemler var ya, görmüşsünüzdür.
Halılarının şeysine taş taşırlar ceplerinde, toprak taşırlar.Halılarının şeysine taş taşırlar ceplerinde, toprak taşırlar. Kiremitten yapılmış. Secdeyi oraya yaparlar. Halıların üzerine katıyyen secde etmezler.Kiremitten yapılmış. Secdeyi oraya yaparlar. Halıların üzerine katıyyen secde etmezler. Burada onlar dikkatlidirler. Biz de onu te'vil ediyoruz artık.Burada onlar dikkatlidirler. Biz de onu te'vil ediyoruz artık. Allah affetsin kusurlarımızı. Lazımdır diyoruz, şudur budur diyoruz.Allah affetsin kusurlarımızı. Lazımdır diyoruz, şudur budur diyoruz. Camilerimizi tezyin etmekte ileri gitmişiz.Camilerimizi tezyin etmekte ileri gitmişiz. Bu şamdan, süsler, süslerin hepsi.Bu şamdan, süsler, süslerin hepsi. Ama diyeceksin ki bu süsler de işte güzel oluyor filan. Böyle şeylerimiz de var. Sade...Ama diyeceksin ki bu süsler de işte güzel oluyor filan. Böyle şeylerimiz de var. Sade... Bu bid’atlar zâhir olduğu vakitte, gerek evlerimizde,

Bu bid’atlar zâhir olduğu vakitte, gerek evlerimizde,
gerek camilerimizde, gerek giyimimizde,gerek camilerimizde, gerek giyimimizde, giysilerimizde, kuşanışlarımızda, yemelerimizde, içmelerimizde…giysilerimizde, kuşanışlarımızda, yemelerimizde, içmelerimizde… Mesela bugün yemekleri masalarda yeriz.Mesela bugün yemekleri masalarda yeriz. Çatalımız vardır, kaşığımız vardır, tabaklarımız vardır.Çatalımız vardır, kaşığımız vardır, tabaklarımız vardır. Buna izin vardır ama efdal olanı yerde yemek,Buna izin vardır ama efdal olanı yerde yemek, Peygamber SAS masada yememiş.Peygamber SAS masada yememiş. Çatalla, kaşıkla da yememiş. Mübarek elleriyle yemişler.Çatalla, kaşıkla da yememiş. Mübarek elleriyle yemişler. Allah kusurlarımızı affetsin.Allah kusurlarımızı affetsin. Bunların hepsi bid’atsa da büyük kısım affolunur inşâallah.Bunların hepsi bid’atsa da büyük kısım affolunur inşâallah. Yalnız bu Hristiyan an’anelerine uyaraktan

Yalnız bu Hristiyan an’anelerine uyaraktan
mesela (bazı kimseler) sağ eline bıçağı alıyor, sol eline çatalı alıyor.mesela (bazı kimseler) sağ eline bıçağı alıyor, sol eline çatalı alıyor. Sağıyla kesiyor, soluyla da yiyor. Gâvur adeti…Sağıyla kesiyor, soluyla da yiyor. Gâvur adeti… Müslüman daima ister sağına ver ister soluna ver, yine sağ eliyle yer.Müslüman daima ister sağına ver ister soluna ver, yine sağ eliyle yer. ... Bu da bid’attır.... Bu da bid’attır. Hristiyanlardan görenek olarak aldığımız her şeye bid’at deriz.Hristiyanlardan görenek olarak aldığımız her şeye bid’at deriz. RE. 54/8 ... ve leane âhiru hâzihi’l-ümmeti evvelehâ, ...

RE. 54/8 ... ve leane âhiru hâzihi’l-ümmeti evvelehâ, ...
Biz geldik biz âhiriz, bizden evvel geçenler var ya, bizden evvel geçenlere lânet ediyoruz:Biz geldik biz âhiriz, bizden evvel geçenler var ya, bizden evvel geçenlere lânet ediyoruz: “—Allah belâlarını versin, şöyle yapamadılar, böyle yapamadılar…
“—Allah belâlarını versin, şöyle yapamadılar, böyle yapamadılar…
Şöyle kusurları var, böyle kusurları var!”Şöyle kusurları var, böyle kusurları var!” Kendimizinkini görmüyoruz, bizden evvel geçmişlerimizin

Kendimizinkini görmüyoruz, bizden evvel geçmişlerimizin
kusurlarını görerekten onlara beddua ediyoruz.kusurlarını görerekten onlara beddua ediyoruz. Bu da ikinci kabahat...Bu da ikinci kabahat... RE. 54/8 ... femen kâne indehû ilmün felyenşurhü, ...

RE. 54/8 ... femen kâne indehû ilmün felyenşurhü, ...
Ama ilim sahipleri biliyor ki;Ama ilim sahipleri biliyor ki; “—O evvelkilerin kabahati yok, onlar iyi adamlardı. Kabahat bizlerde…
“—O evvelkilerin kabahati yok, onlar iyi adamlardı. Kabahat bizlerde…
Bunu izhar et: Siz yanlış yapıyorsunuz, onlara öyle iftira etmeyin, onlar iyi adamlardı.” (diyerek),Bunu izhar et: Siz yanlış yapıyorsunuz, onlara öyle iftira etmeyin, onlar iyi adamlardı.” (diyerek), insanları uyarmağa, sözünle doğru yola çekmeğe çalışmaları gerekir.insanları uyarmağa, sözünle doğru yola çekmeğe çalışmaları gerekir. RE. 54/8 ... feinne kâteme’l- ilmi yevmeizin, ...

RE. 54/8 ... feinne kâteme’l- ilmi yevmeizin, ...
“Her kim ilmini saklarsa, ötekilerle beraber olmuş olur.”“Her kim ilmini saklarsa, ötekilerle beraber olmuş olur.” RE. 54/8 ... kekâtimi mâ enzela’llàhu alâ muhammedin SAS.

RE. 54/8 ... kekâtimi mâ enzela’llàhu alâ muhammedin SAS.
“Peygamber SAS’e inzal olan kitabı, (Kur’an-ı Kerim’i) saklamış gibi olur.” diyor. Allah muhafaza…“Peygamber SAS’e inzal olan kitabı, (Kur’an-ı Kerim’i) saklamış gibi olur.” diyor. Allah muhafaza… Korkuyor, diyemiyor:Korkuyor, diyemiyor: “—Ya siz yanlışsınız, asıl doğruluk burdadır” diyemiyor.
“—Ya siz yanlışsınız, asıl doğruluk burdadır” diyemiyor.
Sesini kesmiş; bu kitabı inkar eden insan gibidir diyor Allah muhafaza.

Sesini kesmiş; bu kitabı inkar eden insan gibidir diyor Allah muhafaza.
RE. 54/9 İzâ zaherati’l-bidau ...

RE. 54/9 İzâ zaherati’l-bidau ...
Yine bid’atler zahir oldu.Yine bid’atler zahir oldu. RE. 54/9 ... fî ümmetî, ...

RE. 54/9 ... fî ümmetî, ...
Cenab-ı Peygamber ümmetim diyor, yine ümmetinin elini bırakmıyor yani.Cenab-ı Peygamber ümmetim diyor, yine ümmetinin elini bırakmıyor yani. Ümmetim de bid’atler zahir olduğu vakitte,Ümmetim de bid’atler zahir olduğu vakitte, RE. 54/9 ve şütime ashàbî, ...

RE. 54/9 ve şütime ashàbî, ...
Ashab-ı kiram hakkında kötü konuşuyorlar:Ashab-ı kiram hakkında kötü konuşuyorlar: “—Niçin dövüştüler, niçin kavga ettiler?” diyorlar.“—Niçin dövüştüler, niçin kavga ettiler?” diyorlar. “Şu haksızdı, bu haksızdı…” diyorlar. O zaman;“Şu haksızdı, bu haksızdı…” diyorlar. O zaman; RE. 54/9 ... felyuzhiru’l-àlimü ilmühû, ...

RE. 54/9 ... felyuzhiru’l-àlimü ilmühû, ...
“O zaman alimler ilmini açığa çıkarsınlar!”“O zaman alimler ilmini açığa çıkarsınlar!” “—Sizin hakkınız değil bu konuşmalar!”
“—Sizin hakkınız değil bu konuşmalar!”
RE. 54/9 (İzâ zaherati’l-bidau fî ümmetî, ve şütime ashàbî, felyuzhiru’l-àlimü ilmühû, fein lem yef’al, fealeyhi la’netu’llàhi)RE. 54/9 (İzâ zaherati’l-bidau fî ümmetî, ve şütime ashàbî, felyuzhiru’l-àlimü ilmühû, fein lem yef’al, fealeyhi la’netu’llàhi) “—Onlar o gün kılıçlarını kana buladıysalar,“—Onlar o gün kılıçlarını kana buladıysalar, sen bugün dilini neden günaha buluyorsun?” desin.sen bugün dilini neden günaha buluyorsun?” desin. Onlar haklarını helal ederler, konuşurlar da,Onlar haklarını helal ederler, konuşurlar da, efendim hep gelirler ictihaddır onların arasında.efendim hep gelirler ictihaddır onların arasında. İctihadda, gelir belki ilerde derste;İctihadda, gelir belki ilerde derste; İctihadda hata da olsa gene sevap var.

İctihadda hata da olsa gene sevap var.
Bir insan ictihad ederse, gerek hakim olsun,Bir insan ictihad ederse, gerek hakim olsun, gerek devlet idarecileri olsun. Yanlış karar da olur…gerek devlet idarecileri olsun. Yanlış karar da olur… “—Ne yapalım?”
“—Ne yapalım?”
“—Şöyle yapalım.”
“—Şöyle yapalım.”
Karar, karar… Ama düşündüler, taşındılar, buraya hükmettiler.

Karar, karar… Ama düşündüler, taşındılar, buraya hükmettiler.
Ama hüküm yanlış çıktı. Olsun. Yine ecir vardır,Ama hüküm yanlış çıktı. Olsun. Yine ecir vardır, o ictihadda ecir vardır.o ictihadda ecir vardır. Şimdi onlar tabii iki taraf, ikisi de müslüman ama dövüşmüşler. Haklı-haksız…Şimdi onlar tabii iki taraf, ikisi de müslüman ama dövüşmüşler. Haklı-haksız… İkisi de kendini haklı göstererekten dövüştü. Bizim oraya karışmaya hakkımız yok!İkisi de kendini haklı göstererekten dövüştü. Bizim oraya karışmaya hakkımız yok! “—Canım tarih şöyle diyor, böyle diyor.”
“—Canım tarih şöyle diyor, böyle diyor.”
Tarihe sen kulak asma. Sen unut o günleri.

Tarihe sen kulak asma. Sen unut o günleri.
Hatta hiç hatırına bile getirme, geçmiş gün o.Hatta hiç hatırına bile getirme, geçmiş gün o. Onları yaymakta ne fayda var sana? Hiçbir fayda yok.Onları yaymakta ne fayda var sana? Hiçbir fayda yok. O zaman alim olanlar, ilimlerini ızhar etsinler. Bu işleri yapanlara:O zaman alim olanlar, ilimlerini ızhar etsinler. Bu işleri yapanlara: “—Susun ya hu! Bunları körüklemeye ne hakkınız var?
“—Susun ya hu! Bunları körüklemeye ne hakkınız var?
Bunlar bin sene evvel olan hadiseler.Bunlar bin sene evvel olan hadiseler. Bin sene önce olan hadiseleri bugün ne körüklüyorsun artık?Bin sene önce olan hadiseleri bugün ne körüklüyorsun artık? Halkı ikiye bölüyorsun, şöyle yapıyorsun, böyle yapıyorsun.” demeleri gerekir.Halkı ikiye bölüyorsun, şöyle yapıyorsun, böyle yapıyorsun.” demeleri gerekir. RE. 54/9 ... fein lem yef’al, ...

RE. 54/9 ... fein lem yef’al, ...
Sen bu ilmi izhar etmezsenSen bu ilmi izhar etmezsen RE. 54/9 ... fealeyhi la’netu’llàhi.

RE. 54/9 ... fealeyhi la’netu’llàhi.
Allah’ın laneti sana olur. Ne kadar acı. Herkesin içinde;Allah’ın laneti sana olur. Ne kadar acı. Herkesin içinde; “—Sus be yâhu!” diyebilmeli.
“—Sus be yâhu!” diyebilmeli.
Çünkü bu bin küsür sene evvel olan bir hadisedir.

Çünkü bu bin küsür sene evvel olan bir hadisedir.
Bugün onların zikrine hiç gerek yok.Bugün onların zikrine hiç gerek yok. Fitneden başka bir şey değil, fitneyi körüklemekten başka bir şey değil.Fitneden başka bir şey değil, fitneyi körüklemekten başka bir şey değil. Seninde olsa değil, benim de olsa değil..Seninde olsa değil, benim de olsa değil.. Kim haklı, kim haksız onların hesabını Allah yapacak.Kim haklı, kim haksız onların hesabını Allah yapacak. Allah kusurlarımızı affetsin.

Allah kusurlarımızı affetsin.
Şimdi bu en büyük şey, kendi kusurumuzu görmekten (aciziz).Şimdi bu en büyük şey, kendi kusurumuzu görmekten (aciziz). Ta bin sene evvelki tarihe giderekten (hadiselere) hüküm veriyoruz.Ta bin sene evvelki tarihe giderekten (hadiselere) hüküm veriyoruz. Halbuki tarihlerin hangisine doğru diyebileceğiz?Halbuki tarihlerin hangisine doğru diyebileceğiz? Tarih şunu da yazar, bunu da yazar. Bu başka yazar, öbürü başka yazar.Tarih şunu da yazar, bunu da yazar. Bu başka yazar, öbürü başka yazar. Üç beş tane oku, hepsi ayrı şeyler yazıyor.Üç beş tane oku, hepsi ayrı şeyler yazıyor. Hatta ittifak da etseler, hep aynı hadiseye ittifak da etseler, vazifemiz değil.Hatta ittifak da etseler, hep aynı hadiseye ittifak da etseler, vazifemiz değil. Bin küsür sene evvel olan hadiseleri, bugün körüklemeye hiç birimizin hakkı yok…Bin küsür sene evvel olan hadiseleri, bugün körüklemeye hiç birimizin hakkı yok… RE. 54/10 İzâ àde’r-raculü ehàhu ev zâre fi’llâhi, ...

RE. 54/10 İzâ àde’r-raculü ehàhu ev zâre fi’llâhi, ...
Bir kardeşini ziyaret etmek.Bir kardeşini ziyaret etmek. Kardeş ziyareti, din kardeşi...Kardeş ziyareti, din kardeşi... Mutlaka öz kardeş demek değil, kardeşlerimizden birisini ziyaret ettik ama,Mutlaka öz kardeş demek değil, kardeşlerimizden birisini ziyaret ettik ama, RE. 54/10 ... fi’llâhi, ...RE. 54/10 ... fi’llâhi, ... maksatlı değil. Bir gayesi yok.maksatlı değil. Bir gayesi yok. Para isteyecek yahut bir şey isteyecek değil.Para isteyecek yahut bir şey isteyecek değil. “Allah için şu kardeşimi bir göreyim!” diyerek.“Allah için şu kardeşimi bir göreyim!” diyerek. RE. 54/10 ... kàle’llàhu lehû: ...

RE. 54/10 ... kàle’llàhu lehû: ...
O kardeşin ne derse desin başka.O kardeşin ne derse desin başka. Allah-u Teàlâ diyor şimdi bu ziyaret edene:Allah-u Teàlâ diyor şimdi bu ziyaret edene: RE. 54/10 ... Tıbte ...

RE. 54/10 ... Tıbte ...
“Çok güzel bir iş işledin! Maşallah...”“Çok güzel bir iş işledin! Maşallah...” RE. 54/10 ... ve tàbe memşâke ...

RE. 54/10 ... ve tàbe memşâke ...
Senin yürüdüğün, attığın adımlar da güzel oldu.Senin yürüdüğün, attığın adımlar da güzel oldu. RE. 54/10 ... ve nebevve’te menzilen fi’l-cenneti.

RE. 54/10 ... ve nebevve’te menzilen fi’l-cenneti.
İyi bil ki, sen bu ziyaretin dolayısıyla cennette yerini hazırladın.İyi bil ki, sen bu ziyaretin dolayısıyla cennette yerini hazırladın. Buhàrî, İbn-i Hibbân ve Beyhakî, Ebû Hüreyre RA’dan rivayet etmişler.

Buhàrî, İbn-i Hibbân ve Beyhakî, Ebû Hüreyre RA’dan rivayet etmişler.
Bu kardeş ziyaretine dair çok hadis-i şerifler var.

Bu kardeş ziyaretine dair çok hadis-i şerifler var.
Allah kusurlarımızı affetsin…Allah kusurlarımızı affetsin… En çok akraba u taallukatıyla ilgisini kesenlerEn çok akraba u taallukatıyla ilgisini kesenler rahmet-i ilahiyeden mahrum olurlar.rahmet-i ilahiyeden mahrum olurlar. Hatta bir kavmin içerisinde böyle akraba u taallukatıyla ilgisini kesmiş kimse olursa,Hatta bir kavmin içerisinde böyle akraba u taallukatıyla ilgisini kesmiş kimse olursa, Allah-u Teàlâ, “O kavme rahmetimi vermem!” diyor. Onun için çok zor.Allah-u Teàlâ, “O kavme rahmetimi vermem!” diyor. Onun için çok zor. Kardeşler birbirlerini affetmeli,

Kardeşler birbirlerini affetmeli,
birbirleriyle güzel güzel geçinip, birbirlerini ziyaret etmeli.birbirleriyle güzel güzel geçinip, birbirlerini ziyaret etmeli. Şunun şu kusuru varmış, bunun da bu kusuru varmış diyerekten arayı açmamalı!Şunun şu kusuru varmış, bunun da bu kusuru varmış diyerekten arayı açmamalı! Kusursuz insan olmaz. Kendi kusurlarımızı düzeltmekten aciziz.Kusursuz insan olmaz. Kendi kusurlarımızı düzeltmekten aciziz. Başkasının kusurlarını büyütmeye lüzum yok…Başkasının kusurlarını büyütmeye lüzum yok… RE. 54/12 İzâ atase ehadüküm, felyekul: El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn, ...

RE. 54/12 İzâ atase ehadüküm, felyekul: El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn, ...
Oluyor ya isteyerekten aksırıyoruz. Hapşu demek yani;Oluyor ya isteyerekten aksırıyoruz. Hapşu demek yani; bu aksırmak bir nimettir. Onun hikmetlerini pek anlamayız.bu aksırmak bir nimettir. Onun hikmetlerini pek anlamayız. Ondan dolayı, El-hamdü li’llâhi rabbi’l- àlemîn'i desin aksıran.Ondan dolayı, El-hamdü li’llâhi rabbi’l- àlemîn'i desin aksıran. Çok şükür Allah’a hamd olsun!Çok şükür Allah’a hamd olsun! İlk aksıran Adem aleyhisselam oldu.İlk aksıran Adem aleyhisselam oldu. Hayat kendisine gelirken aksıraraktan uyandı...Hayat kendisine gelirken aksıraraktan uyandı... El-hamdü li’llâh diyecek bu aksırmasıyla beraber.El-hamdü li’llâh diyecek bu aksırmasıyla beraber. RE. 54/12 ... ev: El-hamdü li’llâhi alâ külli hàl; ...

RE. 54/12 ... ev: El-hamdü li’llâhi alâ külli hàl; ...
Alâ külli... Her hal üzerine Allah’a hamd olsun!Alâ külli... Her hal üzerine Allah’a hamd olsun! Yani fakirlik, zenginlik, sağlık, afiyet;Yani fakirlik, zenginlik, sağlık, afiyet; her çeşit hali var insanın, her hal üzereher çeşit hali var insanın, her hal üzere Allah’ıma hamd ederim! Her hal üzere ama...Allah’ıma hamd ederim! Her hal üzere ama... RE. 54/12 ... feizâ kàle zâlike, ...

RE. 54/12 ... feizâ kàle zâlike, ...
Bunu hapşıran dediği vakitte,Bunu hapşıran dediği vakitte, RE. 54/12 ... felyekul men indehû: ...

RE. 54/12 ... felyekul men indehû: ...
Onun yanında olanlar da desinler ki (men indehû):Onun yanında olanlar da desinler ki (men indehû): RE. 54/12 ... Yerhamuke’llàh; ...

RE. 54/12 ... Yerhamuke’llàh; ...
Aksırana karşı bizim de vazifemiz yerhamuke’llàh deriz.Aksırana karşı bizim de vazifemiz yerhamuke’llàh deriz. Ama o el-hamdü li’llâh derse...Ama o el-hamdü li’llâh derse... Biz yerhamuke’llàh deyince o da diyecek ki:Biz yerhamuke’llàh deyince o da diyecek ki: RE. 54/12 ... (feizâ kàle felyekul: Hüve) yağfiru’llàhu lenâ ve leküm.

RE. 54/12 ... (feizâ kàle felyekul: Hüve) yağfiru’llàhu lenâ ve leküm.
Allah sizi de, bizi de mağfiretine nail eylesin!Allah sizi de, bizi de mağfiretine nail eylesin! Diye dua etmenin lazım olduğunu Cenab-ı Peygamber bize burada beyan buyurmuş.Diye dua etmenin lazım olduğunu Cenab-ı Peygamber bize burada beyan buyurmuş. Allah bunlarla amel etmeyi, cümlemize nasib etsin… Ravileri de pek çok...Allah bunlarla amel etmeyi, cümlemize nasib etsin… Ravileri de pek çok... Bu ikinci hadîs-i şerifBu ikinci hadîs-i şerif RE. 54/13 İzâ atase ehadüküm, ...

RE. 54/13 İzâ atase ehadüküm, ...
Birimiz aksırdık, hapşu dedik.Birimiz aksırdık, hapşu dedik. RE. 54/13 ... fekàle: El-hamdü lillâh! ...

RE. 54/13 ... fekàle: El-hamdü lillâh! ...
Arkasından da el-hamdü li’llâh dedik; bir açılma oluyor o aksırmaylaArkasından da el-hamdü li’llâh dedik; bir açılma oluyor o aksırmayla ondan dolayı da bir el-hamdü li’llâh deriz.ondan dolayı da bir el-hamdü li’llâh deriz. RE. 54/13 ... Kàleti’l-melâiketü: ...

RE. 54/13 ... Kàleti’l-melâiketü: ...
Melekler de diyorlar ki:Melekler de diyorlar ki: RE. 54/13 ... Rabbi’l-àlemîn; ...

RE. 54/13 ... Rabbi’l-àlemîn; ...
Tamamını demedik el-hamdü li’llâh dedikte,Tamamını demedik el-hamdü li’llâh dedikte, El-hamdü li’llâhi rabbi’l- àlemîn diye melekler deyiveriyor.El-hamdü li’llâhi rabbi’l- àlemîn diye melekler deyiveriyor. RE. 54/13 ... feizâ kàle: Rabbi’l-àlemîn, kàleti’l-melâiketü: Rahimeke’llàhu.

RE. 54/13 ... feizâ kàle: Rabbi’l-àlemîn, kàleti’l-melâiketü: Rahimeke’llàhu.
Melekler de: Allah sana rahmet eylesin! diye cevap verirler.Melekler de: Allah sana rahmet eylesin! diye cevap verirler. RE. 55/1 İzâ atase’l-àtısu ...

RE. 55/1 İzâ atase’l-àtısu ...
Bunların hikmetleri var, böyle aksırdığınız vakitteBunların hikmetleri var, böyle aksırdığınız vakitte RE. 55/1 ... fe’bdeûhü bi’l-hamdi, ...

RE. 55/1 ... fe’bdeûhü bi’l-hamdi, ...
Derhal hamd edeceğiz Allah'a el-hamdü li’llâh diyeceğiz, el-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn diyeceğiz.Derhal hamd edeceğiz Allah'a el-hamdü li’llâh diyeceğiz, el-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn diyeceğiz. RE. 55/1 ... feinne zâlike devâün min külli dâin, ...

RE. 55/1 ... feinne zâlike devâün min külli dâin, ...
Aksırmanız ve bu sözü söylemeniz, sizin bütün dertlerinize deva olur.Aksırmanız ve bu sözü söylemeniz, sizin bütün dertlerinize deva olur. Dertlerinize deva olur ve bunlardan bir tanesi:Dertlerinize deva olur ve bunlardan bir tanesi: RE. 55/1 ... ve min-vecei’l-hàsırati.

RE. 55/1 ... ve min-vecei’l-hàsırati.
Yaz ağrılarına ve böyle böğür ağrılarına devâdır yani.Yaz ağrılarına ve böyle böğür ağrılarına devâdır yani. “—Neden oluyor, bu olur mu acaba?” (dersen), olmaz derim ama
“—Neden oluyor, bu olur mu acaba?” (dersen), olmaz derim ama
Peygamberimiz ne derse biz onu yaparız haddi zatında.

Peygamberimiz ne derse biz onu yaparız haddi zatında.
Ötesi Allah’a ait bir iş…Ötesi Allah’a ait bir iş… Şimdi meselâ okuyoruz: Fatiha şifadır.Şimdi meselâ okuyoruz: Fatiha şifadır. Namazlarımızda günde kırk defa okuyoruz.Namazlarımızda günde kırk defa okuyoruz. Yoo, kırk defa mı? Kırk defa okuyoruz, her rekatta birer defadan kırk defa okuyoruz elham'ı, şifadır.Yoo, kırk defa mı? Kırk defa okuyoruz, her rekatta birer defadan kırk defa okuyoruz elham'ı, şifadır. Yedi tane okursan bir hastaya, mutlaka şifa bulması lâzım o hastanın…

Yedi tane okursan bir hastaya, mutlaka şifa bulması lâzım o hastanın…
Ama iki tane şey var. Şifanın olmamasında iki tane mes’ele var. Birisi…Ama iki tane şey var. Şifanın olmamasında iki tane mes’ele var. Birisi… Şimdi hepiniz kabın kalaylandığını bilirsiniz.Şimdi hepiniz kabın kalaylandığını bilirsiniz. Kabı kalaylamak için, kalaycı evvela onu bir ovar.Kabı kalaylamak için, kalaycı evvela onu bir ovar. Kirini, pasını atar üzerinden, ondan sonra kalayını sürer.Kirini, pasını atar üzerinden, ondan sonra kalayını sürer. Lehim de olsa orasını kazır, ondan sonra kalayı sürer.Lehim de olsa orasını kazır, ondan sonra kalayı sürer. Eğer o pisliğin üzerine kalayı sürerse, kalay tutmaz. Dalgalı bir şey olur.Eğer o pisliğin üzerine kalayı sürerse, kalay tutmaz. Dalgalı bir şey olur. Şimdi iki taraf da günahkâr olursa…

Şimdi iki taraf da günahkâr olursa…
Okuyanda da günah var, “Aman bana oku!” diyende de günah var.Okuyanda da günah var, “Aman bana oku!” diyende de günah var. O zaman hiç fayda etmez. Okuyan iyi ama okutan insanO zaman hiç fayda etmez. Okuyan iyi ama okutan insan o da günahı ile duruyor tevbe etmemiş yani,o da günahı ile duruyor tevbe etmemiş yani, o pisliğin üzerine kalay tutar mı ya?o pisliğin üzerine kalay tutar mı ya? Onun için, onun da tevbekâr olması lazım. Günahlardan vazgeçmesi, tevbe ile gelmesi lazım!Onun için, onun da tevbekâr olması lazım. Günahlardan vazgeçmesi, tevbe ile gelmesi lazım! Ki okunan dualar fayda etsin.Ki okunan dualar fayda etsin. İşte burada aklığımızın ermediği noktalardan bir nokta.

İşte burada aklığımızın ermediği noktalardan bir nokta.
RE. 55/1 ... feinne zâlike devâün min külli dâin, ...RE. 55/1 ... feinne zâlike devâün min külli dâin, ... Deva-şifa güzel, dâin-hastalık. Her hastalığa devadır, bitti!Deva-şifa güzel, dâin-hastalık. Her hastalığa devadır, bitti! Allah kusurlarımızı affetsin…

Allah kusurlarımızı affetsin…
Bunların derinliğine varmaya, kafaları yormaya luzüm yok, iman kâfi.Bunların derinliğine varmaya, kafaları yormaya luzüm yok, iman kâfi. O senin Peygamberin mi? Peygamberin.O senin Peygamberin mi? Peygamberin. Dedin mi ona, dedin bırak artık.Dedin mi ona, dedin bırak artık. “—E ben buna akıl erdireyim!”
“—E ben buna akıl erdireyim!”
Senin aklının erdiği ne kadar çok şey var.Senin aklının erdiği ne kadar çok şey var. RE. 55/2 İzâ atase ehadüküm ...

RE. 55/2 İzâ atase ehadüküm ...
Sizden biriniz hapşırdı.Sizden biriniz hapşırdı. RE. 55/2 ... fe’l-yüşemithü celîsühû, ...

RE. 55/2 ... fe’l-yüşemithü celîsühû, ...
Onun yanındaysan “Yerhamuke’llah…” diyoruz ona.Onun yanındaysan “Yerhamuke’llah…” diyoruz ona. RE. 55/2 ... fein zâde alâ selâsin ...

RE. 55/2 ... fein zâde alâ selâsin ...
O da hapşırıyor ve “El-hamdü lillâh!” diyor,O da hapşırıyor ve “El-hamdü lillâh!” diyor, bizde “Yerhamuke’llah…” diyoruz ama arka arkaya diyoruz...bizde “Yerhamuke’llah…” diyoruz ama arka arkaya diyoruz... RE. 55/2 ... fehüve mezkûmün, ...

RE. 55/2 ... fehüve mezkûmün, ...
Bu nezledir artık. Bu aksırma rahmet olan aksırma değil de nefsi hassas o hastalığından dolayı...Bu nezledir artık. Bu aksırma rahmet olan aksırma değil de nefsi hassas o hastalığından dolayı... RE. 55/2 ... ve lâ yüşemmetü ba’de selâsin.

RE. 55/2 ... ve lâ yüşemmetü ba’de selâsin.
Üçten sonraya “Yerhamuke’llah…” demek caiz değil. Allah kusurlarımızı affetsin…Üçten sonraya “Yerhamuke’llah…” demek caiz değil. Allah kusurlarımızı affetsin… RE. 55/3 İzâ azzamet ...

RE. 55/3 İzâ azzamet ...
Büyütüyorsun demek..Büyütüyorsun demek.. RE. 55/3 İzâ azzamet ümmetî ...RE. 55/3 İzâ azzamet ümmetî ... Benim ümmetim çok büyütüyor gözünde. Neyi?Benim ümmetim çok büyütüyor gözünde. Neyi? RE. 55/3 ... ed-dünya, ...

RE. 55/3 ... ed-dünya, ...
Dünyadan murat, "derâhim, dinar-ı derâhim"Dünyadan murat, "derâhim, dinar-ı derâhim" Paralar gözünde büyüyor da büyüyor.Paralar gözünde büyüyor da büyüyor. Bütün hayatının mahsülü para... Öyle olunca:Bütün hayatının mahsülü para... Öyle olunca: RE. 55/3 ... nüziat minhâ heybetü’l-islâm; ...

RE. 55/3 ... nüziat minhâ heybetü’l-islâm; ...
Artık onlardan islâm heybeti kalktı.Artık onlardan islâm heybeti kalktı. Senin vazifen (Allah’a kulluk etmek)… Sen bu dünyaya bu paraları toplamak için gelmedin ki...Senin vazifen (Allah’a kulluk etmek)… Sen bu dünyaya bu paraları toplamak için gelmedin ki... Sana Allah-u Teàlâ karnını doyuracak kadar rızkını verir.Sana Allah-u Teàlâ karnını doyuracak kadar rızkını verir. Ondan sonra, senin Allah’a kulluğun lazım! Allah'a kulluk lazım! Ondan sonra, senin Allah’a kulluğun lazım! Allah'a kulluk lazım! “—E sabahleyin kalkamıyorum...”
“—E sabahleyin kalkamıyorum...”
Çünkü uyumadın ki, gece sabahlara kadar oturdun, çalıştın, yoruldun. Kalkamazsın elbette.

Çünkü uyumadın ki, gece sabahlara kadar oturdun, çalıştın, yoruldun. Kalkamazsın elbette.
“—Namaz vakti geldi, işimi bırakamıyorum!” Olmaz…
“—Namaz vakti geldi, işimi bırakamıyorum!” Olmaz…
“—Yatsıya, yorgunum, kımıldayacak halim yok.”
“—Yatsıya, yorgunum, kımıldayacak halim yok.”
Olmaz… biz Allah’a kulluk için yaratılmışız.

Olmaz… biz Allah’a kulluk için yaratılmışız.
Karnımız da aç olsa, gene o kulluğumuzu yapmakla mükellefiz, başka çaremiz yok.Karnımız da aç olsa, gene o kulluğumuzu yapmakla mükellefiz, başka çaremiz yok. Halbuki böyle dünyaya tapmaya başladığımız vakitte… Yani bu tapmaktır, dünyaya tapmaya başladığımız vakitte,Halbuki böyle dünyaya tapmaya başladığımız vakitte… Yani bu tapmaktır, dünyaya tapmaya başladığımız vakitte, insanlardan hey’et-i İslamiye, heybet-i İslamiye kaldırılır. insanlardan hey’et-i İslamiye, heybet-i İslamiye kaldırılır. RE. 55/3 ... ve izâ tereketi’l-emre bi’l-ma’rûfi ve’n-nehye anil- münkeri, ...

RE. 55/3 ... ve izâ tereketi’l-emre bi’l-ma’rûfi ve’n-nehye anil- münkeri, ...
Kimse kimseye artık niçin bunu yap, bunu yapma demiyor.Kimse kimseye artık niçin bunu yap, bunu yapma demiyor. Herkes, “Neyime lazım, her koyun kendi bacağından asılacak, bana ne?” diyor.Herkes, “Neyime lazım, her koyun kendi bacağından asılacak, bana ne?” diyor. Ne çocuğuna söz geçirebiliyor, ne ailesine söz geçirebiliyor,Ne çocuğuna söz geçirebiliyor, ne ailesine söz geçirebiliyor, ne konu-komşusuna karşı bir şey diyebiliyor... Diyemiyor ki bırakın şu işi..ne konu-komşusuna karşı bir şey diyebiliyor... Diyemiyor ki bırakın şu işi.. Bu “Her koyun (kendi) bacağından asılır.” tabiri ne kadar ehâta (hatalar) var bilir misiniz?

Bu “Her koyun (kendi) bacağından asılır.” tabiri ne kadar ehâta (hatalar) var bilir misiniz?
Koyunu as bacağından, şimdi bir koyunu buraya as bugün iyi, yarın başlar kokmaya...Koyunu as bacağından, şimdi bir koyunu buraya as bugün iyi, yarın başlar kokmaya... Ertesi gün daha kokar, ertesi gün daha da kokar.Ertesi gün daha kokar, ertesi gün daha da kokar. Oradan geçmenin imkânı bile olmaz artık.Oradan geçmenin imkânı bile olmaz artık. Koyunu kendi bacağından astık ama herkes rahatsız şimdi. Niçin?Koyunu kendi bacağından astık ama herkes rahatsız şimdi. Niçin? Kokusundan durulmuyor ki.Kokusundan durulmuyor ki. İşten bundan dolayı emr-i bi’l-ma’ruf, nehy-i ani’l-münker mutlaka lazım.İşten bundan dolayı emr-i bi’l-ma’ruf, nehy-i ani’l-münker mutlaka lazım. Yukarıda dedi ki, “Şu vakit geldiği zaman (artık emr-i bi’l-ma’ruf nehy- i ani’l-münker) yapma!” dedi ama,

Yukarıda dedi ki, “Şu vakit geldiği zaman (artık emr-i bi’l-ma’ruf nehy- i ani’l-münker) yapma!” dedi ama,
gene insanın içi razı olmaz.gene insanın içi razı olmaz. Evlâdın, komşun, dostun, ahbabın.Evlâdın, komşun, dostun, ahbabın. Şimdi sen cennete gidiyorsun da onlar cehennemde yansın; insanın canı nasıl razı olur?Şimdi sen cennete gidiyorsun da onlar cehennemde yansın; insanın canı nasıl razı olur? İnsan da emr-i bi’l-ma’ruf, nehy-i ani’l-münkeri bıraktı mıydı,İnsan da emr-i bi’l-ma’ruf, nehy-i ani’l-münkeri bıraktı mıydı, RE. 55/3 ... hurrimet bereketü’l-vahyi; ...

RE. 55/3 ... hurrimet bereketü’l-vahyi; ...
vahyin bereketinden mahrum olurlar.vahyin bereketinden mahrum olurlar. Yani Kur’an’ı okurlar ama Kuran’ın mânâlarına nüfuz edemezler, anlayamazlar.Yani Kur’an’ı okurlar ama Kuran’ın mânâlarına nüfuz edemezler, anlayamazlar. Arap da olsan anlayamazsın, ne de olsan anlayamazsın.Arap da olsan anlayamazsın, ne de olsan anlayamazsın. Çünkü göz nasıl kapandığı vakitte göremiyorsa, gönül de kapandığı vakitte bir şey idrak edemez.Çünkü göz nasıl kapandığı vakitte göremiyorsa, gönül de kapandığı vakitte bir şey idrak edemez. Gönül kapandığı vakitte bir şey idrak edemez.Gönül kapandığı vakitte bir şey idrak edemez. RE. 55/3 ... ve izâ tesâbbet ümmetî, ...

RE. 55/3 ... ve izâ tesâbbet ümmetî, ...
Bu sefer başladık bizden evvelkilere “—Allah belâlarını versin,Bu sefer başladık bizden evvelkilere “—Allah belâlarını versin, çalışmadılar da, yapmadılar da şöyle etiiler de, böyle ettiler de…çalışmadılar da, yapmadılar da şöyle etiiler de, böyle ettiler de… Lanetler okuyoruz evvelki insanlara. Bunu yaptığımız vakitte,Lanetler okuyoruz evvelki insanlara. Bunu yaptığımız vakitte, RE. 55/3 ... sekatat min ayni’llâhi.

RE. 55/3 ... sekatat min ayni’llâhi.
Allah’ın gözünden düşerler.Allah’ın gözünden düşerler. Ne kadar acıdır bu...Ne kadar acıdır bu... Sen kendi kusurunu görmüyorsun daSen kendi kusurunu görmüyorsun da kendinden evvel geçen, dedenin dedesinin dedesini filan kusurlarıyla meşgul oluyor.kendinden evvel geçen, dedenin dedesinin dedesini filan kusurlarıyla meşgul oluyor. Bu caiz olmayan bir şey.Bu caiz olmayan bir şey. RE. 55/4 İzâ alleme’l-àlimü ...

RE. 55/4 İzâ alleme’l-àlimü ...
Alim, ta’lim ediyor:Alim, ta’lim ediyor: ‘Din böyledir, iman böyledir, namaz böyledir, oruç böyledir,‘Din böyledir, iman böyledir, namaz böyledir, oruç böyledir, iyilik böyledir.’ diye talim ediyor bildiklerini… Ama,iyilik böyledir.’ diye talim ediyor bildiklerini… Ama, RE. 55/4 ... felem ya’mel, ...

RE. 55/4 ... felem ya’mel, ...
kendisi yapmıyor. Namaz kılın diyor, kendisi kılmıyor.kendisi yapmıyor. Namaz kılın diyor, kendisi kılmıyor. Oruç tutun diyor, kendisi tutmuyor. Bu neye benzer?Oruç tutun diyor, kendisi tutmuyor. Bu neye benzer? RE. 55/4 ... kâne ke’l-misbâhi, ...

RE. 55/4 ... kâne ke’l-misbâhi, ...
Muma benzer diyor.Muma benzer diyor. RE. 55/4 ... yudîu li’n-nâsi, ...

RE. 55/4 ... yudîu li’n-nâsi, ...
Yanar, ışık verir etrafına ama, kendi de yanıyor, bitiyor ahh.Yanar, ışık verir etrafına ama, kendi de yanıyor, bitiyor ahh. RE. 55/4 ... ve yuhriku nefsehû.

RE. 55/4 ... ve yuhriku nefsehû.
Kendini yok ediyor, ona benzer.Kendini yok ediyor, ona benzer. Kendi söylüyor, fakat tatbik etmiyor. Onun hali tıpkı bu muma benzer. Yanar, biter, gider.Kendi söylüyor, fakat tatbik etmiyor. Onun hali tıpkı bu muma benzer. Yanar, biter, gider. RE. 54/5 İzâ amile ehadüküm amelen, felyütkınhu,

RE. 54/5 İzâ amile ehadüküm amelen, felyütkınhu,
feinnehû mimmâ yüsellî bi-nefsi’l-musàbi.feinnehû mimmâ yüsellî bi-nefsi’l-musàbi. Cenab-ı Peygamber’in mahdumlarından, İbrahim Rh.A ahirete göçtü.

Cenab-ı Peygamber’in mahdumlarından, İbrahim Rh.A ahirete göçtü.
Mezarı kazıldı, defnolunacak. İşte onlar böyle bir duvar gömüyorlar (lahit yapıyorlar).Mezarı kazıldı, defnolunacak. İşte onlar böyle bir duvar gömüyorlar (lahit yapıyorlar). Toprağın altını oyuyorlar, cenazeyi oraya koyuyorlar. Önüne de duvar örüp,Toprağın altını oyuyorlar, cenazeyi oraya koyuyorlar. Önüne de duvar örüp, üstü kapanmış oluyor. Beton üstü komle.üstü kapanmış oluyor. Beton üstü komle. Onun duvarını iyi örmemiş adam.

Onun duvarını iyi örmemiş adam.
Yahut bir rivayete göre, çukuru iyi kazmamış, derin kazmamış.Yahut bir rivayete göre, çukuru iyi kazmamış, derin kazmamış. “Mezar çukuru hiç olmazsa göğse kadar kazılmalı!” derler.“Mezar çukuru hiç olmazsa göğse kadar kazılmalı!” derler. Cenaze... Bi hayvan eşip de çıkaramasın onu. Ama şimdi diyeceksin ki:Cenaze... Bi hayvan eşip de çıkaramasın onu. Ama şimdi diyeceksin ki: “—Biz mermer koyuyoruz, hayvan çıkaramaz, eşemez.”
“—Biz mermer koyuyoruz, hayvan çıkaramaz, eşemez.”
Ne olursa olsun.

Ne olursa olsun.
O zaman, yaptığınız işi iyi yapınız.O zaman, yaptığınız işi iyi yapınız. Ölüyü gömdüğünüz o mezar da olsa, onu da iyi yapınız,Ölüyü gömdüğünüz o mezar da olsa, onu da iyi yapınız, sağlam ve muhkem yapınız.sağlam ve muhkem yapınız. RE. 55/6 İzâ amilte seyyieten fa’mel bi-cenbihâ haseneten;

RE. 55/6 İzâ amilte seyyieten fa’mel bi-cenbihâ haseneten;
es- sirra bi’s-sırri, ve’l-alâniyete bi’l-alâniyeties- sirra bi’s-sırri, ve’l-alâniyete bi’l-alâniyeti Beşeriyet iktizası, hiç hatasız insan olmaz.

Beşeriyet iktizası, hiç hatasız insan olmaz.
Bir kusur yaptık. Anladık ki kabahat yaptık. Derhal arkasından bir iyilik yapalım!Bir kusur yaptık. Anladık ki kabahat yaptık. Derhal arkasından bir iyilik yapalım! “—İyilik yapacak gücümüz yok...”“—İyilik yapacak gücümüz yok...” Hemen abdest al, iki rekât namaz kıl. En kolayı…

Hemen abdest al, iki rekât namaz kıl. En kolayı…
Arkasından al, iki rekât namaz kıl, dört kıl, sekiz kıl…Arkasından al, iki rekât namaz kıl, dört kıl, sekiz kıl… Bir iyilik yap. Para ver, fukarayı sevindir, gücün yettiği bir şeyi yap…Bir iyilik yap. Para ver, fukarayı sevindir, gücün yettiği bir şeyi yap… Açıktan yaptıysan, açık olarak yap! Kapalı olarak yaptıysan, kapalı olarak yine hasene!Açıktan yaptıysan, açık olarak yap! Kapalı olarak yaptıysan, kapalı olarak yine hasene! RE. 55/7 İzâ amilte seyyieten, ...

RE. 55/7 İzâ amilte seyyieten, ...
Yine bir günah işledik.Yine bir günah işledik. RE. 55/7 ... feahdis indehâ tevbeten; ...

RE. 55/7 ... feahdis indehâ tevbeten; ...
Derhal arkasından tevbeyi yetiştir.Derhal arkasından tevbeyi yetiştir. Çünkü bazı rivayetlerde günah meleği altı saat kadar yazmamakla memur.Çünkü bazı rivayetlerde günah meleği altı saat kadar yazmamakla memur. İyiliği olunca, iyiliği derhal sevap meleği yazar.İyiliği olunca, iyiliği derhal sevap meleği yazar. Günah olunca sağ melek diyor ki sola:Günah olunca sağ melek diyor ki sola: “—Dur acele etme”
“—Dur acele etme”
“—Acele etme, Bak, Cenab-ı Hakkı ne kadar merhametli! Belki tövbekâr olacaktır.”
“—Acele etme, Bak, Cenab-ı Hakkı ne kadar merhametli! Belki tövbekâr olacaktır.”
Bazı rivayetlerde üç saat, bazı rivayetlerde altı saat kadar yazılmıyor.

Bazı rivayetlerde üç saat, bazı rivayetlerde altı saat kadar yazılmıyor.
O zaman sen hemen (hatanı) anladın mıydı,O zaman sen hemen (hatanı) anladın mıydı, tevbe et ki yazılmasın defterine… Yazıldıysa da silinsin.tevbe et ki yazılmasın defterine… Yazıldıysa da silinsin. RE. 55/7 ... es-sirra bi’s-sırri, ve’l-alâniyete bi’l-alâniyeti.RE. 55/7 ... es-sirra bi’s-sırri, ve’l-alâniyete bi’l-alâniyeti. RE. 55/8 İzâ gàbe’l-hilâlu ...

RE. 55/8 İzâ gàbe’l-hilâlu ...
Bu da bir mes’eledir.Bu da bir mes’eledir. Biz Ay’ı her zaman göremiyoruz. Bâhusus kış aylarında, Ay’ın doğduğunu, battığını fark edemiyoruz.Biz Ay’ı her zaman göremiyoruz. Bâhusus kış aylarında, Ay’ın doğduğunu, battığını fark edemiyoruz. Bulutlu memleket, açık hava çok değil…Bulutlu memleket, açık hava çok değil… Belki yaza geldiği vakitte, Ramazanlar’da falan ayı gördüğümüz vakitteBelki yaza geldiği vakitte, Ramazanlar’da falan ayı gördüğümüz vakitte eğer o Ay batarken kırmızılıktan evvel battıysa,eğer o Ay batarken kırmızılıktan evvel battıysa, RE. 55/8 ... kable’ş-şafaki, ...

RE. 55/8 ... kable’ş-şafaki, ...
şafaktan evvel battıysa,şafaktan evvel battıysa, RE. 55/8 ... fehüve li-leyletin; ...

RE. 55/8 ... fehüve li-leyletin; ...
bu artık ilk gün demek, ertesi gün oruç günüdür.bu artık ilk gün demek, ertesi gün oruç günüdür. O artık ilk günüdür ayın.O artık ilk günüdür ayın. Eğer şafaktan sonra battıysa Ay,Eğer şafaktan sonra battıysa Ay, o ikinci günün ayıdır diyerekten bulurlar.o ikinci günün ayıdır diyerekten bulurlar. RE. 55/11 İzâ gadibe ehadüküm, ...

RE. 55/11 İzâ gadibe ehadüküm, ...
Beşeriyet iktizası, kızdık. Kızdığımız vakitte,Beşeriyet iktizası, kızdık. Kızdığımız vakitte, RE. 55/11 ... ve hüve kàimun, ...

RE. 55/11 ... ve hüve kàimun, ...
ayaktayız da kızdık derhalayaktayız da kızdık derhal RE. 55/11 ... felyeclis, ...

RE. 55/11 ... felyeclis, ...
otur. Ayaktaysan kızdıysan otur.otur. Ayaktaysan kızdıysan otur. RE. 55/11 ... feizâ zehebe anhu’l-gadabu, ...

RE. 55/11 ... feizâ zehebe anhu’l-gadabu, ...
Ondan gadap gider. Eğer gitmediyse,Ondan gadap gider. Eğer gitmediyse, RE. 55/11 ... (ve illâ) felyadtaci’.

RE. 55/11 ... (ve illâ) felyadtaci’.
yat. Ayakta inadından durmasın yani o felâketler getirir.yat. Ayakta inadından durmasın yani o felâketler getirir. Oturunsun baktı ki yine oldu, yatıversin!Oturunsun baktı ki yine oldu, yatıversin! RE. 55/13 İzâ ferağa ehadüküm mine’t-teşehhüdi’l-ahîri, ...

RE. 55/13 İzâ ferağa ehadüküm mine’t-teşehhüdi’l-ahîri, ...
İkinci teşehhüdden sonra, ikinci ettehiyyatü'yü okuduktan sonra;İkinci teşehhüdden sonra, ikinci ettehiyyatü'yü okuduktan sonra; yani ikinci oturuşun ettehiyyatü'sünü okuduktan sonrayani ikinci oturuşun ettehiyyatü'sünü okuduktan sonra RE. 55/13 ... felyeteavvez bi’llâhi min erbain, ...

RE. 55/13 ... felyeteavvez bi’llâhi min erbain, ...
dört şeyden Allah’a sığın!dört şeyden Allah’a sığın! Dört şeyden Allah’a sığın! ettehiyyatü'yü okudukDört şeyden Allah’a sığın! ettehiyyatü'yü okuduk Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resulühü dedik,Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resulühü dedik, Allâhümme sallileri okuyacağız ya!Allâhümme sallileri okuyacağız ya! Allâhümme sallileri okumadan evvel dört şeyi oku. Allah’a sığın. Nedir o?Allâhümme sallileri okumadan evvel dört şeyi oku. Allah’a sığın. Nedir o? RE. 55/13 ... (yekùlû:) Allàhümme innî eûzü bike

RE. 55/13 ... (yekùlû:) Allàhümme innî eûzü bike
min azâbi cehenneme, ...min azâbi cehenneme, ... “Yâ Rabbi! Azabi Cehennemden sana sığınırım.”“Yâ Rabbi! Azabi Cehennemden sana sığınırım.” diyecek. İkincisi:diyecek. İkincisi: RE. 55/13 ... ve min azâbi’l-kabri, ...

RE. 55/13 ... ve min azâbi’l-kabri, ...
“Kabrin azabından da sana sığınırım yâ Rabbi!”“Kabrin azabından da sana sığınırım yâ Rabbi!” Cehennemin azabından bir, kabrin azabından iki; sana sığınırım.Cehennemin azabından bir, kabrin azabından iki; sana sığınırım. RE. 55/13 ... ve min fitneti’l-mahyâ ve’l-memâti, ...

RE. 55/13 ... ve min fitneti’l-mahyâ ve’l-memâti, ...
Şu dünyanın hayat ve mematta olan fitnelerinden de sana sığınırım yâ Rabbi!”Şu dünyanın hayat ve mematta olan fitnelerinden de sana sığınırım yâ Rabbi!” Üç.Üç. RE. 55/13 ... ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl.

RE. 55/13 ... ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl.
“Bir de, Mesîhi’d- deccâl denilen fitnenin şerrinden sana sığınırım yâ Rabbi!”“Bir de, Mesîhi’d- deccâl denilen fitnenin şerrinden sana sığınırım yâ Rabbi!” desin (diyor Peygamber Efendimiz).desin (diyor Peygamber Efendimiz). Bu duayı okusun Ettahiyyatü’den sonra.

Bu duayı okusun Ettahiyyatü’den sonra.
Salevattan evvel de olur, salevattan sonra da olur.Salevattan evvel de olur, salevattan sonra da olur. Nasıl salevattan sonra Rabbenâ âtinâ fi’d-dünya diye okuyoruz ya,Nasıl salevattan sonra Rabbenâ âtinâ fi’d-dünya diye okuyoruz ya, başka dualar da okuyoruz ya.başka dualar da okuyoruz ya. O duaların yerine bu duayı da Cenab-ı Peygamber okumamızı tavsiye ediyor.O duaların yerine bu duayı da Cenab-ı Peygamber okumamızı tavsiye ediyor. Râvileri: Ahmed ibn-i Hanbel, Müslim, Ebû Dâvud,

Râvileri: Ahmed ibn-i Hanbel, Müslim, Ebû Dâvud,
Beyhakî ve İbn-i Hibbân, Ebû Hüreyre RA’dan rivayet etmişler.Beyhakî ve İbn-i Hibbân, Ebû Hüreyre RA’dan rivayet etmişler. Geçen sefer bana bir kitap verdiler Medine-i Münevvere’de.

Geçen sefer bana bir kitap verdiler Medine-i Münevvere’de.
Deccal hakkında, Deccal’in tarifi hakkında bir kitap.Deccal hakkında, Deccal’in tarifi hakkında bir kitap. Büyükçe, iki parmaktan kalın, üç parmağa yakın.Büyükçe, iki parmaktan kalın, üç parmağa yakın. O kitabın şöyle biraz başını okudum da başında, sekizinci sayfasında zannederim,O kitabın şöyle biraz başını okudum da başında, sekizinci sayfasında zannederim, Pakistan’da yazılmış bu kitap, Pakistanlılar yazmış.Pakistan’da yazılmış bu kitap, Pakistanlılar yazmış. Sebebi de, Ahmediye denilen bir mezheb var ya,Sebebi de, Ahmediye denilen bir mezheb var ya, Ahmediye mezhebinin kökü olan, nerede olduysa o;Ahmediye mezhebinin kökü olan, nerede olduysa o; oradaki İngilizler’in yardımıyla adamın birisini kandırmışlar,oradaki İngilizler’in yardımıyla adamın birisini kandırmışlar, “İsa benim!” diye çıkmış adam ortaya.“İsa benim!” diye çıkmış adam ortaya. “Hani öldüydü ya, şimdi ben geldim.“Hani öldüydü ya, şimdi ben geldim. O ölen İsa’nın yerine ben geldim!” diyerekten.O ölen İsa’nın yerine ben geldim!” diyerekten. Bazı hünerler de göstermiş, açık gözlülük yapmış.Bazı hünerler de göstermiş, açık gözlülük yapmış. Derken başına bir sürü insanı toplamış,Derken başına bir sürü insanı toplamış, Kâdıyân dedikleri Ahmediye mezhebini kurmuş. İngilizlerin de himayesinde.Kâdıyân dedikleri Ahmediye mezhebini kurmuş. İngilizlerin de himayesinde. Pakistanlılar da tabii buna çare bulamamışlar, kuvvetleri yok, bir şey yapamamışlar.

Pakistanlılar da tabii buna çare bulamamışlar, kuvvetleri yok, bir şey yapamamışlar.
Kalemleri ellerine almışlar, bildiklerini yazmaya başlamışlar.Kalemleri ellerine almışlar, bildiklerini yazmaya başlamışlar. Deccal nasıl olur, İsâ AS nasıl olur. Bu kitabı yazmışlar.Deccal nasıl olur, İsâ AS nasıl olur. Bu kitabı yazmışlar. Bu kitabı yazanın oğlu namaz kılıyor.Bu kitabı yazanın oğlu namaz kılıyor. Namaz kılmış, babası sormuş namazı bitirdikten sonra: Namaz kılmış, babası sormuş namazı bitirdikten sonra: “—Oğlum, bu duayı okudun mu?” demiş.
“—Oğlum, bu duayı okudun mu?” demiş.
“—Okumadım baba!” demiş.
“—Okumadım baba!” demiş.
“—Öyleyse namazı yeniden kıl!” demiş.
“—Öyleyse namazı yeniden kıl!” demiş.
Onların mezhebinde, bu duayı okumak vacibmiş:

Onların mezhebinde, bu duayı okumak vacibmiş:
Allàhümme innî eûzü bike

Allàhümme innî eûzü bike
min azâbi cehenneme, ve min azâbi’l-kabri,min azâbi cehenneme, ve min azâbi’l-kabri, ve min fitneti’l-mahyâ ve’l-memâti,ve min fitneti’l-mahyâ ve’l-memâti, ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl.ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl. Kısa, zor bir şey değil.

Kısa, zor bir şey değil.
Duaya her zaman muhtacız. Duaları Allah-u Teàlâ kabul eder.Duaya her zaman muhtacız. Duaları Allah-u Teàlâ kabul eder. Bizim kusurlarımızda bizim gibi değil, ne kadar kusurlu da olsak, kabahatli de olsakBizim kusurlarımızda bizim gibi değil, ne kadar kusurlu da olsak, kabahatli de olsak dualarımızı reddetmez, istediğimizi verir.dualarımızı reddetmez, istediğimizi verir. Bazısını erken verir, bazısını da geç verir.Bazısını erken verir, bazısını da geç verir. Onun da hikmetleri vardır.Onun da hikmetleri vardır. Bazen vermeyip de ahirete bıraktıkları da vardır ama ekseriyetle muradlarımızı verir.Bazen vermeyip de ahirete bıraktıkları da vardır ama ekseriyetle muradlarımızı verir. Binâen aleyh burada da Cenab-ı Hakk’a sığınıyoruz:

Binâen aleyh burada da Cenab-ı Hakk’a sığınıyoruz:
Ya Rabbi! Sen bizi şu cehennemin azabından koru.Ya Rabbi! Sen bizi şu cehennemin azabından koru. En büyük felaket, gâvurluktur.En büyük felaket, gâvurluktur. Gâvurluk yollarına dalmaktır. Allah muhafaza etsin…Gâvurluk yollarına dalmaktır. Allah muhafaza etsin… İkincisi: Kabir azabıdır. Kabir azabı muhakkak

İkincisi: Kabir azabıdır. Kabir azabı muhakkak
hepimiz için bir felâkettir. Deme ki:hepimiz için bir felâkettir. Deme ki: “—Canımız çıktı, artık parçalasalar da
“—Canımız çıktı, artık parçalasalar da
kesseler de kimin umurunda artık, bitti hayat…”kesseler de kimin umurunda artık, bitti hayat…” Deme öyle! Hayat bakidir fakat kudret olmamıştır elimizde.

Deme öyle! Hayat bakidir fakat kudret olmamıştır elimizde.
Burada dağılmışız, toz toprak olmuşuz, ne olursak olalım; Burada dağılmışız, toz toprak olmuşuz, ne olursak olalım; o hayat zerremizde de bakidir.o hayat zerremizde de bakidir. Şimdi nasıl şu ufacık zerrede bir hayat var.Şimdi nasıl şu ufacık zerrede bir hayat var. Orada da o zerrelerimizde hep hayat vardır.Orada da o zerrelerimizde hep hayat vardır. ... Hissiz değildir.... Hissiz değildir. Binâen aleyh o kabrin bizi sıkışı, bize azap edişi…

Binâen aleyh o kabrin bizi sıkışı, bize azap edişi…
Çeşitli azaplar vardır. Allah muhafaza etsin…Çeşitli azaplar vardır. Allah muhafaza etsin… Mesela uykuda yatarız, yatağımızdayken bazen korkarız.Mesela uykuda yatarız, yatağımızdayken bazen korkarız. Döven yoktur bizi, silah çeken yoktur, bıçak çeken yoktur.Döven yoktur bizi, silah çeken yoktur, bıçak çeken yoktur. Ama bir korku oluşur üzerimizde, titreyerek kalkarız.Ama bir korku oluşur üzerimizde, titreyerek kalkarız. “—Yâhu çok korktum be! İyi ki uyanabildim, uyanmasaydım felaketti.”
“—Yâhu çok korktum be! İyi ki uyanabildim, uyanmasaydım felaketti.”
Kovalar birisi meselâ, kaçarsın, saklanacak yer bulamazsın filan derken.

Kovalar birisi meselâ, kaçarsın, saklanacak yer bulamazsın filan derken.
Adam yapışıyor, yetişiyor falan derken bir korku bir heyecan olursun…Adam yapışıyor, yetişiyor falan derken bir korku bir heyecan olursun… “—Yataktasın yâhu, nereden geldi bu korku sana?
“—Yataktasın yâhu, nereden geldi bu korku sana?
Yatakta yatıyorsun, kovalayan movalayan yok.Yatakta yatıyorsun, kovalayan movalayan yok. Ama bu korku seni nereden buldu?”Ama bu korku seni nereden buldu?” İşte mezarda da bu korku, bu felaket

İşte mezarda da bu korku, bu felaket
nereden gelecekse gelecek, Allah muhafaza etsin…nereden gelecekse gelecek, Allah muhafaza etsin… Onun için sığınmak mecburiyetindeyiz:Onun için sığınmak mecburiyetindeyiz: “—Bizi cehennemin azabından, cehennem felaketlerinden, -onlar icabında-“—Bizi cehennemin azabından, cehennem felaketlerinden, -onlar icabında- kabrin azabından -işte mezar- bizi koru ya rabbi!kabrin azabından -işte mezar- bizi koru ya rabbi! Daha? Hayat ve memâtın (fitnelerinden koru…)”Daha? Hayat ve memâtın (fitnelerinden koru…)” Gerek şu varlığımızda, gerek ahirete göçtükten sonra çok fitneler var.

Gerek şu varlığımızda, gerek ahirete göçtükten sonra çok fitneler var.
İşte bak bugünün fitneleri, evvelki fitneler, bundan sonra olacak fitneler.İşte bak bugünün fitneleri, evvelki fitneler, bundan sonra olacak fitneler. Aklımız ermez, bu fitnelere kapılmak, karışmakAklımız ermez, bu fitnelere kapılmak, karışmak büyük felâketler doğurur insanda…büyük felâketler doğurur insanda… E bunlardan da Allah korusun bizi…E bunlardan da Allah korusun bizi… Onun için yalvaracağız ki:Onun için yalvaracağız ki: “—Yâ Rabbi! Bu fitnelerden bizi hayatımızda da koru,
“—Yâ Rabbi! Bu fitnelerden bizi hayatımızda da koru,
hayattan sonraki ahiret alemimizde bu fitnelerden bizi koru…” Daha?hayattan sonraki ahiret alemimizde bu fitnelerden bizi koru…” Daha? ... ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl.... ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl. Mesîhi’d-Deccal, dolaşıyor her tarafı...

Mesîhi’d-Deccal, dolaşıyor her tarafı...
İsa AS’a da mesih derler.İsa AS’a da mesih derler. İsa AS, çok büyük bir ... mesih.İsa AS, çok büyük bir ... mesih. Deccal, insan, fakat sahtekâr bir insan.Deccal, insan, fakat sahtekâr bir insan. Mesela kalp para var ya;Mesela kalp para var ya; kuyumcu becerikli adam, bakır parayı altın suyuna bulaştırıyor,kuyumcu becerikli adam, bakır parayı altın suyuna bulaştırıyor, altın gibi yapmış bakırı, onu altın suyuna batırıyor... Sana diyor ki:altın gibi yapmış bakırı, onu altın suyuna batırıyor... Sana diyor ki: “—Bu altını, bu beşibirliği beş yüze vereceğim!” diyor.
“—Bu altını, bu beşibirliği beş yüze vereceğim!” diyor.
Bir beşibirlik bin lira mesela, ben sana bunu beş yüze vereceğim!

Bir beşibirlik bin lira mesela, ben sana bunu beş yüze vereceğim!
Şöyle sıkıntım var, böyle sıkıntım var (diyerek).Şöyle sıkıntım var, böyle sıkıntım var (diyerek). Bakıyorsun ki güzel de bir beşi birlik yani.Bakıyorsun ki güzel de bir beşi birlik yani. Kulplu, mulplu. Zinciri de var. “Her zaman ele geçmez!” diyor,Kulplu, mulplu. Zinciri de var. “Her zaman ele geçmez!” diyor, alıyorsun, kuyumcuya götürüyorsun (sonra satmak için):alıyorsun, kuyumcuya götürüyorsun (sonra satmak için): “—Al bunu, şu yokuştan at, bakır bu!” diyor,
“—Al bunu, şu yokuştan at, bakır bu!” diyor,
Ha.. İşte bu bakır gibi bir insan, içinde iman yok…

Ha.. İşte bu bakır gibi bir insan, içinde iman yok…
Tatlı sözleriyle, güzel hadiselerle bizi kandırıyor.Tatlı sözleriyle, güzel hadiselerle bizi kandırıyor. Onun arkasına biz de takılıyoruz.Onun arkasına biz de takılıyoruz. İşte bu Deccal kalp paradır yani.İşte bu Deccal kalp paradır yani. Onun arkasına takılan aptallara da şaşmaktan başka çare yok.Onun arkasına takılan aptallara da şaşmaktan başka çare yok. RE. 55/13 İzâ ferağa ehadüküm ...RE. 55/13 İzâ ferağa ehadüküm ... Dün Sultanahmet Camisi dolmuş ya… Birisi naklediyor:

Dün Sultanahmet Camisi dolmuş ya… Birisi naklediyor:
Adam ağzında sigarayla geziyormuş. Birisi demiş ki:Adam ağzında sigarayla geziyormuş. Birisi demiş ki: “—Ayıp değil mi yâhu? Cami burası. Bak bu kadar insan dolmuş buraya,
“—Ayıp değil mi yâhu? Cami burası. Bak bu kadar insan dolmuş buraya,
namaz kılıyor. Camide böyle sigara olur mu elinde?”namaz kılıyor. Camide böyle sigara olur mu elinde?” “—E ya bir sen müslüman değilsin ya, biz de müslümanız!” diyiveriyor yani yanından kovalıyor.
“—E ya bir sen müslüman değilsin ya, biz de müslümanız!” diyiveriyor yani yanından kovalıyor.
Canım, müslümansın anladık ama adab-ı İslâmiyyeye de

Canım, müslümansın anladık ama adab-ı İslâmiyyeye de
riayet lâzım değil mi ya?riayet lâzım değil mi ya? O kadar insanın içerisinde sen nasıl oluyor da sigara içiyorsun, patlamadın ya!O kadar insanın içerisinde sen nasıl oluyor da sigara içiyorsun, patlamadın ya! Sonra sigara, Allah hepimizi kurtarsın onun derdinden...Sonra sigara, Allah hepimizi kurtarsın onun derdinden... Yani içki nasıl berbat bir şeyse, sigara da öyle berbattır.Yani içki nasıl berbat bir şeyse, sigara da öyle berbattır. Dün bir doktor vardı yanımızda da,Dün bir doktor vardı yanımızda da, sigara hakkında konuşuyorduk. Dedi ki:sigara hakkında konuşuyorduk. Dedi ki: “—Sigaranın içerisindeki nikotin,
“—Sigaranın içerisindeki nikotin,
eğer bir morfine alınıp da bir adama aşılansa, derhal öldürür!”eğer bir morfine alınıp da bir adama aşılansa, derhal öldürür!” Derhal öldürür dedi. O doktor dedi.Derhal öldürür dedi. O doktor dedi. Şimdi halbuki biz –yirmi tane değil mi bir pakette—

Şimdi halbuki biz –yirmi tane değil mi bir pakette—
yirmi sigarayı birbiri üzerine içsek bize mutlaka sarhoşluk verir.yirmi sigarayı birbiri üzerine içsek bize mutlaka sarhoşluk verir. Bir şeyin çoğu insanı sarhoş ediyor, azı da haramdır.Bir şeyin çoğu insanı sarhoş ediyor, azı da haramdır. Halbuki sigara aleyhinde çok kitaplar yazılmış.Halbuki sigara aleyhinde çok kitaplar yazılmış. Kimisi haramdır demiş, kimisi yok neden haram olsun demiş.Kimisi haramdır demiş, kimisi yok neden haram olsun demiş. Neden haram olsun diyenleri aklı ermemiş. Niçin?Neden haram olsun diyenleri aklı ermemiş. Niçin? Bunun çoğu nasıl olsa seni sarhoş ediyor.Bunun çoğu nasıl olsa seni sarhoş ediyor. Çoğu sarhoş eden şeyin azı da haramdır: Çoğu sarhoş eden şeyin azı da haramdır: ... Mâ eskere kesîruhû, fekalîluhû harâmün ...

... Mâ eskere kesîruhû, fekalîluhû harâmün ...
Evet, bir kadeh rakı bir şey yapmaz içen adamlara, hiç bir şey yapmaz.Evet, bir kadeh rakı bir şey yapmaz içen adamlara, hiç bir şey yapmaz. Ama onun çoğu nasıl seni sarhoş ediyorsa,Ama onun çoğu nasıl seni sarhoş ediyorsa, azı da haramdır, damlası da haramdır. Bu hususta çok şeyler söylenmiştir.azı da haramdır, damlası da haramdır. Bu hususta çok şeyler söylenmiştir. Onun için bu bir fitnedir, dünyaya yayılmış...

Onun için bu bir fitnedir, dünyaya yayılmış...
Birkaç yüz senelik bir hadise.Birkaç yüz senelik bir hadise. Ondan evvel olmayan bir şey… İşte bu da bir bid’attır yani. İslâmiyet’te olmayan bir şeydir.Ondan evvel olmayan bir şey… İşte bu da bir bid’attır yani. İslâmiyet’te olmayan bir şeydir. Ama faydalı meselâ çay, ona benzer o zamanda olmayan şeyleri bugün içiyoruz…

Ama faydalı meselâ çay, ona benzer o zamanda olmayan şeyleri bugün içiyoruz…
Ama faydalı şey onlar. Gıdamız olarak içiyoruz.Ama faydalı şey onlar. Gıdamız olarak içiyoruz. Ama bu sigara, bugün Avrupa’da da üzerinde yazılıymış,Ama bu sigara, bugün Avrupa’da da üzerinde yazılıymış, “Sıhhate zararlıdır, içmeyin!” diyerekten.“Sıhhate zararlıdır, içmeyin!” diyerekten. Bugün herkes içiyor, ne yapacaksın…Bugün herkes içiyor, ne yapacaksın… Bu da dünyanın fitnesi.Bu da dünyanın fitnesi. Mesîhi’d-Deccal’in fitnesi. Allah cümlemizi korusun…Mesîhi’d-Deccal’in fitnesi. Allah cümlemizi korusun… RE. 55/15 İzâ fesede ehlü’ş-şâmi, felâ hayra fîküm; ...

RE. 55/15 İzâ fesede ehlü’ş-şâmi, felâ hayra fîküm; ...
Şimdi ehl-i Şam muhterem insanlardır.Şimdi ehl-i Şam muhterem insanlardır. “Orası (Şam ahâlisi) bozuldu mu,“Orası (Şam ahâlisi) bozuldu mu, ahlâksızlık artık orada taammüm etti mi (yayıldı mı);ahlâksızlık artık orada taammüm etti mi (yayıldı mı); RE. 55/15 ... felâ hayra fîküm; ...RE. 55/15 ... felâ hayra fîküm; ... artık sizde de hayır yoktur.”artık sizde de hayır yoktur.” Merkez bozuldu. Bununla beraber;Merkez bozuldu. Bununla beraber; RE. 55/15 ... ve lâ tezâlü tâifetün min ümmetî ...

RE. 55/15 ... ve lâ tezâlü tâifetün min ümmetî ...
Benim ümmetimin içerisinde bir taife vardır ki,Benim ümmetimin içerisinde bir taife vardır ki, bir grup halk vardır ki;bir grup halk vardır ki; RE. 55/15 ... mansûrîne, ...

RE. 55/15 ... mansûrîne, ...
Onlar Allah-u Teàlâ’Nın nusretine mazhar olmuşlardır.Onlar Allah-u Teàlâ’Nın nusretine mazhar olmuşlardır. Onlar haktan dönmezler.Onlar haktan dönmezler. Hak üzerine daima cihaddadırlar.Hak üzerine daima cihaddadırlar. RE. 55/15 ... lâ yedurruhum men hazelehüm, hattâ tekùme’s-sâatü.

RE. 55/15 ... lâ yedurruhum men hazelehüm, hattâ tekùme’s-sâatü.
Kıyamete kadar bu ehl-i hak, el-hamdü lillâh içimizde bulunacak.Kıyamete kadar bu ehl-i hak, el-hamdü lillâh içimizde bulunacak. Ne kadar fitneler olursa olsun, bir grup müslüman çıkacak,Ne kadar fitneler olursa olsun, bir grup müslüman çıkacak, “Müslümanlık budur!” diyecek, bu hususta canını da feda edecek,“Müslümanlık budur!” diyecek, bu hususta canını da feda edecek, malını da feda edecek, korkmayacak, hak üzerine cihadda daim olacak. İşte bu:malını da feda edecek, korkmayacak, hak üzerine cihadda daim olacak. İşte bu: RE. 55/15 ... ve lâ tezâlü tâifetün min ümmetî ...RE. 55/15 ... ve lâ tezâlü tâifetün min ümmetî ... Benim ümmetimden bir taife hak üzerine duracaklar.Benim ümmetimden bir taife hak üzerine duracaklar. İslâm üzerinde duracaklar.İslâm üzerinde duracaklar. Kim ne derse desin. İslamiyet’ten vaz geçmeyecekler.Kim ne derse desin. İslamiyet’ten vaz geçmeyecekler. Allah cümlemizi affetsin…

Allah cümlemizi affetsin…
Tevfikàt-ı samedâniyyesine mazhar etsin...Tevfikàt-ı samedâniyyesine mazhar etsin... Hak üzerinde durup, hak üzerindenHak üzerinde durup, hak üzerinden ahirete göçen kullarından etsin cümlemizi…ahirete göçen kullarından etsin cümlemizi… Demin birisi söyledi de, ben de size nakledeceğim:

Demin birisi söyledi de, ben de size nakledeceğim:
“—Yarın huzur-u Rabbü’l-àlemîne vardığımız vakitte,
“—Yarın huzur-u Rabbü’l-àlemîne vardığımız vakitte,
hepimiz sorguya çekilecek miyiz? Hesap var mı?”hepimiz sorguya çekilecek miyiz? Hesap var mı?” “—Var değil mi?”
“—Var değil mi?”
Bize Cenab-ı Hak derse ki:Bize Cenab-ı Hak derse ki: “—Ey kullarım! Siz niçin hakkın destekçisi olmadınız da,
“—Ey kullarım! Siz niçin hakkın destekçisi olmadınız da,
hak düşmanlarının destekçisi oldunuz derse ne cevap vereceğiz?”hak düşmanlarının destekçisi oldunuz derse ne cevap vereceğiz?” E orada paralar var. Orada paralar var veya menfaatler var.

E orada paralar var. Orada paralar var veya menfaatler var.
O paralar ve menfaatler dolayısıyla,O paralar ve menfaatler dolayısıyla, o haksızları haklı göstermeye çalışırsak,o haksızları haklı göstermeye çalışırsak, onu da Hakk’a yutturamayız ya… Allah yutar mı öyle şeyi?onu da Hakk’a yutturamayız ya… Allah yutar mı öyle şeyi? Allah cümlemizi affetsin… Tevfikat-ı samedâniyyesine mazhar etsin…

Allah cümlemizi affetsin… Tevfikat-ı samedâniyyesine mazhar etsin…
Hak üzerinde yaşayıp, hak üzerinde ahirete göçen sevgili kullarının arasına bizleri de kabul etsin...Hak üzerinde yaşayıp, hak üzerinde ahirete göçen sevgili kullarının arasına bizleri de kabul etsin... İslam’ın hayatı, ilim üzerinedir.

İslam’ın hayatı, ilim üzerinedir.
İlim bâkî oldukça, İslâm bâkîdir.İlim bâkî oldukça, İslâm bâkîdir. İlim gitti miydi, İslâm da gitti demektir.İlim gitti miydi, İslâm da gitti demektir. Buna dikkat etmenizi rica edeceğim!Buna dikkat etmenizi rica edeceğim! Bugünkü gördüğünüz bütün fırtınalar hep bilgisizliğin neticesidir.

Bugünkü gördüğünüz bütün fırtınalar hep bilgisizliğin neticesidir.
Ama çok doktorumuz var, çok mühendisimiz var,Ama çok doktorumuz var, çok mühendisimiz var, çok kimyagerimiz var, çok şuyumuz var, çok buyumuz var…çok kimyagerimiz var, çok şuyumuz var, çok buyumuz var… Bunlar başka, bunlar dünya işi, bunlar dünyaya müteallik. Dini bilmek lâzım!Bunlar başka, bunlar dünya işi, bunlar dünyaya müteallik. Dini bilmek lâzım! Bütün vukuatlar, dini bilmemekten…

Bütün vukuatlar, dini bilmemekten…
Bir müslüman kızı, karısı nasıl soyunur; bilemem…Bir müslüman kızı, karısı nasıl soyunur; bilemem… Bunun için ya imansız olmak lazım, yahut bilgisiz olmak lazım!Bunun için ya imansız olmak lazım, yahut bilgisiz olmak lazım! Bu soyunma hayatı, bilgisizliğin neticesidir.Bu soyunma hayatı, bilgisizliğin neticesidir. Bilgisi olan insan, “Bugün varsam, yarın yokum.Bilgisi olan insan, “Bugün varsam, yarın yokum. Bu mülkün sahibi var, Allah…Bu mülkün sahibi var, Allah… Bize biricik peygamber göndermiş, bir de kitap göndermiş.Bize biricik peygamber göndermiş, bir de kitap göndermiş. Bize böyle emirler vermiştir. Bu emirleri tutmak bizim vazifemizdir.” (diye düşünür).Bize böyle emirler vermiştir. Bu emirleri tutmak bizim vazifemizdir.” (diye düşünür). Bir müslüman Allah’ı nasıl bilir?

Bir müslüman Allah’ı nasıl bilir?
Yahudi de Allah diyor.Yahudi de Allah diyor. Yahudinin demesi para eder mi? Nasrani de (Allah) diyor, para etmez…Yahudinin demesi para eder mi? Nasrani de (Allah) diyor, para etmez… Müslümanın bildiği Allah’ı bilmek lazım!Müslümanın bildiği Allah’ı bilmek lazım! O müslümanın bildiği Allah ki; görür,

O müslümanın bildiği Allah ki; görür,
duyar, bilir, işitir, her şeye gücü yeter.duyar, bilir, işitir, her şeye gücü yeter. Evveli, ahiri olmayan, bütün varlıkların sahibi olan Allah’tır.Evveli, ahiri olmayan, bütün varlıkların sahibi olan Allah’tır. Tüm varlıkların sahibi olan Allah’tır.Tüm varlıkların sahibi olan Allah’tır. Dünyanın da sahibi odur, ahiretin de sahibi odur.Dünyanın da sahibi odur, ahiretin de sahibi odur. Bütün yaşayışlarımız, onun varlığına bağlıdır.Bütün yaşayışlarımız, onun varlığına bağlıdır. Onun için hayyü’l- kayyum olan o Allah'tır.Onun için hayyü’l- kayyum olan o Allah'tır. Binâen aleyh, ilim muhakkak lazımdır.

Binâen aleyh, ilim muhakkak lazımdır.
İlim bitti miydi, iman bitti demektir.İlim bitti miydi, iman bitti demektir. İlim bitti mi, İslâm da bitti demektir.İlim bitti mi, İslâm da bitti demektir. Onun için ilme ve İslâm’a son derece gayret etmek lazım!Onun için ilme ve İslâm’a son derece gayret etmek lazım! Mutlaka her evin içerisinden hiç olmazsa bir kişi dînî ilim sahibi olmalıdır.Mutlaka her evin içerisinden hiç olmazsa bir kişi dînî ilim sahibi olmalıdır. Anasına da, babasına da, komşusuna da, ahbabına daAnasına da, babasına da, komşusuna da, ahbabına da dinini öğretecek bir adam muhakkak lazım!dinini öğretecek bir adam muhakkak lazım! Herkes dünyaya dalar, dünya adamı olursa, bize dini kim öğretecek? Onun için,

Herkes dünyaya dalar, dünya adamı olursa, bize dini kim öğretecek? Onun için,
E biz kendimiz okuyamıyoruz, yapamıyoruz.E biz kendimiz okuyamıyoruz, yapamıyoruz. Şuyumuz var, buyumuz var ama hiç olmazsa okuyanı okutmak da vazifemiz değil mi ya?Şuyumuz var, buyumuz var ama hiç olmazsa okuyanı okutmak da vazifemiz değil mi ya? Okuyanı okutmak üstüne gayret etmek vazifemiz değil mi ya?Okuyanı okutmak üstüne gayret etmek vazifemiz değil mi ya? Şimdi şu kâğıdı bana verdiler dışarıda. Dediler ki:Şimdi şu kâğıdı bana verdiler dışarıda. Dediler ki: “—Biz Beşiktaş’ta (Kur’an Kursu’nda) iki yüz elli tane kız çocuğunu yatılı olarak okutacağız.“—Biz Beşiktaş’ta (Kur’an Kursu’nda) iki yüz elli tane kız çocuğunu yatılı olarak okutacağız. Yemesi de, içmesi de bize ait…Yemesi de, içmesi de bize ait… Fakat bunun için sizden yardım istemeye geldik, rica ederiz.” dediler.Fakat bunun için sizden yardım istemeye geldik, rica ederiz.” dediler. Şimdi tabii bizim kızlarımızın hali de mâlum.

Şimdi tabii bizim kızlarımızın hali de mâlum.
Bu dinini öğrenecek ama anası öğretecek.Bu dinini öğrenecek ama anası öğretecek. Ana bozuk olunca, çocuk ne yapsın? Bu da anasının arkasından gidecek.Ana bozuk olunca, çocuk ne yapsın? Bu da anasının arkasından gidecek. Ana soyunmuş, kız da soyunacak tabiatıyla…Ana soyunmuş, kız da soyunacak tabiatıyla… Ama ana dinini bilirse;Ama ana dinini bilirse; “—A kızım, bak günahtır ha, böyle olmaz!
“—A kızım, bak günahtır ha, böyle olmaz!
Sen de ört başını bakayım şöyle güzelce, eteğinde şuraya kadar dursun…” diyecek. Onun için bu kız çocuklarının dinini bilmesi, öğrenmesi çok önemli! Allah cümlemizi affetsin… Tevfikàt-ı samedâniyyesine mazhar etsin... Sevgili Peygamberimiz SAS’in şefaatine cümlemizi mazhar eylesin... Onun gösterdiği doğru yoldan da ayırmasın… El-fâtihah!Sen de ört başını bakayım şöyle güzelce, eteğinde şuraya kadar dursun…” diyecek.

Onun için bu kız çocuklarının dinini bilmesi, öğrenmesi çok önemli! Allah cümlemizi affetsin… Tevfikàt-ı samedâniyyesine mazhar etsin... Sevgili Peygamberimiz SAS’in şefaatine cümlemizi mazhar eylesin... Onun gösterdiği doğru yoldan da ayırmasın…
El-fâtihah!
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2