Namaz Vakitleri

22 Cemâziye'l-Âhir 1446
23 December 2024
İmsak
06:47
Güneş
08:20
Öğle
13:08
İkindi
15:26
Akşam
17:47
Yatsı
19:14
Detaylı Arama

Musibet Anında Teslimiyet: Allah’a Dayanmak

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Musibet Anında Teslimiyet: Allah’a Dayanmak

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.
Hamden kesîran tayyiben müberaken fîh.Hamden kesîran tayyiben müberaken fîh. Kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azimi sultanih.Kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azimi sultanih. Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ Muhammedin.Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ Muhammedin. Ve alâ âlihî ve sahbihîVe alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn.ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn. Emmâ ba'd:

Emmâ ba'd:
Fe-kale’n-nebiyyü sallallahu aleyhi ve sellem;

Fe-kale’n-nebiyyü sallallahu aleyhi ve sellem;
Men esâbehü hemmün ev ğammün ev sekamün

Men esâbehü hemmün ev ğammün ev sekamün
ev şiddetün fe-kâle Allahu rabbî lâ şerike lehûev şiddetün fe-kâle Allahu rabbî lâ şerike lehû keşefe zâlike anhu.keşefe zâlike anhu. Sadaka rasûlü’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.

Sadaka rasûlü’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vessellem buyuruyor ki;

Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vessellem buyuruyor ki;
Bir kimseye üzüntü, endişe, hastalık

Bir kimseye üzüntü, endişe, hastalık
veya bir zor tahammül edilirveya bir zor tahammül edilir musibet isabet ederde.musibet isabet ederde. O da. Allahu rabbî lâ şerike lehû derse.O da. Allahu rabbî lâ şerike lehû derse. Benim Rabbim Allah. Onun şerîki nazîrî yoktur.Benim Rabbim Allah. Onun şerîki nazîrî yoktur. Olanlar onun kaderi derse.Olanlar onun kaderi derse. Keşefe zâlike anhu.Keşefe zâlike anhu. Böyle demesi onun üzerinden, bu üzüntü,Böyle demesi onun üzerinden, bu üzüntü, kederin, gammın, tasanın, musibetin gitmesinekederin, gammın, tasanın, musibetin gitmesine sebep olur, gitmesini sağlar.sebep olur, gitmesini sağlar. Allahu rabbî lâ şerike lehû.

Allahu rabbî lâ şerike lehû.
Rabbim Allah onun şerîki nazîrî yok. O kadar.Rabbim Allah onun şerîki nazîrî yok. O kadar. Men esâbethü fâkatün

Men esâbethü fâkatün
fe-enzelehâ bi’n-nâsi lemfe-enzelehâ bi’n-nâsi lem tüseddü fâkatühû ve men enzelehâ billahitüseddü fâkatühû ve men enzelehâ billahi ev şekallahu lehû bi’l-ğınâev şekallahu lehû bi’l-ğınâ immâ bi-mevtin âcilin ev ğınen âcilin.immâ bi-mevtin âcilin ev ğınen âcilin. Bu hadîs-i şerîf İbn Mes’ûd radıyallahu anh’den,

Bu hadîs-i şerîf İbn Mes’ûd radıyallahu anh’den,
Ahmet b. Hanbel, Ebû Dâvud, Hâkim ve BeyhakîAhmet b. Hanbel, Ebû Dâvud, Hâkim ve Beyhakî gibi hadîs âlimleri tarafındangibi hadîs âlimleri tarafından kitaplarında nakl olunmuş.kitaplarında nakl olunmuş. Men esâbethü fâkatün.

Men esâbethü fâkatün.
Bir kimseye yoksulluk gelmişse,Bir kimseye yoksulluk gelmişse, mahrumiyet, yoksulluk, fakirlik varsa üzerinde.mahrumiyet, yoksulluk, fakirlik varsa üzerinde. Fe-enzelehâ bi’n-nâsi.Fe-enzelehâ bi’n-nâsi. Bu fakirliğini yoksulluğunu insanlara anlatıp da, duyurur da,Bu fakirliğini yoksulluğunu insanlara anlatıp da, duyurur da, onlardan medet umarsa.onlardan medet umarsa. Lem tüseddü fâkatühû.Lem tüseddü fâkatühû. Bu fakirliği ondan gitmez.Bu fakirliği ondan gitmez. El açar, avuç açar, insanlardan ister, bekler,El açar, avuç açar, insanlardan ister, bekler, onlardan yardım dilerse, bu fakirlik ondan gitmez.onlardan yardım dilerse, bu fakirlik ondan gitmez. Çünkü Allah’tan istemiyor.Çünkü Allah’tan istemiyor. İnsanlardan medet umuyor.İnsanlardan medet umuyor. Hâlbuki zenginliği fakirliği veren Allah.Hâlbuki zenginliği fakirliği veren Allah. O fakirlik ondan gitmez, devam eder.O fakirlik ondan gitmez, devam eder. Onun için görürsünüz adam sizin tanıdığınız zamanlardanOnun için görürsünüz adam sizin tanıdığınız zamanlardan taa nice zamanlara kadar hep dilencilikle meşgul olur.taa nice zamanlara kadar hep dilencilikle meşgul olur. Ya zenginlemedin mi bu kadar para veriyorlar.Ya zenginlemedin mi bu kadar para veriyorlar. Bitmez. Öyle gelir öyle gider.Bitmez. Öyle gelir öyle gider. İhtiyarlar gider.İhtiyarlar gider. Yoksulluk, fakirlik içinde ölür gider, ama;Yoksulluk, fakirlik içinde ölür gider, ama; Ve men enzelehâ billahi.

Ve men enzelehâ billahi.
Eğer Allah’a derdini açarsa, Ya Rabbi!Eğer Allah’a derdini açarsa, Ya Rabbi! Çok yoksul düştüm, çok muhtaç duruma düştüm.Çok yoksul düştüm, çok muhtaç duruma düştüm. Tahammül edecek gibi olmadı çok sıkıntıdayım Allah’ım.Tahammül edecek gibi olmadı çok sıkıntıdayım Allah’ım. Sen benim imdadıma yetiş.Sen benim imdadıma yetiş. Sen bana yardım eyle.Sen bana yardım eyle. Sen bu fakru zaruretten kurtar gibi.Sen bu fakru zaruretten kurtar gibi. Allah’a arz eder Allah’tan umar Allahtan beklerse.Allah’a arz eder Allah’tan umar Allahtan beklerse. Ev şekallahu lehû bi’l-ğınâ.Ev şekallahu lehû bi’l-ğınâ. Allahu Teâlâ hazretleri muhtemeldir ki,Allahu Teâlâ hazretleri muhtemeldir ki, kuvvetle muhtemeledir ki onu o fakirlikten kurtaracaktır.kuvvetle muhtemeledir ki onu o fakirlikten kurtaracaktır. Zenginliğe ulaştıracaktır.Zenginliğe ulaştıracaktır. İmmâ bi-mevtin ‘âcilin.

İmmâ bi-mevtin ‘âcilin.
Ya bir çabuk gelen ölümle, ahirette yani büyük mükâfat verecek.Ya bir çabuk gelen ölümle, ahirette yani büyük mükâfat verecek. Ya da; Ev ğınen ‘âcilin.Ya da; Ev ğınen ‘âcilin. Yahutta çarçabuk gelen bir zenginlikle o fakirlikten kurtarır.Yahutta çarçabuk gelen bir zenginlikle o fakirlikten kurtarır. Allah’a arz ederse.Allah’a arz ederse. Üçüncü Hadîs-i şerîf.

Üçüncü Hadîs-i şerîf.
Men asbaha mahsûnen ale’d-dünyâ

Men asbaha mahsûnen ale’d-dünyâ
asbaha sâhıtan alâ rabbihîasbaha sâhıtan alâ rabbihî ve men asbaha yeşkû musîbetehû nezelet bihîve men asbaha yeşkû musîbetehû nezelet bihî fe-innemâ yeşkû rabbehûfe-innemâ yeşkû rabbehû ve men dehale alâ ğaniyyinve men dehale alâ ğaniyyin fe-teda’da’a lehû zehebe sülüsâ dînihîfe-teda’da’a lehû zehebe sülüsâ dînihî ve men karae’l-kur’âneve men karae’l-kur’âne fe-dehale’n-nârefe-dehale’n-nâre fe-hüve mimmeni’t-tehaze âyâtillahi hüzüven.fe-hüve mimmeni’t-tehaze âyâtillahi hüzüven. İbn Mes’ûd, Abdullah radıyallahu anh’den.

İbn Mes’ûd, Abdullah radıyallahu anh’den.
Diyor ki; Efendimiz sallallahu aleyhi vessellem bu rivayete göre:

Diyor ki; Efendimiz sallallahu aleyhi vessellem bu rivayete göre:
Men asbaha mahsûnen ale’d-dünyâ.

Men asbaha mahsûnen ale’d-dünyâ.
Dünyalığa mahzun olarak sabahlayan.Dünyalığa mahzun olarak sabahlayan. Yahu param yok, malım yok, yiyeceğim yok,Yahu param yok, malım yok, yiyeceğim yok, işim bozuk filan çok üzüntüyle sabaha kimişim bozuk filan çok üzüntüyle sabaha kim dünyalık sebebiyle, dünyevi birdünyalık sebebiyle, dünyevi bir mahrumiyetinden dolayı mahzun olarak sabahlarsa.mahrumiyetinden dolayı mahzun olarak sabahlarsa. Asbaha sâhıtan alâ rabbihî.

Asbaha sâhıtan alâ rabbihî.
Rabbına kızgınmış gibi sabahlamış olur.Rabbına kızgınmış gibi sabahlamış olur. Çünkü o mahrumiyeti takdir eden Allah.Çünkü o mahrumiyeti takdir eden Allah. İşte bütün mesele, her şeyin Allahtan olduğunu bilmekte.İşte bütün mesele, her şeyin Allahtan olduğunu bilmekte. Yani imanın ince tarafı bu.Yani imanın ince tarafı bu. Lâ ilâhe illallah. Allah’tan başka tanrı yok demek.Lâ ilâhe illallah. Allah’tan başka tanrı yok demek. Sadece Allah var demek ama. Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh.Sadece Allah var demek ama. Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh. Bütün güç kuvvet Allah’ın elinde demek.Bütün güç kuvvet Allah’ın elinde demek. Her şey Allah’tan demek.Her şey Allah’tan demek. İşte herkes orada imtihanı kazanamıyor.İşte herkes orada imtihanı kazanamıyor. Lâ ilâhe illallah tamam.Lâ ilâhe illallah tamam. Şeriki naziri yok Allah bir.Şeriki naziri yok Allah bir. Amma her şey Allah’tan.Amma her şey Allah’tan. Hadi bakalım tahammül et.Hadi bakalım tahammül et. Kim sabahleyin tahammül etmeden mahsun olarak kalkarsa,Kim sabahleyin tahammül etmeden mahsun olarak kalkarsa, Rabbına kızmış kızgınmış gibi sabahlamış olur.Rabbına kızmış kızgınmış gibi sabahlamış olur. Ve men asbaha yeşkû musîbetehû nezelet bihî.

Ve men asbaha yeşkû musîbetehû nezelet bihî.
Kendisinin başına çökmüş olan musibeti etrafa anlatıp şikâyet eden kimse.Kendisinin başına çökmüş olan musibeti etrafa anlatıp şikâyet eden kimse. Ya sorma kardeşim, başıma neler geldi,Ya sorma kardeşim, başıma neler geldi, benim başıma gelen şey dünyada şimdiye kadar kimsenin başına gelmemiştir.benim başıma gelen şey dünyada şimdiye kadar kimsenin başına gelmemiştir. Ivırda zıvırda bilmem ne de bilmem ne de bilmem ne de anlatıyor boyuna.Ivırda zıvırda bilmem ne de bilmem ne de bilmem ne de anlatıyor boyuna. Musibetini şikâyet ediyor.Musibetini şikâyet ediyor. Fe-innemâ yeşkû rabbehû.Fe-innemâ yeşkû rabbehû. Sanki bu Rabbini şikâyet ediyor demektir.Sanki bu Rabbini şikâyet ediyor demektir. Çünkü o musibeti gönderen Allah.Çünkü o musibeti gönderen Allah. Ve men dehale alâ ğaniyyin fe-teda’da’a lehû

Ve men dehale alâ ğaniyyin fe-teda’da’a lehû
zehebe sülüsâ dînihî.zehebe sülüsâ dînihî. Bir zenginin yanına girip ona dalkavukluk eden kimsenin,Bir zenginin yanına girip ona dalkavukluk eden kimsenin, zengin diye ona dalkavukluk eden, böyle boyun eğen,zengin diye ona dalkavukluk eden, böyle boyun eğen, alttan alan kimsenin dininin dindarlığınınalttan alan kimsenin dininin dindarlığının üçte ikisi gider yarıdan fazlası.üçte ikisi gider yarıdan fazlası. Yüzde altmış altı demek.Yüzde altmış altı demek. Yüzde altmış yedisi demek.Yüzde altmış yedisi demek. Yarıdan fazlası gider.Yarıdan fazlası gider. Ne oluyor? Zenginden bir şey umuyor da ondan.

Ne oluyor? Zenginden bir şey umuyor da ondan.
Hâlbuki adamın öyle hürmet edecek bir tarafı yok.Hâlbuki adamın öyle hürmet edecek bir tarafı yok. Parası var diye onun yanına giriyor böyle bilmemParası var diye onun yanına giriyor böyle bilmem Allah ömürler versin beyefendi vesaire.Allah ömürler versin beyefendi vesaire. Abi hürmet ederim, selamlar çakarım,Abi hürmet ederim, selamlar çakarım, takla atarım, şunu yaparım, bunu yaparım.takla atarım, şunu yaparım, bunu yaparım. Dininin üçte ikisi gider.Dininin üçte ikisi gider. Yüzde altmış altısı.Yüzde altmış altısı. Yüzde 66.666666 gider virgülden sonra.Yüzde 66.666666 gider virgülden sonra. Duvara yazmaya başlasan bu tarafa kadar 66666 gider.Duvara yazmaya başlasan bu tarafa kadar 66666 gider. Ve men karae’l-kur’âne fe-dehale’n-nâre.

Ve men karae’l-kur’âne fe-dehale’n-nâre.
Kim Kur’an okurda, buna rağmen yine cehenneme girecekKim Kur’an okurda, buna rağmen yine cehenneme girecek kişilerden olursa, cehennemlik olursa, cehenneme girerse,kişilerden olursa, cehennemlik olursa, cehenneme girerse, Kur’an okuduğu halde cehenneme girmişse bir insan.Kur’an okuduğu halde cehenneme girmişse bir insan. Fe-hüve mimmeni’t-tehaze âyâtillahi hüzüven.Fe-hüve mimmeni’t-tehaze âyâtillahi hüzüven. Bu demek ki, Allah’ın âyetlerini eğlence yapan,Bu demek ki, Allah’ın âyetlerini eğlence yapan, Allah’ın ayetlerini ciddiye almayan,Allah’ın ayetlerini ciddiye almayan, dalga geçenlerdenmiş de, ondan cehenneme giriyor demektir.dalga geçenlerdenmiş de, ondan cehenneme giriyor demektir. Yoksa Kur’an okuyup ta insan cehenneme girer mi?

Yoksa Kur’an okuyup ta insan cehenneme girer mi?
Girmez ama bu girmiş.

Girmez ama bu girmiş.
Demek ki Kur’an’ın âyetlerini ciddiye almadı, dalga geçti.Demek ki Kur’an’ın âyetlerini ciddiye almadı, dalga geçti. Dalga konusu yaptı. Eğlence yaptı.Dalga konusu yaptı. Eğlence yaptı. Allah’ın âyetleri son derece ciddidir.Allah’ın âyetleri son derece ciddidir. İnsan onu duyunca, okuyunca, aklını başına toplayıp, mucebince amel etmeli.İnsan onu duyunca, okuyunca, aklını başına toplayıp, mucebince amel etmeli. Gereğini yapmalı, yapmıyor.Gereğini yapmalı, yapmıyor. Demek ki Allah’ın âyetlerini hafife alıyor, eğlence konusu yapıyor da,Demek ki Allah’ın âyetlerini hafife alıyor, eğlence konusu yapıyor da, ondan oyuncak etmişte Allah’ın âyetlerini,ondan oyuncak etmişte Allah’ın âyetlerini, ondan cehenneme giriyor demektir.ondan cehenneme giriyor demektir. Allahu Teâlâ hazretleri bize Kur’an-ı Kerîm’in kadrini,

Allahu Teâlâ hazretleri bize Kur’an-ı Kerîm’in kadrini,
kıymetini bilip ona gereken hürmeti göstermeyi nasip etsin. gidiyor.kıymetini bilip ona gereken hürmeti göstermeyi nasip etsin. gidiyor. Kur’an-ı Kerîm’le ilgili çalışmalarımızı ciddileştirsin, arttırsın.Kur’an-ı Kerîm’le ilgili çalışmalarımızı ciddileştirsin, arttırsın. Kur’an-ı Kerîm’i oyuncak yapanlardan eylemesin.Kur’an-ı Kerîm’i oyuncak yapanlardan eylemesin. Başımıza bir mahrumiyet gelirse Allah’tandır diye sabredelim, mahsun olmayalım.Başımıza bir mahrumiyet gelirse Allah’tandır diye sabredelim, mahsun olmayalım. Çünkü Allah’a kızmak gibi olur bu.Çünkü Allah’a kızmak gibi olur bu. Bir musibet inmişse onu herkese açmayalım,Bir musibet inmişse onu herkese açmayalım, sabredelim, saklayalım, söylemeyelim.sabredelim, saklayalım, söylemeyelim. Çünkü söylerse Allah’ı şikâyet etmiş gibi olur.Çünkü söylerse Allah’ı şikâyet etmiş gibi olur. İnsanlara da hürmet edeceksek,İnsanlara da hürmet edeceksek, Allah’ın sevgili kulu bu galiba diye ondan dolayı hürmet edelim,Allah’ın sevgili kulu bu galiba diye ondan dolayı hürmet edelim, yoksa parasından dolayı hürmet etmeye Allah kızıyor.yoksa parasından dolayı hürmet etmeye Allah kızıyor. Zengine zenginliğinden dolayı hürmet edip tevazu gösteren,Zengine zenginliğinden dolayı hürmet edip tevazu gösteren, dalkavukluk yapanın dininin üçte ikisi gidiyor.dalkavukluk yapanın dininin üçte ikisi gidiyor. Çoğu gidiyor, dindar, çok az bir şey kalıyor.Çoğu gidiyor, dindar, çok az bir şey kalıyor. Ne yapacak? Mert olacak, sakin olacak, vakur olacak.

Ne yapacak? Mert olacak, sakin olacak, vakur olacak.
Zenginse zengin,Zenginse zengin, Allah parayı ona vermiş ama yanlış iş yapıyor.Allah parayı ona vermiş ama yanlış iş yapıyor. Yanlış yaparsa söyler.Yanlış yaparsa söyler. Doğru iş yaparsa severim.Doğru iş yaparsa severim. Aferin be, hem zengin hem de şaşırmamış, şımarmamış aferin.Aferin be, hem zengin hem de şaşırmamış, şımarmamış aferin. Kardeşim ben seni seviyorum.Kardeşim ben seni seviyorum. Neden? Çünkü sen hem zenginsin, hem şımarmamışsın, öteki zenginler gibi değilsin.

Neden? Çünkü sen hem zenginsin, hem şımarmamışsın, öteki zenginler gibi değilsin.
Ondan seviyorum.Ondan seviyorum. Yoksa öyle yapmasaydın sevmezdim ha haberin olsun.Yoksa öyle yapmasaydın sevmezdim ha haberin olsun. Geçen gün seni şöyle şöyle yaptığını gördüm, bir daha yapma bak,Geçen gün seni şöyle şöyle yaptığını gördüm, bir daha yapma bak, günahtır, böyle yaparsan bilmem ne.günahtır, böyle yaparsan bilmem ne. Birisi birisine para vermeye kalkmış.

Birisi birisine para vermeye kalkmış.
Evliyâullahtan, büyüklerden bir tanesine.Evliyâullahtan, büyüklerden bir tanesine. Niye veriyorsun bu parayı demiş?

Niye veriyorsun bu parayı demiş?
Demiş. İşte bir yere harcarsınız filan, ondan veriyorum.Demiş. İşte bir yere harcarsınız filan, ondan veriyorum. Demiş yanında bu verdiğinden daha fazla çok para olmasını ister misin?Demiş yanında bu verdiğinden daha fazla çok para olmasını ister misin? E isterim tabi demiş.E isterim tabi demiş. Öyleyse sen bu parayı al demiş.Öyleyse sen bu parayı al demiş. Çünkü ben bunun çok olmasını hiç istemiyorum demek.Çünkü ben bunun çok olmasını hiç istemiyorum demek. Demek ki ben zenginim, sen fakirsin demek ki demiş.Demek ki ben zenginim, sen fakirsin demek ki demiş. Sen istediğine göre, senin ihtiyacın var paraya pula demiş.Sen istediğine göre, senin ihtiyacın var paraya pula demiş. Benim hiç öyle bir arzum filan yok demiş.Benim hiç öyle bir arzum filan yok demiş. Râbia El-Adeviyye mübarek iki dirhem geçmiş eline,Râbia El-Adeviyye mübarek iki dirhem geçmiş eline, bir dirhemi bir avucuna almış, bir dirhemi bir avucuna almış böyle.bir dirhemi bir avucuna almış, bir dirhemi bir avucuna almış böyle. Böyle koşarak gidiyormuş yolda.Böyle koşarak gidiyormuş yolda. Hasan-ı Basrî de onu çok severmiş.Hasan-ı Basrî de onu çok severmiş. Konuşturmayı severmiş onu, böyle laf atıp.Konuşturmayı severmiş onu, böyle laf atıp. Demiş ey cennet hatunu,

Demiş ey cennet hatunu,
böyle yumruklarını sıkmış nereye gidiyorsun böyle, telaşlı telaşlı?böyle yumruklarını sıkmış nereye gidiyorsun böyle, telaşlı telaşlı? Demiş ki ya Hasan-ı Basrî, elime iki tane dirhem geçti.Demiş ki ya Hasan-ı Basrî, elime iki tane dirhem geçti. Bu ikisini birbirinden ayırdım demiş.Bu ikisini birbirinden ayırdım demiş. Bir ehlini bulup tasadduk etmeye gidiyorum demiş.Bir ehlini bulup tasadduk etmeye gidiyorum demiş. Çünkü bu ikisi bir araya geldi mi,Çünkü bu ikisi bir araya geldi mi, beraber ittifak ederler, fitne çıkartırlar demiş.beraber ittifak ederler, fitne çıkartırlar demiş. En iyisi bunu bir an evvel alayım,En iyisi bunu bir an evvel alayım, fakirlere götüreyim diye öyle gidiyorum demiş.fakirlere götüreyim diye öyle gidiyorum demiş. Yani yanlarında para pul fazla biriktirmemişler,Yani yanlarında para pul fazla biriktirmemişler, fukaraya vermişler, işlerini görmüşler.fukaraya vermişler, işlerini görmüşler. Utanıyorum ben.Utanıyorum ben. Yani bakıyorum kardeşlerimizin çeşitli yönlerden, çeşitli sıkıntıları var.Yani bakıyorum kardeşlerimizin çeşitli yönlerden, çeşitli sıkıntıları var. Birilerinin de çeşitli imkânları var.Birilerinin de çeşitli imkânları var. O sıkıntıları onlar karşılamıyor.O sıkıntıları onlar karşılamıyor. Müslümanlar bankalara gidiyor, bankalardan faizler alıyor.Müslümanlar bankalara gidiyor, bankalardan faizler alıyor. Faizli paralar alıyor. Öbür tarafa veriyor.Faizli paralar alıyor. Öbür tarafa veriyor. Bankayla iş yapıyor. Çok utanıyorum çok.Bankayla iş yapıyor. Çok utanıyorum çok. Bankalar bizim harp açmamız gereken,Bankalar bizim harp açmamız gereken, Allah’la harp açmış olan teşkilatlar.Allah’la harp açmış olan teşkilatlar. Çünkü faizi tutan destekleyen ne yapmış oluyor?

Çünkü faizi tutan destekleyen ne yapmış oluyor?
Fe’zenû bi-harbin minallâhi ve rasûlihi.

Fe’zenû bi-harbin minallâhi ve rasûlihi.
Allah ve Rasûlu faizi yasakladığı halde,

Allah ve Rasûlu faizi yasakladığı halde,
onu şey yapan kimse ne yapmış oluyor?onu şey yapan kimse ne yapmış oluyor? Allah’a harp ilan etmiş oluyor.

Allah’a harp ilan etmiş oluyor.
Bizde onlara alet oluyoruz.Bizde onlara alet oluyoruz. Ben faiz almıyorum dese bile paramızı başkasına kullandırtıyoruz.Ben faiz almıyorum dese bile paramızı başkasına kullandırtıyoruz. Diyarı gurbet diyoruz, kâfirlerin diyarı diyoruz.Diyarı gurbet diyoruz, kâfirlerin diyarı diyoruz. Hâlbuki paranın nice insanın çok ihtiyacı var,Hâlbuki paranın nice insanın çok ihtiyacı var, banka da duruyor.banka da duruyor. Tabi bunda biraz da borç alanların borçlarına sadakatTabi bunda biraz da borç alanların borçlarına sadakat göstermemelerinin tesiri oluyor, geçen gün söylediğim gibi.göstermemelerinin tesiri oluyor, geçen gün söylediğim gibi. Parayı alan vermek istemiyor.Parayı alan vermek istemiyor. Bir de para eskisi gibi sabit kıymetli değil.Bir de para eskisi gibi sabit kıymetli değil. Enflasyon dolayısıyla devamlı azalan bir şey.Enflasyon dolayısıyla devamlı azalan bir şey. Ondan dolayı millet bu gibi hesaplar yapıyor, borç vermek istemiyor.Ondan dolayı millet bu gibi hesaplar yapıyor, borç vermek istemiyor. Korunmak için giyinir.

Korunmak için giyinir.
Sıcaktan ve soğuktan, dış tesirlerden korunmak için giyinir.Sıcaktan ve soğuktan, dış tesirlerden korunmak için giyinir. Soğuğa karşı giyinir, üşümemek için.Soğuğa karşı giyinir, üşümemek için. Veyahut harpte zırh giyinir,Veyahut harpte zırh giyinir, düşman kendisine silah attığı zaman,düşman kendisine silah attığı zaman, ok attığı zaman, kılıç vurduğu zaman, bir yeri kesilmesin diye.ok attığı zaman, kılıç vurduğu zaman, bir yeri kesilmesin diye. Yani koruyor onu.Yani koruyor onu. İnsanoğlu aç durmaktan,

İnsanoğlu aç durmaktan,
az yemek yemekten daha uygun bir şeyleaz yemek yemekten daha uygun bir şeyle benim nazarımda örtünmemiştir.benim nazarımda örtünmemiştir. Yani korunmamıştır.Yani korunmamıştır. En güzel korunma şekli bu.En güzel korunma şekli bu. Çünkü insan çok yemek yediği zaman nefsi kuvvetlenir.Çünkü insan çok yemek yediği zaman nefsi kuvvetlenir. Nefsi kuvvetlendi mi, her baba yiğidin nefsinin,Nefsi kuvvetlendi mi, her baba yiğidin nefsinin, arzularının önüne durması mümkün değildir.arzularının önüne durması mümkün değildir. Nefis bir şey istedi de onu yaptırmayacak bir babayiğitNefis bir şey istedi de onu yaptırmayacak bir babayiğit getirin beş tane yıldız vereyim, anlından öpeyim.getirin beş tane yıldız vereyim, anlından öpeyim. Bir de büyük mükâfat verelim, elbirliğiyle paraları toplayalım,Bir de büyük mükâfat verelim, elbirliğiyle paraları toplayalım, sen aslansın, bir tanesin diye mükâfat verelim.sen aslansın, bir tanesin diye mükâfat verelim. Nefis bir şey istedi mi ille yaptırır.Nefis bir şey istedi mi ille yaptırır. Çok zor, nefsin karşısında diretebilmek.Çok zor, nefsin karşısında diretebilmek. Uyku uyumak istiyorum.

Uyku uyumak istiyorum.
Hadi bakalım uyuma.Hadi bakalım uyuma. Eskiler mübarekler uykuları geldiği halde uyumamak içinEskiler mübarekler uykuları geldiği halde uyumamak için gözlerine tuz sürerlermiş.gözlerine tuz sürerlermiş. Kapanmasın gözleri diye.Kapanmasın gözleri diye. Kapandı mı uyurum diye.Kapandı mı uyurum diye. Hacı Bayram Camiinde hücreler var.

Hacı Bayram Camiinde hücreler var.
Hücrelerin arka tarafında çiviler var.Hücrelerin arka tarafında çiviler var. Sırtını dayamasın diye. Dayandığı zaman uyur diye.Sırtını dayamasın diye. Dayandığı zaman uyur diye. Yani kahveyi Yemenli dervişler kullanmışlar ilkönce,Yani kahveyi Yemenli dervişler kullanmışlar ilkönce, uykuyu azaltıyor, gece ibadeti oluyor diye.uykuyu azaltıyor, gece ibadeti oluyor diye. Uyku istedi mi çok zor önüne geçmek, uyur insan.Uyku istedi mi çok zor önüne geçmek, uyur insan. Yemek istedi mi, çok zor önüne geçmek,

Yemek istedi mi, çok zor önüne geçmek,
insan çalar çırpar, vurur kırar yine karnını doyurmaya bakar.insan çalar çırpar, vurur kırar yine karnını doyurmaya bakar. Komşunun elmasını koparır, haram helal demez filan.Komşunun elmasını koparır, haram helal demez filan. Çünkü karnı acıktı.Çünkü karnı acıktı. Acıkmış kudurmuştan beterdir diye bir söz vardır bizim memlekette.

Acıkmış kudurmuştan beterdir diye bir söz vardır bizim memlekette.
Acıktı mı her şeyi yapar, aç kaldı mı her şeyi yapar.Acıktı mı her şeyi yapar, aç kaldı mı her şeyi yapar. Yani nefis istiyor çünkü.Yani nefis istiyor çünkü. Bana yemek ver diyor, insanın nefsi istiyor,Bana yemek ver diyor, insanın nefsi istiyor, hadi bakalım diren. Yoo, ben yemem de.hadi bakalım diren. Yoo, ben yemem de. Benim rahmetli amcazadem, babamın amcasının oğlu.Benim rahmetli amcazadem, babamın amcasının oğlu. Babadan amca.Babadan amca. Askere gitmiş dağlara çıkmışlar askerlikte.Askere gitmiş dağlara çıkmışlar askerlikte. Tatbikat olacak diye.Tatbikat olacak diye. Balıkesir’in dağlarına çıkartmışlar bunları.Balıkesir’in dağlarına çıkartmışlar bunları. Tayın yok, kumanya yok, ekmek yok, yiyecek yok, askerleri öyleTayın yok, kumanya yok, ekmek yok, yiyecek yok, askerleri öyle ne haliniz varsa görün diye çıkartmışlar dağlara, manevra.ne haliniz varsa görün diye çıkartmışlar dağlara, manevra. Aç kalmış. Hepsi aç kalmış.Aç kalmış. Hepsi aç kalmış. Hani harp halinde, aç kalınca ne yapacaklarsa yapsınlar, diye mi düşündülerHani harp halinde, aç kalınca ne yapacaklarsa yapsınlar, diye mi düşündüler yoksa başka bir şeyler mi oldu, bilmiyoruz artık.yoksa başka bir şeyler mi oldu, bilmiyoruz artık. Neticede asker böyle bir yere çıktığı zaman,Neticede asker böyle bir yere çıktığı zaman, her birine torbayla yiyeceği dağıtılır.her birine torbayla yiyeceği dağıtılır. Dağıtmamışlar, aç kalmışlar.Dağıtmamışlar, aç kalmışlar. Bizim amca, o da aç kalmış.

Bizim amca, o da aç kalmış.
Ama yani böyle az buz bir açlık değil uzunca bir açlık.Ama yani böyle az buz bir açlık değil uzunca bir açlık. Ne kadar olduğunu unuttum da, epeyce bir aç kalmışlar yani.Ne kadar olduğunu unuttum da, epeyce bir aç kalmışlar yani. Bunun üzerine askerler sağa sola saldırmışlar.Bunun üzerine askerler sağa sola saldırmışlar. Kimin bostan tarlası varsa girmişler, armudu varsa, elması varsa koparmışlar,Kimin bostan tarlası varsa girmişler, armudu varsa, elması varsa koparmışlar, üzüm bağlarını yağmalamışlar filan,üzüm bağlarını yağmalamışlar filan, çekirge sürüsü geçmiş gibi büyük tahribat yapmışlar.çekirge sürüsü geçmiş gibi büyük tahribat yapmışlar. Fakat bizim amcazade, babamın amcazadesi dürüst insan.Fakat bizim amcazade, babamın amcazadesi dürüst insan. Çok dürüst. Dürüstlükte timsal olacak, misal olacak bir insan.Çok dürüst. Dürüstlükte timsal olacak, misal olacak bir insan. Yememiş. Harama el uzatmam demiş.Yememiş. Harama el uzatmam demiş. Haramı boğazımdan geçirmem demiş, yememiş.Haramı boğazımdan geçirmem demiş, yememiş. Ulen dayanmakta çok zor oluyor yahu ağladım demiş.Ulen dayanmakta çok zor oluyor yahu ağladım demiş. Açlıktan ağlamış, ama yememiş.Açlıktan ağlamış, ama yememiş. Ama yememiş, haramı yememiş.Ama yememiş, haramı yememiş. Ama öyle bir insan ki üç tane veya iki tane Seyhan’ı yan yana getir,Ama öyle bir insan ki üç tane veya iki tane Seyhan’ı yan yana getir, benim amcamzade öyle.benim amcamzade öyle. Yani 5 kişinin kaldıramadığı yükü kaldırır.Yani 5 kişinin kaldıramadığı yükü kaldırır. Vücudu şöyle, tam böyle bu adamların kırk yıl uğraşıp halter kaldırıp böyle,Vücudu şöyle, tam böyle bu adamların kırk yıl uğraşıp halter kaldırıp böyle, body building çalışmaları yapıp da, vücut yapıyorlar ya,body building çalışmaları yapıp da, vücut yapıyorlar ya, göğüsler şeyler filan, playboy mecmualarında resimleri çıkıyor,göğüsler şeyler filan, playboy mecmualarında resimleri çıkıyor, böyle şişirdiği zaman şuraları filan kürekleri böyle şey oluyor,böyle şişirdiği zaman şuraları filan kürekleri böyle şey oluyor, onlar vız gelir tırıs gider.onlar vız gelir tırıs gider. Bizim amcazadenin vücudu rahmetlininBizim amcazadenin vücudu rahmetlinin böyle arkadan baktığın zaman, omuzlar geniş,böyle arkadan baktığın zaman, omuzlar geniş, bel aşağıda ince.bel aşağıda ince. Her taraf sımsıkı adale.Her taraf sımsıkı adale. Kayış gibi. Yandan baktığın zaman o zamanda böyle.Kayış gibi. Yandan baktığın zaman o zamanda böyle. Yani göğüs kısmı yukarıda göbek möbek yok.Yani göğüs kısmı yukarıda göbek möbek yok. Yani o vücutla gel seniYani o vücutla gel seni İstanbul da teşhir edelim deseler, vitrine koysalar, herkes hayran kalır vücuduna.İstanbul da teşhir edelim deseler, vitrine koysalar, herkes hayran kalır vücuduna. Öyle kuvvetli.Öyle kuvvetli. Öyle sağlam yapılı.Öyle sağlam yapılı. Çünkü içki içmemiş, sigara içmemiş, haram yola sapmamış,Çünkü içki içmemiş, sigara içmemiş, haram yola sapmamış, namahreme bakmamış, dürüst, haramda yememiş öyle bir insan.namahreme bakmamış, dürüst, haramda yememiş öyle bir insan. Ulen bayağıda zor oluyor demiş, ağladım demiş.Ulen bayağıda zor oluyor demiş, ağladım demiş. Ağlayacak bir insan değil.Ağlayacak bir insan değil. Erkek adam ağlamaz diye düşünen bir insan.Erkek adam ağlamaz diye düşünen bir insan. Ama açlık ağlatıyor insanı.Ama açlık ağlatıyor insanı. Yani tabi daha başka şeyler, şehevani duygular.

Yani tabi daha başka şeyler, şehevani duygular.
Nefsi bastırdığı zaman yine tutamaz.Nefsi bastırdığı zaman yine tutamaz. Nefsi tutmak çok zor.Nefsi tutmak çok zor. Neden? Kuvvetlide onun için.Neden? Kuvvetlide onun için. Nefis insanı azgın bir at gibiNefis insanı azgın bir at gibi dağdan dağa götürür, daldan dala takar, parça parça eder nefis insanı.dağdan dağa götürür, daldan dala takar, parça parça eder nefis insanı. Çekersin çekersin dizginini durmaz azgın nefis.Çekersin çekersin dizginini durmaz azgın nefis. Azgın nefis insana kumar oynattırır, zina ettirir,Azgın nefis insana kumar oynattırır, zina ettirir, hırsızlık yaptırır, adam öldürttürür, her şeyi yaptırtır.hırsızlık yaptırır, adam öldürttürür, her şeyi yaptırtır. Bu nefsin terbiye edilmesi lazım.Bu nefsin terbiye edilmesi lazım. Terbiye edilmezse ne olur?Terbiye edilmezse ne olur? Felaket olur.Felaket olur. Kad efleha men zekkâhâ.

Kad efleha men zekkâhâ.
Fe-kad hâbe men dessâhâ.Fe-kad hâbe men dessâhâ. Kur’an-ı Kerîm de Allahu Teâlâ buyuruyor.

Kur’an-ı Kerîm de Allahu Teâlâ buyuruyor.
Kim nefsini terbiye edebilmişse o felah bulur,Kim nefsini terbiye edebilmişse o felah bulur, terbiye edemeyende mahvolur.terbiye edemeyende mahvolur. Çok önemli. Çok çok zor bir şey.Çok önemli. Çok çok zor bir şey. Çok azılı bir şey.Çok azılı bir şey. Nefis çok azılı, laf dinlemez, hizaya gelmez.Nefis çok azılı, laf dinlemez, hizaya gelmez. E ne olacak hiç mi terbiye edilmez bu, hiç mi yontulmaz mı yani bu haydut.E ne olacak hiç mi terbiye edilmez bu, hiç mi yontulmaz mı yani bu haydut. Hiç bir yola gelmez mi?

Hiç bir yola gelmez mi?
Gelir. En iyi çaresi aç bırakmaktır.

Gelir. En iyi çaresi aç bırakmaktır.
Nefis aç kaldı mı Ramazandaki ikindiden sonraki halinizi düşünün.Nefis aç kaldı mı Ramazandaki ikindiden sonraki halinizi düşünün. Nasıl kıpırdamak istemezsiniz.Nasıl kıpırdamak istemezsiniz. Nasıl birisi gelse kavga etmek istese, git ya dersiniz.Nasıl birisi gelse kavga etmek istese, git ya dersiniz. Nasıl böyle süzülürsünüz.Nasıl böyle süzülürsünüz. Açlık öyle süzer insanı.Açlık öyle süzer insanı. Hem eskilerde açlığı bizim gibi yapmamışlar.Hem eskilerde açlığı bizim gibi yapmamışlar. Eskilerin açlığı bir kaç gün bir kaç hafta sürenleri var yani.Eskilerin açlığı bir kaç gün bir kaç hafta sürenleri var yani. Hayret edecek bir şey.Hayret edecek bir şey. Ama biliyoruz ki Hint fakirleri yapıyorlar da tamam oluyormuş diyoruz yani.Ama biliyoruz ki Hint fakirleri yapıyorlar da tamam oluyormuş diyoruz yani. Kitapların yazdığına yoksa insan hayret ediyor yani.Kitapların yazdığına yoksa insan hayret ediyor yani. Uzun zaman aç kalabiliyorlar, az yiyorlar.Uzun zaman aç kalabiliyorlar, az yiyorlar. Haftada bir abdest alıyormuş.Haftada bir abdest alıyormuş. Nasıl oluyor bu?

Nasıl oluyor bu?
Uyku uyumuyor, yemek yemiyor, büyük abdeste çıkmıyor, küçük abdeste gitmiyor.Uyku uyumuyor, yemek yemiyor, büyük abdeste çıkmıyor, küçük abdeste gitmiyor. Haftada bir abdest alırmış.Haftada bir abdest alırmış. Aklın eriyor mu bunu?Aklın eriyor mu bunu? Ciddi bir kitap yazıyor, ciddi kitaplar yazıyorlar yani.Ciddi bir kitap yazıyor, ciddi kitaplar yazıyorlar yani. Haremi şerifin hudutları dairesinde, yani 25 km’likHaremi şerifin hudutları dairesinde, yani 25 km’lik bir alan içinde, Kâbe’nin etrafında,bir alan içinde, Kâbe’nin etrafında, abdest bozmamak için yaparmış bunu.abdest bozmamak için yaparmış bunu. Kâbe de hem ibadet ediyor, hem şey yapıyorKâbe de hem ibadet ediyor, hem şey yapıyor haftada bir çıkıyor, abdestini alıyor, ondan sonra tamam.haftada bir çıkıyor, abdestini alıyor, ondan sonra tamam. Abdest bozması yok.Abdest bozması yok. Yani nasıl şeye indirmişler.Yani nasıl şeye indirmişler. Nasıl hale gelmişler.Nasıl hale gelmişler. Şimdi nefis az yediği zaman hizaya gelir.

Şimdi nefis az yediği zaman hizaya gelir.
Çok yediği zaman gemi azıya alır.Çok yediği zaman gemi azıya alır. Genel kural bu.Genel kural bu. Onun için çok oruç tutmamız lazım bizlerin.Onun için çok oruç tutmamız lazım bizlerin. Bir de çok yemememiz lazım.Bir de çok yemememiz lazım. Burada bak, kıllet-i taam diyor, ne demek?Burada bak, kıllet-i taam diyor, ne demek? Kıllet-i taam demek; yemeği azaltmak demek.

Kıllet-i taam demek; yemeği azaltmak demek.
Bir tabak daha getir, bir tabak daha getir beğendiysen bir tabak getir,Bir tabak daha getir, bir tabak daha getir beğendiysen bir tabak getir, üstüne tatlı gelsin, yanına salata gelsin.üstüne tatlı gelsin, yanına salata gelsin. Meşrubattan iki tane, üç tanesini kenara koy, bilmem ne filan.Meşrubattan iki tane, üç tanesini kenara koy, bilmem ne filan. Böyle gitmiyor mu?

Böyle gitmiyor mu?
Bizim usül böyle gidiyor.Bizim usül böyle gidiyor. Hâlbuki bunları azaltmak lazım.Hâlbuki bunları azaltmak lazım. Bu azaltınca işte ne oluyor?Bu azaltınca işte ne oluyor? Cenâb-ı Hakk’ın kulluğunu güzel yapması mümkün oluyor,Cenâb-ı Hakk’ın kulluğunu güzel yapması mümkün oluyor, kahrına gazabına uğrama durumundan kurtuluyor.kahrına gazabına uğrama durumundan kurtuluyor. Yoksa kazanın altına kürekle kömürYoksa kazanın altına kürekle kömür atarsan, atarsan, atarsan, atarsan ne olur buhar kazanı?atarsan, atarsan, atarsan, atarsan ne olur buhar kazanı? Patlar.Patlar. Neden? E altına attın, bunun bir haddi var,

Neden? E altına attın, bunun bir haddi var,
bunun fazlası olduğu zaman, ateşçi bunu bilir, ateşi atmaz.bunun fazlası olduğu zaman, ateşçi bunu bilir, ateşi atmaz. Ama sen boyuna küreği, daldırdın kömüre, attın içeri,Ama sen boyuna küreği, daldırdın kömüre, attın içeri, daldırdın kömüre attın içeri, yandı yandı yandı,daldırdın kömüre attın içeri, yandı yandı yandı, bu buhar ne yapacak?bu buhar ne yapacak? İçeride durmaz, patlama yapar.İçeride durmaz, patlama yapar. Nefiste öyledir. Çok yedirdiğin zaman azar. Nefiste öyledir. Çok yedirdiğin zaman azar. Onun için Peygamber Efendimiz

Onun için Peygamber Efendimiz
Allahu Teâlâ hazretlerinin böyle buyurduğunu şey yapıyor.Allahu Teâlâ hazretlerinin böyle buyurduğunu şey yapıyor. Kullar benim yanımdaKullar benim yanımda az yemekten daha güzel bir örtüyle örtünmemişlerdir.az yemekten daha güzel bir örtüyle örtünmemişlerdir. Bir korunmayla korunmamışlardır.Bir korunmayla korunmamışlardır. En iyi korunma şekli bu.En iyi korunma şekli bu. Az yemek koruyor insanı.Az yemek koruyor insanı. Günahlardan koruyor.Günahlardan koruyor. Böylece Cenâb-ı Hakk’ın kahrına, gazabına uğramaktan koruyor.Böylece Cenâb-ı Hakk’ın kahrına, gazabına uğramaktan koruyor. Bu işi azaltmamız lazım.Bu işi azaltmamız lazım. Hepimizin genel umumi,Hepimizin genel umumi, çoğunlukla, ekseriyetle derdimiz göbektendir değil mi?çoğunlukla, ekseriyetle derdimiz göbektendir değil mi? Senin de öyle mi?Senin de öyle mi? Benim amcamın böyle vücudu böyle, aşağı doğru, böyle değil.Benim amcamın böyle vücudu böyle, aşağı doğru, böyle değil. Tam öyle durduğun gibi işte. Tabi hali.Tam öyle durduğun gibi işte. Tabi hali. Az yemek ve oruç tutmak.Az yemek ve oruç tutmak. Oruçların hangileri var?

Oruçların hangileri var?
Pazartesi, Perşembe günleri tutulan oruç.

Pazartesi, Perşembe günleri tutulan oruç.
Sünnet oruçlar.Sünnet oruçlar. Bugün kaçırdık mesela.Bugün kaçırdık mesela. Tutan varsa aferin.Tutan varsa aferin. Allah kabul etsin.Allah kabul etsin. Pazartesi Perşembe günü oruçları var haftadıPazartesi Perşembe günü oruçları var haftadı bu günlerde oruç tutardı Peygamber Efendimiz.bu günlerde oruç tutardı Peygamber Efendimiz. Bir de Arabî ayların 13-14-15.’deBir de Arabî ayların 13-14-15.’de oruç tutardı Peygamber Efendimiz.oruç tutardı Peygamber Efendimiz. Yani mehtaplı gecelerin gündüzlerinde.Yani mehtaplı gecelerin gündüzlerinde. Bu oruçlara ne denirdi?

Bu oruçlara ne denirdi?
Bu üç gün orucuna?Bu üç gün orucuna? Eyyâm-ı Biyd, dad harfiyle,

Eyyâm-ı Biyd, dad harfiyle,
eyyâm-ı biyd yani eyyâm-ı biydeyyâm-ı biyd yani eyyâm-ı biyd Biyd, beyaz kelimesiyle ilgili, ak günler.Biyd, beyaz kelimesiyle ilgili, ak günler. Ak gecelerin, mehtaplı gecelerin gündüzleri oruç tutmak.Ak gecelerin, mehtaplı gecelerin gündüzleri oruç tutmak. Şimdi bizim bu gün on biri bitti.Şimdi bizim bu gün on biri bitti. Yarın on ikisi Cuma.Yarın on ikisi Cuma. Cumartesi Pazar Pazartesi üç gün Eyyâm-ı Biyd oluyor mesela.Cumartesi Pazar Pazartesi üç gün Eyyâm-ı Biyd oluyor mesela. O oruçları tutardı Peygamber Efendimiz.O oruçları tutardı Peygamber Efendimiz. Sonra belirli günlerde mübarek günlerdeSonra belirli günlerde mübarek günlerde tutulan oruçlar var, Ramazandan başkatutulan oruçlar var, Ramazandan başka Zilhiccenin ilk on gününde orucu çok tutardı.Zilhiccenin ilk on gününde orucu çok tutardı. Şimdi Zilkade ayının içine girdik, Zilhiccenin 10’uŞimdi Zilkade ayının içine girdik, Zilhiccenin 10’u yani Zilhiccenin girdi mi ilk on günde,yani Zilhiccenin girdi mi ilk on günde, yani Kurban Bayramındaki önceki günlerde oruç tutmak çok sevap.yani Kurban Bayramındaki önceki günlerde oruç tutmak çok sevap. Hele hele hele hangi oruç çok sevap?Hele hele hele hangi oruç çok sevap? Deftere yazacaktınız, takvimin kenarına notunuz olacaktı.

Deftere yazacaktınız, takvimin kenarına notunuz olacaktı.
Arefe günü orucu çok sevap.Arefe günü orucu çok sevap. Hacca gitmeyenler için.Hacca gitmeyenler için. Hacılar için değil.Hacılar için değil. Çünkü arefe günü oruç tutanlarınÇünkü arefe günü oruç tutanların geçmiş senin günahları da affolunuyorgeçmiş senin günahları da affolunuyor gelecek senenin günahları da affoluyor.gelecek senenin günahları da affoluyor. Bu ne demek?

Bu ne demek?
Allah bir sene daha ömür verdi demek.

Allah bir sene daha ömür verdi demek.
Yani yaşatmayacağı zamanın günahını affetmek diye bir şey olmaz.Yani yaşatmayacağı zamanın günahını affetmek diye bir şey olmaz. Madem hem geçmiş senenin günahlarını affedeceğim buyurmuşMadem hem geçmiş senenin günahlarını affedeceğim buyurmuş hem gelecek senenin ne demek?hem gelecek senenin ne demek? Bir sene daha yaşayacak demek.

Bir sene daha yaşayacak demek.
Yaşamayı garantiliyor demek.Yaşamayı garantiliyor demek. Aklını kullanırsan öyle olduğunu anlarsın.Aklını kullanırsan öyle olduğunu anlarsın. Hem geçmiş senenin günahları affoluyor hem gelecek senenin günahları.Hem geçmiş senenin günahları affoluyor hem gelecek senenin günahları. Bir sene ömür veriyorBir sene ömür veriyor ve onun içindeki günahlarını dave onun içindeki günahlarını da affedeceğini de vaat ediyor Cenâb-ı Hakk.affedeceğini de vaat ediyor Cenâb-ı Hakk. Güzel mühim bir oruç.Güzel mühim bir oruç. Onu da deftere, takvimin kenarına yazıp, kırmızı işaretle işaretleyip,Onu da deftere, takvimin kenarına yazıp, kırmızı işaretle işaretleyip, yıldızlayıp yaldızlayıp, herkese o gün oruç tutturmak lazım gidemeyenler.yıldızlayıp yaldızlayıp, herkese o gün oruç tutturmak lazım gidemeyenler. Hacca gidenler için mekruh.Hacca gidenler için mekruh. Hacca gidenler hac vazifesini yapacak oradaHacca gidenler hac vazifesini yapacak orada o vazifeleri yapmak için oruç tutmamak gerekiyor.o vazifeleri yapmak için oruç tutmamak gerekiyor. Ama hacca gitmeyenler arefe günü orucunu,Ama hacca gitmeyenler arefe günü orucunu, kurbandan bir gün önceki orucu unutmasınlar.kurbandan bir gün önceki orucu unutmasınlar. Evet, oruç tutmak ve yemeği azaltmak en iyi örtü.

Evet, oruç tutmak ve yemeği azaltmak en iyi örtü.
Günahlara karşı, Allah’ın kahrına, gazabına karşı koruyucu en iyi çare bu.Günahlara karşı, Allah’ın kahrına, gazabına karşı koruyucu en iyi çare bu. İkinci hadîs-i şerîf.

İkinci hadîs-i şerîf.
Kâlallahu teâlâ ize’bteleytü abdî el-mü’mine

Kâlallahu teâlâ ize’bteleytü abdî el-mü’mine
fe-men yeşkünî ilâ ‘uvvâdihî atlaktühû min üsârâ.fe-men yeşkünî ilâ ‘uvvâdihî atlaktühû min üsârâ. Sümme ebdeltehû lahmenSümme ebdeltehû lahmen hayran min lahmihî ve demen hayran min demihî sümmehayran min lahmihî ve demen hayran min demihî sümme yeste’nifü’l-amele.yeste’nifü’l-amele. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den.

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den.
Allahu Teâlâ hazretleri buyurdu diyor Peygamber Efendimiz.Allahu Teâlâ hazretleri buyurdu diyor Peygamber Efendimiz. Allahu Teâlâ hazretleri buyurdu ki;Allahu Teâlâ hazretleri buyurdu ki; İze’bteleytü abdî el-mü’mine.

İze’bteleytü abdî el-mü’mine.
Ben bir mümin kulumu müptela kıldım mı,Ben bir mümin kulumu müptela kıldım mı, yani bir belaya, bir hastalığa uğrattım mı,yani bir belaya, bir hastalığa uğrattım mı, hasta ettim mi?hasta ettim mi? Fe-men yeşkünî ilâ ‘uvvâdihî.Fe-men yeşkünî ilâ ‘uvvâdihî. O da hasta ziyareti için kendisine gelenlere şikâyette bulunmadı mı?O da hasta ziyareti için kendisine gelenlere şikâyette bulunmadı mı? Ah şuram çok ağrıyor, mahvoldum, perişan oldum,Ah şuram çok ağrıyor, mahvoldum, perişan oldum, bu hastalık beni öldürdü, bitirdi, bilmem ne,bu hastalık beni öldürdü, bitirdi, bilmem ne, geceleri uyuyamıyorum, bilmem ne filan, şikâyet, şikâyet, şikâyet.geceleri uyuyamıyorum, bilmem ne filan, şikâyet, şikâyet, şikâyet. Böyle yapmayacak.Böyle yapmayacak. Ben bir kulumu hasta ettim de,Ben bir kulumu hasta ettim de, o da kendisini ziyaret edenlere, beni şikâyet etmedi mi?o da kendisini ziyaret edenlere, beni şikâyet etmedi mi? Atlaktühû min üsârâ.Atlaktühû min üsârâ. Onu azad ederim.Onu azad ederim. Esirlikten, esirler arasından onu azad ederim.Esirlikten, esirler arasından onu azad ederim. İyi bir hale getiririm.İyi bir hale getiririm. Sümme ebdeltehû lahmen hayran min lahmihî.

Sümme ebdeltehû lahmen hayran min lahmihî.
Sonra onun etini evvelki etinden daha iyi bir et veririm ona.Sonra onun etini evvelki etinden daha iyi bir et veririm ona. Vücuduna adele veririm.Vücuduna adele veririm. Ve demen hayran min demihî.Ve demen hayran min demihî. Evvelki kanından daha iyi bir kanla değiştiririm.Evvelki kanından daha iyi bir kanla değiştiririm. Kanı değiştirir, adeleleri değişir, vücudu daha iyi hale gelir.Kanı değiştirir, adeleleri değişir, vücudu daha iyi hale gelir. Sümme yeste’nifü’l-amele.Sümme yeste’nifü’l-amele. Defterini de bir sıfırlarım işe yeniden başlar hiç günah kalmaz.Defterini de bir sıfırlarım işe yeniden başlar hiç günah kalmaz. İşe yeniden başlar ne demek?

İşe yeniden başlar ne demek?
Defterini sıfırlarım, günahlarını bağışlarım demek.Defterini sıfırlarım, günahlarını bağışlarım demek. Ama şikâyet etmeyecek.Ama şikâyet etmeyecek. Nasılsın Ali?Nasılsın Ali? Aman başım çatlayacak gibi ağrıyor, kaç gündür bu ağrıyı çekiyorum,Aman başım çatlayacak gibi ağrıyor, kaç gündür bu ağrıyı çekiyorum, mmmm neler çekiyorum bilmem ne de bilmem ne demmmm neler çekiyorum bilmem ne de bilmem ne de bu hastalıkta hep gelir beni bulur.bu hastalıkta hep gelir beni bulur. Her sene hasta olurumda bilmem nede.Her sene hasta olurumda bilmem nede. Millet artık bir dokun bin ahhh dinle kâseyi fağfurdan.Millet artık bir dokun bin ahhh dinle kâseyi fağfurdan. Bir dokun artık düğmeye basmışsın gibi şikâyetlerini sıralıyor.Bir dokun artık düğmeye basmışsın gibi şikâyetlerini sıralıyor. Şikâyet etmeyek.Şikâyet etmeyek. Elhamdûlillah çok şükür bu halime.Elhamdûlillah çok şükür bu halime. Elhamdûlillah diyecek.Elhamdûlillah diyecek. O zaman daha iyi ete daha iyi kana şey yapar, şöyle azad eder.O zaman daha iyi ete daha iyi kana şey yapar, şöyle azad eder. Cenâb-ı Hakk onu ve günahlarını sıfırlar,Cenâb-ı Hakk onu ve günahlarını sıfırlar, işe yeniden başlar.işe yeniden başlar. Anasından doğduğu gün gibi.Anasından doğduğu gün gibi. İnsanlar hastaların kazandıkları mükâfatları bilselerdi,

İnsanlar hastaların kazandıkları mükâfatları bilselerdi,
hasta olmayı temenni bile ederlerdi.hasta olmayı temenni bile ederlerdi. Ama temenni etmek yok tabi.Ama temenni etmek yok tabi. Birisini ziyaret etti Peygamber Efendimiz.

Birisini ziyaret etti Peygamber Efendimiz.
Niye yok onun misalini söyleyelim.Niye yok onun misalini söyleyelim. Bir hastayı ziyaret etti Peygamber Efendimiz,Bir hastayı ziyaret etti Peygamber Efendimiz, rivayet diyor ki kuş yavrusu gibi kalmıştı adam.rivayet diyor ki kuş yavrusu gibi kalmıştı adam. Öyle hastalıktan erimiş bitmiş o hale gelmiş kiÖyle hastalıktan erimiş bitmiş o hale gelmiş ki sanki kuş yavrusu haline gelmişti o kadar.sanki kuş yavrusu haline gelmişti o kadar. Demiş ki; Ey mübarek!Demiş ki; Ey mübarek! Sen hiç Allah’a dua etmesini bilmez miydin?Sen hiç Allah’a dua etmesini bilmez miydin? Ne bu halin?Ne bu halin? Yani Allah duaları kabul ediyor ya ne bu halin.

Yani Allah duaları kabul ediyor ya ne bu halin.
Biliyorum Ya Resûlullah dua etmesini ama ben Ya Rabbi!Biliyorum Ya Resûlullah dua etmesini ama ben Ya Rabbi! Sen bana ahirette çektirme, ne vereceksen dünyada ver,Sen bana ahirette çektirme, ne vereceksen dünyada ver, dünyada çektir diye dua ediyorum.dünyada çektir diye dua ediyorum. Burada çekeyim de ahirette çekmeyeyim diye burada istiyorum demiş.Burada çekeyim de ahirette çekmeyeyim diye burada istiyorum demiş. Peygamber Efendimiz öyle demesini uygun bulmuyor.Peygamber Efendimiz öyle demesini uygun bulmuyor. Allah'tan afiyet istenmesini uygun buluyor.Allah'tan afiyet istenmesini uygun buluyor. Çünkü günahı affedecek olan Allahu Teâlâ hazretleriÇünkü günahı affedecek olan Allahu Teâlâ hazretleri bu dünyada verip verip üzüp üzüptebu dünyada verip verip üzüp üzüpte affetmek yerine hiç üzmeden de affedebilir.affetmek yerine hiç üzmeden de affedebilir. Her şeye kadir.Her şeye kadir. Duaları kabul eder.Duaları kabul eder. Onun için; Yâ Rabbi! Dünyada da iyilik ver ahirette de iyilik ver.

Onun için; Yâ Rabbi! Dünyada da iyilik ver ahirette de iyilik ver.
Rabbenâ âtina fid'dünyâ haseneten ve fil'âhireti haseneten ve kınâ azâbennâr.Rabbenâ âtina fid'dünyâ haseneten ve fil'âhireti haseneten ve kınâ azâbennâr. Biz Allah’ın kullarıyız isteriz.Biz Allah’ın kullarıyız isteriz. Baklava da isteriz, börekte isteriz,Baklava da isteriz, börekte isteriz, kaymakta isteriz, her şeyin güzelini isteriz.kaymakta isteriz, her şeyin güzelini isteriz. Dünyada da ahirette de iyilik isteriz.Dünyada da ahirette de iyilik isteriz. Yani bela istemek, kötülük istemek yok.Yani bela istemek, kötülük istemek yok. Ama gelirse dayanacak sabredecek.Ama gelirse dayanacak sabredecek. Yani sen hiç dua etmesini bilmez miydin?Yani sen hiç dua etmesini bilmez miydin? Dua etseydin de bu duruma düşmeseydin demiş oldu Efendimiz ona.Dua etseydin de bu duruma düşmeseydin demiş oldu Efendimiz ona. Üçüncü hadîs-i şerîf.

Üçüncü hadîs-i şerîf.
Kâlallahu azze ve celle li-âdeme

Kâlallahu azze ve celle li-âdeme
yâ âdemü innî aradtü’l-emânete ale’s-semâvâti ve’l-‘ardıyâ âdemü innî aradtü’l-emânete ale’s-semâvâti ve’l-‘ardı fe-lem tütıkhâ fe-hel ente hâmilühâfe-lem tütıkhâ fe-hel ente hâmilühâ bi-mâ fîhâ kâle ve mâliye fîhâ yâ rabbi.bi-mâ fîhâ kâle ve mâliye fîhâ yâ rabbi. Kâle in hameltehâ ücirte veKâle in hameltehâ ücirte ve in dayya’taha uzzibte.in dayya’taha uzzibte. Fe-kâle hameltühâ bi-mâ fîhâFe-kâle hameltühâ bi-mâ fîhâ fe-lem yelbes fi’l-cenneti illâ mâ beynefe-lem yelbes fi’l-cenneti illâ mâ beyne salâti’l-ûlâ' ile’l-‘asrisalâti’l-ûlâ' ile’l-‘asri hattâ ahrecehü’ş-şeytânu minhâ.hattâ ahrecehü’ş-şeytânu minhâ. İbn Abbâs radıyallahu anhüma’dan rivayet edildiğine göre,

İbn Abbâs radıyallahu anhüma’dan rivayet edildiğine göre,
Allah Teâlâ hazretleri aziz ve celil olan,Allah Teâlâ hazretleri aziz ve celil olan, çok izzetli çok celalli olançok izzetli çok celalli olan izzeti celal sahibi olan Allah Teâlâ hazretleriizzeti celal sahibi olan Allah Teâlâ hazretleri Âdem atamız aleyhisselam’a buyurmuş ki;Âdem atamız aleyhisselam’a buyurmuş ki; Yâ Âdem! Ey Âdem!

Yâ Âdem! Ey Âdem!
İnnî aradtü’l-emânete ale’s-semâvâti ve’l-‘ardı.

İnnî aradtü’l-emânete ale’s-semâvâti ve’l-‘ardı.
Ben emaneti göklere, yere teklif ettim.Ben emaneti göklere, yere teklif ettim. Yüklenir misiniz bu emaneti? Kabul eder misiniz?Yüklenir misiniz bu emaneti? Kabul eder misiniz? Alabilir misiniz? Diye teklif ettim.Alabilir misiniz? Diye teklif ettim. Fe-lem tütıkhâ.Fe-lem tütıkhâ. Onlar bu emaneti yüklenemediler.Onlar bu emaneti yüklenemediler. Fe-hel ente hâmilühâ bi-mâ fîhâ.Fe-hel ente hâmilühâ bi-mâ fîhâ. Ne hali varsa, o haliyle sen, bu emanetiNe hali varsa, o haliyle sen, bu emaneti sana teklif etsem yüklenir misin?sana teklif etsem yüklenir misin? Mükâfatı mukabilinde.Mükâfatı mukabilinde. Dedi ki atamız; Âdem aleyhisselam.Dedi ki atamız; Âdem aleyhisselam. Ve mâliye fîhâ yâ rabbi.

Ve mâliye fîhâ yâ rabbi.
Yâ Rabbi! Ben bu emaneti yüklenirsem ne var bana mükâfat olarak?Yâ Rabbi! Ben bu emaneti yüklenirsem ne var bana mükâfat olarak? Yüklendiğimiz zaman, teklifini kabul edipYüklendiğimiz zaman, teklifini kabul edip bu emaneti yüklendiğim zaman ne olacak bana?bu emaneti yüklendiğim zaman ne olacak bana? Buyurdu ki Cenâb-ı Hakk;Buyurdu ki Cenâb-ı Hakk; İn hameltehâ ücirte.İn hameltehâ ücirte. Bu emanete hakkıyla eda edersen,Bu emanete hakkıyla eda edersen, vazifeni güzel yaparsan,vazifeni güzel yaparsan, ecir, sevap, cennet mükâfatı alacaksın.ecir, sevap, cennet mükâfatı alacaksın. Ve in dayya’taha.Ve in dayya’taha. Emanete hıyanet ederde, başaramazsan,Emanete hıyanet ederde, başaramazsan, emanete riayeti o zaman.emanete riayeti o zaman. Uzzibte. Azab edileceksin.

Uzzibte. Azab edileceksin.
Bu şartla alıyor musun bunu?Bu şartla alıyor musun bunu? Fe-kâle hameltühâ.Fe-kâle hameltühâ. Tamam, Yâ Rabbi! Aldım.Tamam, Yâ Rabbi! Aldım. Aldım gitti dedi atamız Âdem aleyhisselam.Aldım gitti dedi atamız Âdem aleyhisselam. Emaneti yüklendi.Emaneti yüklendi. Emanet ne?

Emanet ne?
Sorumluluk, mükellefiyet, kulluk.Sorumluluk, mükellefiyet, kulluk. Yaparım kulluğu dedi.Yaparım kulluğu dedi. Dağlar kabul edemedi.Dağlar kabul edemedi. Gökler, yerler kabul edemedi.Gökler, yerler kabul edemedi. Çünkü Cenâb-ı Hakk’a kulluk çok ciddi bir iş, çok zor bir iş.Çünkü Cenâb-ı Hakk’a kulluk çok ciddi bir iş, çok zor bir iş. Yaparım dedi Âdem atamız.Yaparım dedi Âdem atamız. Mükâfatına heveslendi, arkasından cennet var,Mükâfatına heveslendi, arkasından cennet var, mükâfat var diye yaparım dedi.mükâfat var diye yaparım dedi. Ama yapamayınca da azap var.Ama yapamayınca da azap var. Nasıl olsa yaparım gibi düşündü amma.Nasıl olsa yaparım gibi düşündü amma. Fe-lem yelbes.

Fe-lem yelbes.
Çok zaman geçmedi.Çok zaman geçmedi. Hatta öğleden ikindiye kadarHatta öğleden ikindiye kadar bir zaman vakit bile geçmeden,bir zaman vakit bile geçmeden, şeytan onu kandırdı, cennetten çıkarttı.şeytan onu kandırdı, cennetten çıkarttı. Hani emaneti yüklenecektin?Hani emaneti yüklenecektin? Şeytan kandırdı. Nasıl kandırdı şeytan Âdem atamızı?Şeytan kandırdı. Nasıl kandırdı şeytan Âdem atamızı? Demiş ki; Ya Âdem! Cenâb-ı Hakk sana şu ağaca yaklaşma dedi değil mi?Demiş ki; Ya Âdem! Cenâb-ı Hakk sana şu ağaca yaklaşma dedi değil mi? Neden yaklaşma dedi?Neden yaklaşma dedi? Çünkü bu ağacın meyvesinden yerseniz,Çünkü bu ağacın meyvesinden yerseniz, hanımınla sen ikiniz,hanımınla sen ikiniz, melek gibi olacaksınız ve Cennette ebediyen hep kalacaksınız.melek gibi olacaksınız ve Cennette ebediyen hep kalacaksınız. Hiç bitmek tükenmek bilmeyen bir mutluluk,Hiç bitmek tükenmek bilmeyen bir mutluluk, ebedî saadet elinize geçecek dedi.ebedî saadet elinize geçecek dedi. Hâlbuki Allah buyurmuştu ki;

Hâlbuki Allah buyurmuştu ki;
Külü. Yiyin için,Külü. Yiyin için, fakat şu ağaca yaklaşmayın demişti.fakat şu ağaca yaklaşmayın demişti. Cennetteki bütün meyvelerden her şeyden yiyin, şu ağaca yaklaşmayın demişti.Cennetteki bütün meyvelerden her şeyden yiyin, şu ağaca yaklaşmayın demişti. Bu ağaca neden yaklaşmayın dedi Allah biliyor musun sana ya Âdem?Bu ağaca neden yaklaşmayın dedi Allah biliyor musun sana ya Âdem? Bunu yersen ya melek olacaksın ya cennette ebedî kalacaksın.

Bunu yersen ya melek olacaksın ya cennette ebedî kalacaksın.
Çok faydası var bunun dedi.Çok faydası var bunun dedi. O da cennette ebedî kalacağını sanarakO da cennette ebedî kalacağını sanarak şeytanın bu aldatmasına aldandışeytanın bu aldatmasına aldandı o ve Havva anamız o meyveden yediler.o ve Havva anamız o meyveden yediler. Cennetten çıkartıldılar.Cennetten çıkartıldılar. Emaneti bir öğleyle bir ikindi vakti arası kadarEmaneti bir öğleyle bir ikindi vakti arası kadar tam koruyamadı, götüremedi bozdu.tam koruyamadı, götüremedi bozdu. Çünkü emanet nedir?

Çünkü emanet nedir?
Allaha itaat etmek, kulluk etmek, isyan etmemekti.

Allaha itaat etmek, kulluk etmek, isyan etmemekti.
Yani sorumluluk, mükellefiyet.Yani sorumluluk, mükellefiyet. Sorumluluğunu tam taşıyamadı hata işledi.Sorumluluğunu tam taşıyamadı hata işledi. Cennetten çıktı.Cennetten çıktı. Yani Allah yardımcımız olsun.

Yani Allah yardımcımız olsun.
Bu şeytan insanları aldatıyor.Bu şeytan insanları aldatıyor. Âdem atamızı aldattığı gibi hepimizi aldatabilir.Âdem atamızı aldattığı gibi hepimizi aldatabilir. Hem de öyle bir usta aldatıcı ki,Hem de öyle bir usta aldatıcı ki, öyle uzman ki bu işte.öyle uzman ki bu işte. Taaa Âdem atamızın yaratıldığı zamandan bu zamana kadarTaaa Âdem atamızın yaratıldığı zamandan bu zamana kadar insanları aldatmaya devam ediyor.insanları aldatmaya devam ediyor. Senin gibi kaç kişiyi avucunun içinde döndürdü,Senin gibi kaç kişiyi avucunun içinde döndürdü, parmağının üstünde fıldır fıldır çevirdi,parmağının üstünde fıldır fıldır çevirdi, kaç kişiyi aldattı yoldan çıkarttı.kaç kişiyi aldattı yoldan çıkarttı. Çok usta. Yanaşmasını bilir.Çok usta. Yanaşmasını bilir. Usulüyle, tatlı tatlı yanından yanında gider gider ondan sonraUsulüyle, tatlı tatlı yanından yanında gider gider ondan sonra aklını çeler, kafasını bozar,aklını çeler, kafasını bozar, fikrini değiştirir, günahı işlettirir.fikrini değiştirir, günahı işlettirir. İçkiyi içirtir, günahları yaptırtır,İçkiyi içirtir, günahları yaptırtır, namazı kıldırtmaz, uykuya devam ettirir kaldırtmaz.namazı kıldırtmaz, uykuya devam ettirir kaldırtmaz. Her şeyi yapar, çok usta olduğu için.Her şeyi yapar, çok usta olduğu için. Ben hatırlıyorum ve şaşardım yani.

Ben hatırlıyorum ve şaşardım yani.
Rüyamda sabah namazına kalkacağım ya,Rüyamda sabah namazına kalkacağım ya, rüyamda güzelce namaz kılıyorum,rüyamda güzelce namaz kılıyorum, abdestimi alıp namazımı kılıyorum.abdestimi alıp namazımı kılıyorum. Tamam, müsterih artık rahat uyu diye içime bir rahatlık geliyor, tamam.Tamam, müsterih artık rahat uyu diye içime bir rahatlık geliyor, tamam. Namazımı kıldım ya, uyuyacağım artık.Namazımı kıldım ya, uyuyacağım artık. Biraz sonra vaziyet anlaşılıyor kiBiraz sonra vaziyet anlaşılıyor ki ben sabahı kılmamışım.ben sabahı kılmamışım. Ya ezanı duyuyorum ya babam sesleniyor vesaire filan.Ya ezanı duyuyorum ya babam sesleniyor vesaire filan. E ben namazı kılmış gibiydim.E ben namazı kılmış gibiydim. Şeytan insanın rüyasına girip kandırıyor ya.Şeytan insanın rüyasına girip kandırıyor ya. Beni de sabah namazını kaldırmamak için kılmış gibi gösteriyor.Beni de sabah namazını kaldırmamak için kılmış gibi gösteriyor. Hani küçük çocuğu nasıl kandırır?Hani küçük çocuğu nasıl kandırır? Bak bu yüznumara çişini yap der.Bak bu yüznumara çişini yap der. Çocuk salıverir, hadi yatak yorgan ıslanır.Çocuk salıverir, hadi yatak yorgan ıslanır. Böyle kandırmıyor mu?

Böyle kandırmıyor mu?
Rüyasında yüznumara gibi göstertiyor.Rüyasında yüznumara gibi göstertiyor. Çişini yaptırtıyor, yatağı ıslattırıyor.Çişini yaptırtıyor, yatağı ıslattırıyor. Böyle kandırıyor.Böyle kandırıyor. Şimdi bana da sen namazı kıldın yat diyor.Şimdi bana da sen namazı kıldın yat diyor. Öyle kandırıyor. Öyle kandıracak.Öyle kandırıyor. Öyle kandıracak. Öyle yanaşır yani. Onun için Allaha sığınmak lazım.Öyle yanaşır yani. Onun için Allaha sığınmak lazım. Eûzübillâhimineşşeytânirracîm.

Eûzübillâhimineşşeytânirracîm.
Allaha tevekkül etmek lazım.

Allaha tevekkül etmek lazım.
Allaha tam tevekkül edenlere zararı olamıyor.Allaha tam tevekkül edenlere zararı olamıyor. Tam tevekkül edeceğiz.Tam tevekkül edeceğiz. Allah’a sığınacağız.Allah’a sığınacağız. Çok dikkatli olacağız ki Âdem atamızı cennetten çıkartıp da,Çok dikkatli olacağız ki Âdem atamızı cennetten çıkartıp da, türlü türlü sıkıntılara soktuğu gibi bizi de sıkıntılara sokmasın.türlü türlü sıkıntılara soktuğu gibi bizi de sıkıntılara sokmasın. Sağlam duracağız.Sağlam duracağız. Peygamber Efendimiz şurada deccâl hadîs-i şerîflerini okuduğumuzda ne buyurmuştu?

Peygamber Efendimiz şurada deccâl hadîs-i şerîflerini okuduğumuzda ne buyurmuştu?
Aman deccâlın fitnesine aldanmayın.

Aman deccâlın fitnesine aldanmayın.
Fesbitü ibadallah.Fesbitü ibadallah. Ey Allah’ın kulları! Dininizde sımsıkı sabit durun, sağlam durun demişti.Ey Allah’ın kulları! Dininizde sımsıkı sabit durun, sağlam durun demişti. Kandırmaca çok olacak.Kandırmaca çok olacak. Aman kanmayın demişti.Aman kanmayın demişti. Deccâlin kandırmasını okumuştuk burada hadîs-i şerîflerden.Deccâlin kandırmasını okumuştuk burada hadîs-i şerîflerden. Nasıl kandıracak milleti diye.Nasıl kandıracak milleti diye. Cihan tarihinin en büyük fitnesi deccâl fitnesi.Cihan tarihinin en büyük fitnesi deccâl fitnesi. İnsanları nasıl kandırıyor deccal?

İnsanları nasıl kandırıyor deccal?
Nasıl kandırıyor belki de çıktıysa?Nasıl kandırıyor belki de çıktıysa? Herkes şimdi din değiştiriyor.

Herkes şimdi din değiştiriyor.
Bu devirde din mi olurmuş diyor.Bu devirde din mi olurmuş diyor. Geç kardeşim geç bunlar eski masallar diyor.Geç kardeşim geç bunlar eski masallar diyor. Öyle aldanıyor.Öyle aldanıyor. Sanıyor ki bu radyoların, televizyonların dedikleri,Sanıyor ki bu radyoların, televizyonların dedikleri, bu dinsizlerin, imansızların yaptıkları doğru. Değil.bu dinsizlerin, imansızların yaptıkları doğru. Değil. Büyük bir kandırmaca var.Büyük bir kandırmaca var. Yığınlar kanıyor. Böyle cihan halkı kanıp gidiyor,Yığınlar kanıyor. Böyle cihan halkı kanıp gidiyor, cehenneme doğru gümbür gümbür gidiyor.cehenneme doğru gümbür gümbür gidiyor. Allahu Teâlâ hazretleri yardımcımız olsun.

Allahu Teâlâ hazretleri yardımcımız olsun.
Kur’an’a sarılarak, sünnete sarılarak,Kur’an’a sarılarak, sünnete sarılarak, sünnete sarılarak, sünnete sarıldın mısünnete sarılarak, sünnete sarıldın mı öğrenirsin böyle öğretir Peygamber Efendimiz.öğrenirsin böyle öğretir Peygamber Efendimiz. Hadîs-i şerifin de öğretir, o zaman anlarsın.Hadîs-i şerifin de öğretir, o zaman anlarsın. Başkası anlamaz.Başkası anlamaz. Sen anlatsan bile kolay anlamaz.Sen anlatsan bile kolay anlamaz. Boş ver ya der şey yapamaz, kabul edemez, kafası almaz.Boş ver ya der şey yapamaz, kabul edemez, kafası almaz. Allah bizi yanıltmasın, şaşırtmasın.

Allah bizi yanıltmasın, şaşırtmasın.
Allah hepinizden razı olsun.Allah hepinizden razı olsun. Sübhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ inneke ente’l-alîmü’l-hakîm.

Sübhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ inneke ente’l-alîmü’l-hakîm.
Sübhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûnSübhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûn ve selâmün alâ’l-mürselinve selâmün alâ’l-mürselin ve’l-hamdü lillâhi rabbi’l-âlemîn.ve’l-hamdü lillâhi rabbi’l-âlemîn. El-Fâtiha.El-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2