Namaz Vakitleri

22 Cemâziye'l-Âhir 1446
23 December 2024
İmsak
06:47
Güneş
08:20
Öğle
13:08
İkindi
15:26
Akşam
17:47
Yatsı
19:14
Detaylı Arama

Mevlid Kandili: Resûlullah'ı Sevmek

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

21 Zilka'de 1415 / 21.04.1995
Ticaret Odası/ Kayseri

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın özel gün ve gecelerde yapmış oldukları sohbetlerde yapılacak ibadetler ve sevaplı işler konusunda dinleyicileri bilgilendiriyor. Konuyla ilgili ayet-i kerimeler ve hadis-i şerifler okuyup izah ediyor. Gecenin ihyası konusunda tavsiyelerde bulunuyor.

Peygamber Efendimizin Şemaili, Rasulullahın İltifatına Mazhar Olmanın Yolu : Çokça Salavat Getirmek, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Mevlid Kandili: Resûlullah'ı Sevmek

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

21 Zilka'de 1415 / 21.04.1995
Ticaret Odası/ Kayseri

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın özel gün ve gecelerde yapmış oldukları sohbetlerde yapılacak ibadetler ve sevaplı işler konusunda dinleyicileri bilgilendiriyor. Konuyla ilgili ayet-i kerimeler ve hadis-i şerifler okuyup izah ediyor. Gecenin ihyası konusunda tavsiyelerde bulunuyor.

Peygamber Efendimizin Şemaili, Rasulullahın İltifatına Mazhar Olmanın Yolu : Çokça Salavat Getirmek, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Çok değerli kardeşlerim, kıymetli misafirlerimiz! Çok değerli kardeşlerim, kıymetli misafirlerimiz!

Hülâsa, sonuç olarak Allahu Teâlâ hazretleri hepinizden razı olsun. Hülâsa, sonuç olarak Allahu Teâlâ hazretleri hepinizden razı olsun.

Davetimize icabet ettiniz. Davetimize icabet ettiniz.

Mustafa Bey kardeşimize teşekkür ederiz, güzel bir tevafuku açıkladı, hatırlattı.Mustafa Bey kardeşimize teşekkür ederiz, güzel bir tevafuku açıkladı, hatırlattı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, Rebiülevvel ayının on ikisini,Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, Rebiülevvel ayının on ikisini, Pazar'ı Pazartesi'ye bağlayan gece sabaha doğru dünyaya teşrif eylemişlerdi, doğmuşlardı.Pazar'ı Pazartesi'ye bağlayan gece sabaha doğru dünyaya teşrif eylemişlerdi, doğmuşlardı. Bu miladî takvime göre Nisan ayının bugününe rastlıyordu.Bu miladî takvime göre Nisan ayının bugününe rastlıyordu. Onunu için Diyanet İşleri Başkanlığı bu Nisan ayının Peygamber Efendimizin doğumuna tesadüf eden günü,Onunu için Diyanet İşleri Başkanlığı bu Nisan ayının Peygamber Efendimizin doğumuna tesadüf eden günü, çevresini Kutlu Doğum Haftası diye yıllardır çeşitli konuşmalarla, güzel faaliyetlerleçevresini Kutlu Doğum Haftası diye yıllardır çeşitli konuşmalarla, güzel faaliyetlerle halka mânevî bakımdan ziyafet olabilecek güzel konuşmacıların konuşmalarıyla kutlatıyor. halka mânevî bakımdan ziyafet olabilecek güzel konuşmacıların konuşmalarıyla kutlatıyor.

Allah razı olsun. Güzel bir çalışma. Allah razı olsun.

Güzel bir çalışma.

Biliyorsunuz Allahu Teâlâ hazretleri Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem EfendimiziBiliyorsunuz Allahu Teâlâ hazretleri Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi âlemlere rahmet olarak göndermiştir; âlemlere rahmet olarak göndermiştir;

Ve mâ erselnâke illâ rahmeten li'l-âlemîne. Habîbullah, sevgilisi, sevdiği kulu edinmiştir. Ve mâ erselnâke illâ rahmeten li'l-âlemîne.

Habîbullah, sevgilisi, sevdiği kulu edinmiştir.

Tabii bir müslüman üzerindeki sonsuz lütufları, nimetleri dolayısıylaTabii bir müslüman üzerindeki sonsuz lütufları, nimetleri dolayısıyla her şeyi Allah'tan olduğu için şair diyor ki. her şeyi Allah'tan olduğu için şair diyor ki.

Vücûd cûd u ilâhî hayât bahş-i kadîm. Vücûd cûd u ilâhî hayât bahş-i kadîm.

"Varlığımız Allah'ın cömertliğinin bir eseri, hayatımız da Allah'ın ezeldeki ikramı." "Varlığımız Allah'ın cömertliğinin bir eseri, hayatımız da Allah'ın ezeldeki ikramı."

Hayatımızı idâme içinde verdiği nimetler de Allah'ın.Hayatımızı idâme içinde verdiği nimetler de Allah'ın. Her şeyimiz Allah'ın lütfunun eseri olduğundan elbette sonsuz bir sevgi, saygı ve bağlılık içindeHer şeyimiz Allah'ın lütfunun eseri olduğundan elbette sonsuz bir sevgi, saygı ve bağlılık içinde Allahu Teâlâ hazretlerine kulluk etmeye çalışmamız lazım. Bu çok net, çok aşikâr bir husus.Allahu Teâlâ hazretlerine kulluk etmeye çalışmamız lazım. Bu çok net, çok aşikâr bir husus. Ve Allahu Teâlâ hazretlerinin sevdiği her şeyi sevecek,Ve Allahu Teâlâ hazretlerinin sevdiği her şeyi sevecek, sevmediği her şeyi de sevilmeyecek olduğunu anlayacak bir idrak seviyesine ulaşmış olmamız lazım.sevmediği her şeyi de sevilmeyecek olduğunu anlayacak bir idrak seviyesine ulaşmış olmamız lazım. Bu, zevkimizin ilâhîleşmesi, zevk-i selîmimizin çok yüksek bir ilahî seviyeye ulaşması demektir. Bu, zevkimizin ilâhîleşmesi, zevk-i selîmimizin çok yüksek bir ilahî seviyeye ulaşması demektir.

Bir insan, Allah'ın sevdiğini Kur'ân-ı Kerîm'de bildirdiği sevdiği şeyleri sevebiliyorsa,Bir insan, Allah'ın sevdiğini Kur'ân-ı Kerîm'de bildirdiği sevdiği şeyleri sevebiliyorsa, onlara âşık olabiliyorsa; Allah'ın sevmediği şeyleri zâhiri ne kadar boyalı da olsa, süslü de olsa,onlara âşık olabiliyorsa; Allah'ın sevmediği şeyleri zâhiri ne kadar boyalı da olsa, süslü de olsa, onların çirkinliğini basîret gözüyle görebiliyor ve onları sevmeyebiliyorsa;onların çirkinliğini basîret gözüyle görebiliyor ve onları sevmeyebiliyorsa; demek ki zevki ilahîleşmiş, çok yüksek seviyeye ulaşmış demektir. demek ki zevki ilahîleşmiş, çok yüksek seviyeye ulaşmış demektir.

Allahu Teâlâ hazretleri Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi habîbullah edindiğine,Allahu Teâlâ hazretleri Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi habîbullah edindiğine, sevgilisi edindiğine göre; eşrefü'l-verâ, ekremü'r-rusül, seyyidü'l-evveline ve'l-âhirîn;sevgilisi edindiğine göre; eşrefü'l-verâ, ekremü'r-rusül, seyyidü'l-evveline ve'l-âhirîn; yani peygamberlerin en kerimi, en asili, mahlûkatın en şereflisi,yani peygamberlerin en kerimi, en asili, mahlûkatın en şereflisi, peygamberlerin seyyidi olarak yarattığına göre; her bakımdan insanların en yükseğipeygamberlerin seyyidi olarak yarattığına göre; her bakımdan insanların en yükseği ve âhirette de makamların en yükseği olan Makâm-ı Mahmûd'un sahibi kıldığına göre;ve âhirette de makamların en yükseği olan Makâm-ı Mahmûd'un sahibi kıldığına göre; bir müslümanın imanının göstergesi Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimize bağlılığının,bir müslümanın imanının göstergesi Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimize bağlılığının, sevgisinin muazzam bir aşk derecesine gelmesiyle ancak oradan anlaşılabilir.sevgisinin muazzam bir aşk derecesine gelmesiyle ancak oradan anlaşılabilir. Göstergenin ibresi ne kadar bu konuda yüksekteyse kendisinin irfanının,Göstergenin ibresi ne kadar bu konuda yüksekteyse kendisinin irfanının, imanının o kadar kuvvetli olduğu ortaya çıkar. Bu bir tabii husustur.imanının o kadar kuvvetli olduğu ortaya çıkar.

Bu bir tabii husustur.
Çünkü Allahu Teâlâ hazretleri onu huluk-u azîm, en güzel ahlak üzere yaratmıştır.Çünkü Allahu Teâlâ hazretleri onu huluk-u azîm, en güzel ahlak üzere yaratmıştır. Halkını ve hulukunu, bedenini ve ahlâkını en güzel kılmıştır. Halkını ve hulukunu, bedenini ve ahlâkını en güzel kılmıştır.

Bedevîlerden birisi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin yüzündeki o muazzam,Bedevîlerden birisi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin yüzündeki o muazzam, muhteşem nuru ifade etmek için, "Resûlullah'ın yüzü kılıç gibi parlıyordu." deyince,muhteşem nuru ifade etmek için, "Resûlullah'ın yüzü kılıç gibi parlıyordu." deyince, karşısındaki diyor ki; "Ne kılıç gibi? Ay gibiydi, güneş gibiydi Resûlullah'ın yüzü." diyor. karşısındaki diyor ki; "Ne kılıç gibi? Ay gibiydi, güneş gibiydi Resûlullah'ın yüzü." diyor.

Yüzü öyle güneş gibiydi, dişlerinden ışıklar saçılırdı, pırıl pırıldı. Herşeyi son derece güzeldi.Yüzü öyle güneş gibiydi, dişlerinden ışıklar saçılırdı, pırıl pırıldı. Herşeyi son derece güzeldi. Ve Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi göremeyen insanlara,Ve Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi göremeyen insanlara, gören ashabın rıdvânullahi teâlâ aleyhi ecmaîn anlatmasında veciz bazı cümleler var,gören ashabın rıdvânullahi teâlâ aleyhi ecmaîn anlatmasında veciz bazı cümleler var, onları nakletmek istiyorum. onları nakletmek istiyorum.

Hazreti Ali Efendimiz, [Peygamber Efendimizin] şemâili hakkında bilgi verdiği hadîs-i şerîfinde buyuruyor ki; Hazreti Ali Efendimiz, [Peygamber Efendimizin] şemâili hakkında bilgi verdiği hadîs-i şerîfinde buyuruyor ki;

Men reâhu bedîheten hâbehû... Men reâhu bedîheten hâbehû...

"Resûlullah Efendimizle hiç karşılaşmamış insan ilk defa onun meclisine girer de onu görürse"Resûlullah Efendimizle hiç karşılaşmamış insan ilk defa onun meclisine girer de onu görürse heybetten kendisine böyle bir ürperti gelirdi, titremeye başlardı." heybetten kendisine böyle bir ürperti gelirdi, titremeye başlardı."

Resûlullah'ın muhteşem mehâbetinden, muazzam saygınlığından kendisine bir heybet gelirdi,Resûlullah'ın muhteşem mehâbetinden, muazzam saygınlığından kendisine bir heybet gelirdi, üzerine bir dehşet düşerdi, tir tir titrerdi. Ama korkudan değil de sevgiden, hayranlıktan olan birşey. üzerine bir dehşet düşerdi, tir tir titrerdi. Ama korkudan değil de sevgiden, hayranlıktan olan birşey.

Men reâhum bedîheten.Men reâhum bedîheten. "Birden böyle gören, ilk defa gören, aşikâre ilk defa gören böyle bir duygu içine düşerdi.""Birden böyle gören, ilk defa gören, aşikâre ilk defa gören böyle bir duygu içine düşerdi." Çünkü Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz son derece tesirli bir görünüşe sahipti. Çünkü Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz son derece tesirli bir görünüşe sahipti.

Medine-i Münevvere'nin âlimlerinden, yahudi âlimlerinden, hahamlarından Abdullah b. SelâmMedine-i Münevvere'nin âlimlerinden, yahudi âlimlerinden, hahamlarından Abdullah b. Selâm Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin Medîne-i Münevvere'ye teşrifini duyuncaPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin Medîne-i Münevvere'ye teşrifini duyunca ve hakkında da bir peygambermiş, bir peygamber bu şehre gelmiş diye rivayetleri duyuncave hakkında da bir peygambermiş, bir peygamber bu şehre gelmiş diye rivayetleri duyunca merakından ve âlim olduğu için tahkik etmek istediğinden Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizinmerakından ve âlim olduğu için tahkik etmek istediğinden Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin toplantı yaptığı yere geldiği zaman, ilk girdiği zamanki intibalarını şöyle anlatıyor; toplantı yaptığı yere geldiği zaman, ilk girdiği zamanki intibalarını şöyle anlatıyor;

Fe-izâ vechühû leyse bi-vechi kezzâb. "Bir de baktım ki ne göreyim, yüzü pırıl pırıl.Fe-izâ vechühû leyse bi-vechi kezzâb. "Bir de baktım ki ne göreyim, yüzü pırıl pırıl. Hiç de öyle boştan iddia edecek, yalan söyleyecek bir insan yüzü değil." Hiç de öyle boştan iddia edecek, yalan söyleyecek bir insan yüzü değil."

Yani henüz daha müslüman olmamış bir insanın Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem EfendimizinYani henüz daha müslüman olmamış bir insanın Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin toplantısına gelip de baktığı zaman ilk intiba.toplantısına gelip de baktığı zaman ilk intiba. Yüzünde öyle bir asâlet, öyle bir necâbet, öyle bir nurâniyet var kiYüzünde öyle bir asâlet, öyle bir necâbet, öyle bir nurâniyet var ki yani henüz daha müslüman olmamış bir insan, "Bu insan yalan söyleyecek bir insan değil,yani henüz daha müslüman olmamış bir insan, "Bu insan yalan söyleyecek bir insan değil, bu insan boş konuşacak bir insan değil, bu insan kuru bir iddiayla ortaya çıkacak bir insan değil." diyor. bu insan boş konuşacak bir insan değil, bu insan kuru bir iddiayla ortaya çıkacak bir insan değil." diyor.

Sonra tabii Abdullah b. Selâm müslüman oldu radıyallahu anh. Allah şefaatine erdirsin.Sonra tabii Abdullah b. Selâm müslüman oldu radıyallahu anh. Allah şefaatine erdirsin. Başka yahudi âlimleri hakikati inkâr ettiği, kabul etmediği zaman o çıktı; Başka yahudi âlimleri hakikati inkâr ettiği, kabul etmediği zaman o çıktı; "Yâ Resûlallah! Sen haklısın. Tevrat'ta Musa aleyhisselam'ın bahsettiği"Yâ Resûlallah! Sen haklısın. Tevrat'ta Musa aleyhisselam'ın bahsettiği âhir zaman peygamberi sensin." dedi, müslüman oldu. Ebedî saadeti kazandı, kaçırmadı. âhir zaman peygamberi sensin." dedi, müslüman oldu. Ebedî saadeti kazandı, kaçırmadı.

Men reâhü bedîheten habehû." Kim onu ilk defa görürse heybeti,Men reâhü bedîheten habehû." Kim onu ilk defa görürse heybeti, Resûlullah'ın heybeti onu tesir altına alırdı, insana bir ürperti gelirdi." Resûlullah'ın heybeti onu tesir altına alırdı, insana bir ürperti gelirdi." Ve men hâletahû mârifeten. "Kim onunla şöyle biraz daha fazla bulunur, sohbetine biraz iştirak eder,Ve men hâletahû mârifeten. "Kim onunla şöyle biraz daha fazla bulunur, sohbetine biraz iştirak eder, konuşmasını dinler, hayatını biraz daha yakından izlemek imkânını bulursa." konuşmasını dinler, hayatını biraz daha yakından izlemek imkânını bulursa." Ve men hâletahû mârifeten.Ve men hâletahû mârifeten. "Onunla bilgi bakımından, böyle bir arada bulunmakla onu daha tanımak imkânına kavuşursa.""Onunla bilgi bakımından, böyle bir arada bulunmakla onu daha tanımak imkânına kavuşursa." Ehabbehû. "Mümkün değil, sever. Başka bir duygu mümkün değil severdi, sevmek zorunda kalırdı." Ehabbehû. "Mümkün değil, sever. Başka bir duygu mümkün değil severdi, sevmek zorunda kalırdı."

Çünkü Resûlullah'ın böyle bir cemâli vardı.Çünkü Resûlullah'ın böyle bir cemâli vardı. Yusuf aleyhisselam'ın cemâli meşhurdur amaYusuf aleyhisselam'ın cemâli meşhurdur ama Resûlullah Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in cemâli başka bir anlamlı cemâl idi. Resûlullah Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in cemâli başka bir anlamlı cemâl idi.

Yekûlü nâ'itühû lem era kablehû ve lâ ba'dehû mislehû.Yekûlü nâ'itühû lem era kablehû ve lâ ba'dehû mislehû. "Onu anlatan ancak şöyle anlatabilirdi." diyor Hazreti Ali Efendimiz."Onu anlatan ancak şöyle anlatabilirdi." diyor Hazreti Ali Efendimiz. Lem era kablehû ve lâ ba'dehû. "Ne ondan önce nede ondan sonra." Lem era kablehû ve lâ ba'dehû. "Ne ondan önce nede ondan sonra." Mislehû. "Onun gibisini görmedim. O bir taneydi." Eşsiz, emsalsiz bir cemâle, güzelliğe sahipti.Mislehû. "Onun gibisini görmedim. O bir taneydi."

Eşsiz, emsalsiz bir cemâle, güzelliğe sahipti.
Halkı güzeldi, huluku güzeldi. Adı güzeldi, kendi güzeldi. Halkı güzeldi, huluku güzeldi. Adı güzeldi, kendi güzeldi. Böyle bir Peygamber-i Zîşân'ın elhamdülillah ümmetiyiz. Allaha hamd ü senâlar olsun. Böyle bir Peygamber-i Zîşân'ın elhamdülillah ümmetiyiz.

Allaha hamd ü senâlar olsun.

Peygamber-i Zîşân'ımız bir hadîs-i sahîhinde buyuruyor ki; Peygamber-i Zîşân'ımız bir hadîs-i sahîhinde buyuruyor ki;

Vellezî nefsî bi-yedihî. "Canım, nefsim kudretinin elinde olan Allah'a yeminler olsun ki."Vellezî nefsî bi-yedihî. "Canım, nefsim kudretinin elinde olan Allah'a yeminler olsun ki." Lâ yü'minü ehadüküm. "Sizden biriniz gerçek bir mü'min olma derecesine yükselemez, kavuşamaz, erişemez."Lâ yü'minü ehadüküm. "Sizden biriniz gerçek bir mü'min olma derecesine yükselemez, kavuşamaz, erişemez." Hattâ ekûne ehabbe ileyhi min vâlidihî ve veledihî ve'n-nâsi ecmaîn. Hattâ ekûne ehabbe ileyhi min vâlidihî ve veledihî ve'n-nâsi ecmaîn. "Ben ona babasından da, evladından da, başka sevilebilecek ne kadar insan varsa"Ben ona babasından da, evladından da, başka sevilebilecek ne kadar insan varsa hepsinden de daha sevgili olamadıkça, bu duyguyu yakalayamadıkça, hepsinden de daha sevgili olamadıkça, bu duyguyu yakalayamadıkça, Resûllullah'ı böyle sevemedikçe gerçek mü'min olamaz." buyuruyor, Resûllullah'ı böyle sevemedikçe gerçek mü'min olamaz." buyuruyor, yeminle başladığı bir hadîs-i şerîfte böyle bildiriyor. yeminle başladığı bir hadîs-i şerîfte böyle bildiriyor.

İşin aslı, künhü, esası, Müslümanlığın özü, ruhu budur.İşin aslı, künhü, esası, Müslümanlığın özü, ruhu budur. Lâ ilâhe illallah diyoruz, arkasından Muhammedün Resûlullah demeden iman tamam olmuyor.Lâ ilâhe illallah diyoruz, arkasından Muhammedün Resûlullah demeden iman tamam olmuyor. Çünkü Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in Allah tarafından kendisine bildirilen bilgileriyleÇünkü Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in Allah tarafından kendisine bildirilen bilgileriyle biz Allah'ı da tam, başka milletlerin şaşırdığı noktalarda şaşırmadanbiz Allah'ı da tam, başka milletlerin şaşırdığı noktalarda şaşırmadan doğru bir mârifetle tanıma imkânına oradan sahip olabiliyoruz, doğru bir dine öyle sahip olabiliyoruz. doğru bir mârifetle tanıma imkânına oradan sahip olabiliyoruz, doğru bir dine öyle sahip olabiliyoruz.

Onun için Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sevgisinin,Onun için Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sevgisinin, muhabbetinin gönüllerimizde cûşa ve hurûşa gelmesi lazımdır.muhabbetinin gönüllerimizde cûşa ve hurûşa gelmesi lazımdır. Bundan başka bir gösterge yoktur, çalışmayı bu tarzda yapmak, ibadeti böyle yapmak lazımdır. Bundan başka bir gösterge yoktur, çalışmayı bu tarzda yapmak, ibadeti böyle yapmak lazımdır. Bu güzel seviyeyi yakalamaya, bu güzel seviyeye ulaşmaya çalışmak lazımdır.Bu güzel seviyeyi yakalamaya, bu güzel seviyeye ulaşmaya çalışmak lazımdır. Tabii Allah sevgisinin de, Resûlullah sevgisinin de yolu ilm-i tasavvufta anlatılıyor.Tabii Allah sevgisinin de, Resûlullah sevgisinin de yolu ilm-i tasavvufta anlatılıyor. Yani Allah'ın mârifetine ve muhabbetine ulaşmanın, Resûllullah'ı sevmenin,Yani Allah'ın mârifetine ve muhabbetine ulaşmanın, Resûllullah'ı sevmenin, tanımanın ve ona kavuşmanın ve onunla manevî irtibat kurmanın yolu,tanımanın ve ona kavuşmanın ve onunla manevî irtibat kurmanın yolu, yönü, metodu, yöntemi ve çaresi tasavvuftadır, tasavvufî çalışmalardadır,yönü, metodu, yöntemi ve çaresi tasavvuftadır, tasavvufî çalışmalardadır, tasavvufun anlattığı çalışmalarladır. tasavvufun anlattığı çalışmalarladır.

Allahu Teâlâ hazretleri biz âciz nâçiz kullarını, lütfuyla mademki âlemlere rahmet olarakAllahu Teâlâ hazretleri biz âciz nâçiz kullarını, lütfuyla mademki âlemlere rahmet olarak peygamberini göndermiştir, yine bize rahmeti eseri olarak kâmil mü'min olma durumuna vasıl eylesin.peygamberini göndermiştir, yine bize rahmeti eseri olarak kâmil mü'min olma durumuna vasıl eylesin. Aşağı seviyelerde bırakmasın. Gözümüzü perdeli, gönlümüzü paslı bırakmasın.Aşağı seviyelerde bırakmasın. Gözümüzü perdeli, gönlümüzü paslı bırakmasın. Gönlümüzün pasını izâle eyleyip basîretimizi güşâde eylesin.Gönlümüzün pasını izâle eyleyip basîretimizi güşâde eylesin. Mârifetine, muhabbetine gönlümüzü mahal eylesin. Aşkına, mârifetine mazhar eylesin.Mârifetine, muhabbetine gönlümüzü mahal eylesin. Aşkına, mârifetine mazhar eylesin. Resûlullah'ın sevgisini gönlümüze ilkâ eylesin.Resûlullah'ın sevgisini gönlümüze ilkâ eylesin. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine sarılarak yaşamayı,Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine sarılarak yaşamayı, ümmetine en güzel hizmet etmeyi nasîb-i müyesser eylesin. ümmetine en güzel hizmet etmeyi nasîb-i müyesser eylesin.

Kısaca söylememiz gerekirse, tabii Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem EfendimizinKısaca söylememiz gerekirse, tabii Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin muhabbetine mazhar olmanın yolu, rızasına mazhar olmanın,muhabbetine mazhar olmanın yolu, rızasına mazhar olmanın, sevdiği razı olduğu bir ümmet olmanın yolu sünnetine uymaktır.sevdiği razı olduğu bir ümmet olmanın yolu sünnetine uymaktır. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine hüsn ü ittibâ eden,Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine hüsn ü ittibâ eden, sünnet-i seniyyesi yolunda yürüyen Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin iltifatına nâil olur,sünnet-i seniyyesi yolunda yürüyen Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin iltifatına nâil olur, mazhar olur, fenâ firresûl makâmına ulaşır, Resûlullah Efendimizin sevdiği razı olduğu bir insan olabilir.mazhar olur, fenâ firresûl makâmına ulaşır, Resûlullah Efendimizin sevdiği razı olduğu bir insan olabilir. Onun için bid'atların her çeşidinden kaçınmaya,Onun için bid'atların her çeşidinden kaçınmaya, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine sımsıkı temessük eylemeye gayret etmemiz lazım. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine sımsıkı temessük eylemeye gayret etmemiz lazım.

Biliyorsunuz hadîs-i şerîflerde müjdelenmiştir, ihtar edilmiştir, ihbar eylenmiştir;Biliyorsunuz hadîs-i şerîflerde müjdelenmiştir, ihtar edilmiştir, ihbar eylenmiştir; "Ümmetin fesada uğradığı zamanda Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine sarılıp"Ümmetin fesada uğradığı zamanda Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin sünnetine sarılıp onunla yaşayan, onu yaşatan, onu ihya eden kimselere yüzlerce şehit sevabı verilecektir." onunla yaşayan, onu yaşatan, onu ihya eden kimselere yüzlerce şehit sevabı verilecektir."

Onun için Allahu Teâlâ hazretleri tevfikini refik eylesin.Onun için Allahu Teâlâ hazretleri tevfikini refik eylesin. Harekât ve sekenâtımızda, ibadet ve taatimizde, hayrât u hasenâtımızda,Harekât ve sekenâtımızda, ibadet ve taatimizde, hayrât u hasenâtımızda, her çeşit sosyal faaliyetlerimizde sünnet-i seniyyeye uymayı,her çeşit sosyal faaliyetlerimizde sünnet-i seniyyeye uymayı, onu ihya etmeyi Allahu Teâlâ hazretleri cümlemize nasip eylesin. onu ihya etmeyi Allahu Teâlâ hazretleri cümlemize nasip eylesin.

Şahsen Resûllullah'ın iltifatına mazhar olmanın bir başka yolu da;Şahsen Resûllullah'ın iltifatına mazhar olmanın bir başka yolu da; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimize çok salât u selâm getirmektir.Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimize çok salât u selâm getirmektir. Bu akşamın hatırası olarak, zaten o tesbihi çeken kardeşlerimiz vardır da çekmeyen kardeşlerimiz varsa Bu akşamın hatırası olarak, zaten o tesbihi çeken kardeşlerimiz vardır da çekmeyen kardeşlerimiz varsa günde 100 defa Peygamber Efendimize salât u selâm getirmek yadigâr olsun bu akşamdan,günde 100 defa Peygamber Efendimize salât u selâm getirmek yadigâr olsun bu akşamdan, bu doğum, mevlid gecesinen, bu kandilden bu akşamdan yadigâr olsun. bu doğum, mevlid gecesinen, bu kandilden bu akşamdan yadigâr olsun. Hepiniz hergün bundan sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimize ve âline,Hepiniz hergün bundan sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimize ve âline, ashâbına, etbâına, ahbâbına, ihvânına 100 salât u selâm getirmek işini bırakmayın, vazifeniz olsun.ashâbına, etbâına, ahbâbına, ihvânına 100 salât u selâm getirmek işini bırakmayın, vazifeniz olsun. Hergün Efendimize 100 salât u selâm getirin. Hergün Efendimize 100 salât u selâm getirin.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem EfendimizinPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin bir hadîs-i şerîfini daha size müjde olarak nakletmek isterim. bir hadîs-i şerîfini daha size müjde olarak nakletmek isterim.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bir konuşmasında buyurdular ki; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bir konuşmasında buyurdular ki;

[Vedidtü ennî kad raeytü ihvânenâ.] "Ah ne olaydı ihvanıma kavuşaydım!" [Vedidtü ennî kad raeytü ihvânenâ.]

"Ah ne olaydı ihvanıma kavuşaydım!"

İhvân biliyorsunuz "kardeşler" demek. "İhvânıma kavuşsaydım ah!" diye bir istek beyan eyledi. İhvân biliyorsunuz "kardeşler" demek.

"İhvânıma kavuşsaydım ah!" diye bir istek beyan eyledi.

Ashâb-ı kirâm şaşırdılar, dediler ki; Yâ Resûlallah elesnâ ihvâneke.Ashâb-ı kirâm şaşırdılar, dediler ki;

Yâ Resûlallah elesnâ ihvâneke.
Yani, "Biz senin ihvânın değil miyiz? Din yolunda kardeşlerin değil miyiz? Yani, "Biz senin ihvânın değil miyiz? Din yolunda kardeşlerin değil miyiz? İhvânın sayılmıyor muyuz biz? Bizim aramızda değil misin? Kime kavuşmak istiyorsun? Kimler bu ihvaân?" İhvânın sayılmıyor muyuz biz? Bizim aramızda değil misin? Kime kavuşmak istiyorsun? Kimler bu ihvaân?"

Dedi ki, buyurdu ki Peygamber Efendimiz; Bel entüm eshâbî.Dedi ki, buyurdu ki Peygamber Efendimiz;

Bel entüm eshâbî.
"Hayır, siz ihvânım değilsiniz. Siz benim ashâbımsınız." "Hayır, siz ihvânım değilsiniz. Siz benim ashâbımsınız."

Benim sohbetime ermişsiniz, en büyük şerefi kazanmışsınız,Benim sohbetime ermişsiniz, en büyük şerefi kazanmışsınız, benim meclis-i irfânımdan istifade ediyorsunuz, benim sayemde manevî derecâta nâil oluyorsunuz.benim meclis-i irfânımdan istifade ediyorsunuz, benim sayemde manevî derecâta nâil oluyorsunuz. Siz ashâbımsınız. "Benim ihvânım o kimselerdir ki; benden asırlarca sonra dünyaya geleceklerSiz ashâbımsınız.

"Benim ihvânım o kimselerdir ki; benden asırlarca sonra dünyaya gelecekler
ama beni görmek için evlatlarını, hanımlarını, ailelerini,ama beni görmek için evlatlarını, hanımlarını, ailelerini, mallarını mülklerini fedâ etmek isteyecekler, öyle bir sevgiyle beni sevecekler.mallarını mülklerini fedâ etmek isteyecekler, öyle bir sevgiyle beni sevecekler. İşte ihvânım onlardır." buyurdu. İşte ihvânım onlardır." buyurdu.

Allahu Teâlâ hazretleri bizleri Peygamber Efendimize ihvan eylesin. Allah hepinizden razı olsun. Allahu Teâlâ hazretleri bizleri Peygamber Efendimize ihvan eylesin. Allah hepinizden razı olsun.

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berakâtüh. es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berakâtüh.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2