Namaz Vakitleri

23 Cemâziye'l-Âhir 1446
24 December 2024
İmsak
06:48
Güneş
08:20
Öğle
13:09
İkindi
15:27
Akşam
17:47
Yatsı
19:14
Detaylı Arama

Allah’ın Rahmeti ve Gazabı

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

27 Şa'bân 1418 / 27.12.1997
Toowoomba/ Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.
Peygamber SAS Efendimiz’in Kulluğu, Nuh AS ve Oğlu, Mahşer Halkının Şefaat İstemesi, Birbirinize Buğz Etmeyin!, Allah’tan Hakkıyla | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Allah’ın Rahmeti ve Gazabı

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

27 Şa'bân 1418 / 27.12.1997
Toowoomba/ Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.
Peygamber SAS Efendimiz’in Kulluğu, Nuh AS ve Oğlu, Mahşer Halkının Şefaat İstemesi, Birbirinize Buğz Etmeyin!, Allah’tan Hakkıyla | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

el-Hamdülillahi rabbi'l-âlemîn. Vesselâmü alâ seyyidi'l evvelîne ve'l âhirîn.el-Hamdülillahi rabbi'l-âlemîn. Vesselâmü alâ seyyidi'l evvelîne ve'l âhirîn. Ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi'ahû bi-ihsânin ila yevmi'l-cezâ. Ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi'ahû bi-ihsânin ila yevmi'l-cezâ.

Emma ba'd: Aziz ve muhterem kardeşlerim! Emma ba'd:

Aziz ve muhterem kardeşlerim!

Allahu Teâlâ hazretleri ibadetlerimizi makbul eylesin. Dualarımızı müstecap eylesin. Allahu Teâlâ hazretleri ibadetlerimizi makbul eylesin. Dualarımızı müstecap eylesin. Bizi rahmetine erenlerden eylesin. Azabından, ikâbından, kahrından, Bizi rahmetine erenlerden eylesin. Azabından, ikâbından, kahrından, gazabından uzak olanlardan eylesin. gazabından uzak olanlardan eylesin.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bir hadîs-i kutsî irâd ederek buyuruyor ki; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bir hadîs-i kutsî irâd ederek buyuruyor ki;

Allahu Teâlâ hazretleri; Sebekat rahmetî ğadabî. Allahu Teâlâ hazretleri;

Sebekat rahmetî ğadabî.
"Benim rahmetim, merhametim gazabımdan önde, ileride, onu geçti, daha fazla." buyurmuş. "Benim rahmetim, merhametim gazabımdan önde, ileride, onu geçti, daha fazla." buyurmuş.

Hepimiz Allahu Teâlâ hazretlerinin Rahman ve Rahim olduğunu, Hepimiz Allahu Teâlâ hazretlerinin Rahman ve Rahim olduğunu, Erhamürrâhimîn, merhametlilerin en merhametlisi olduğunu çok iyi biliyoruz, bunu çok duyduk. Erhamürrâhimîn, merhametlilerin en merhametlisi olduğunu çok iyi biliyoruz, bunu çok duyduk. Fakat namazda okuduğum Abese sûresi gösteriyor ki bir hata işlendi miFakat namazda okuduğum Abese sûresi gösteriyor ki bir hata işlendi mi Allahu Teâlâ hazretleri ikaz ediyor, vaziyet derhal değişiyor, ciddiyet kesb ediyor Allahu Teâlâ hazretleri ikaz ediyor, vaziyet derhal değişiyor, ciddiyet kesb ediyor ve kulun ayağını denk alması icap ediyor.ve kulun ayağını denk alması icap ediyor. Çünkü Allah Erhamürrâhimîn olduğu gibi azîzün züntikâm,Çünkü Allah Erhamürrâhimîn olduğu gibi azîzün züntikâm, Kahhâr, ceza verici, ikâb-ı elîm sahibi olduğunu da Kur'ân-ı Kerîm'de bildiriyor. Kahhâr, ceza verici, ikâb-ı elîm sahibi olduğunu da Kur'ân-ı Kerîm'de bildiriyor.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz Allah'ın Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz Allah'ın en sevgili kulu ama bizden o kadar farklı yaşamış ki, o kadar farklı davranmış,en sevgili kulu ama bizden o kadar farklı yaşamış ki, o kadar farklı davranmış, o kadar farklı ibadet etmiş ki; hâşâ sümme hâşâ sanki biz Allah'ın habibi imişiz gibio kadar farklı ibadet etmiş ki; hâşâ sümme hâşâ sanki biz Allah'ın habibi imişiz gibi rahat hareket ediyoruz biz. rahat hareket ediyoruz biz. Sanki o da Allah'ın en günahkâr kuluymuş gibi en çok gözyaşı döken de o. Sanki o da Allah'ın en günahkâr kuluymuş gibi en çok gözyaşı döken de o. Sanki Allah bize, "Senin gelmiş gelecek bütün günahlarını affettim. Sanki Allah bize, "Senin gelmiş gelecek bütün günahlarını affettim.

İnnâ fetehnâ leke fethan mübînâ li-yeğfira lekellâhu mâ tekaddeme min zenbike İnnâ fetehnâ leke fethan mübînâ li-yeğfira lekellâhu mâ tekaddeme min zenbike ve mâ teehhara ve yütimme ni'metehû aleyke ve yehdiyeke sırâtan müstekîmâ. ve mâ teehhara ve yütimme ni'metehû aleyke ve yehdiyeke sırâtan müstekîmâ. diye sanki bize müjde vermiş! diye sanki bize müjde vermiş!

"Gelmiş ve gelecek günahların hataların af olunmuştur ey Habibim! "Gelmiş ve gelecek günahların hataların af olunmuştur ey Habibim! Ne yapsan ben seni seviyorum!" diye sanki müjde bize verilmiş. Ne yapsan ben seni seviyorum!" diye sanki müjde bize verilmiş. Sanki "Seni Makâm-ı Mahmûd'un sahibi yapacağım, sana şefaat hakkı vereceğim,Sanki "Seni Makâm-ı Mahmûd'un sahibi yapacağım, sana şefaat hakkı vereceğim, seni hiçbir kulun çıkmadığı mevkiye çıkartacağım." müjdesi bize verilmiş gibi biz rahatız. seni hiçbir kulun çıkmadığı mevkiye çıkartacağım." müjdesi bize verilmiş gibi biz rahatız. Günaha devam, ısrar, hatâ üzere, gaflet üzere yaşamak, cahillik biz de;Günaha devam, ısrar, hatâ üzere, gaflet üzere yaşamak, cahillik biz de; sanki Resûllullah Efendimiz de çok suçluymuş, çok günahkarmış gibisanki Resûllullah Efendimiz de çok suçluymuş, çok günahkarmış gibi gece gündüz gözyaşı döküp ibadet ediyor. gece gündüz gözyaşı döküp ibadet ediyor.

Hangimizin yaptığı doğru? Hangimizin yaptığı doğru?

Bize Allah'ın Erhamürrâhimîn olduğunu bildiren Resûlullah Efendimiz değil mi? Bize Allah'ın Erhamürrâhimîn olduğunu bildiren Resûlullah Efendimiz değil mi?

[Allah] çok merhameti geniş, çok rahmedici, çok affedici diyen [Allah] çok merhameti geniş, çok rahmedici, çok affedici diyen Peygamber Efendimiz değil mi? Peygamber Efendimiz. Peygamber Efendimiz değil mi?

Peygamber Efendimiz.

E niye o kadar çok ağlamış, gözyaşı dökmüş, sabahlara kadar ayakları şişecek kadar ibadet etmiş? E niye o kadar çok ağlamış, gözyaşı dökmüş, sabahlara kadar ayakları şişecek kadar ibadet etmiş?

Niye "Sana hakkıyla ibadet edemedim Yâ Rabbi!" diye sızlanmış? Niye "Sana hakkıyla ibadet edemedim Yâ Rabbi!" diye sızlanmış?

Niye "Yâ Rabbi! Senin kahrından gazabından senin rahmetine sığınıyorum." demiş? Niye "Yâ Rabbi! Senin kahrından gazabından senin rahmetine sığınıyorum." demiş?

Demek ki vaziyet ciddi. Bunu kendisi hayatında nereden anlıyor? Demek ki vaziyet ciddi.

Bunu kendisi hayatında nereden anlıyor?

Mesela bir ara vahiy kesilmiş. O zaman, "Yâ Rabbi! bir kusurum mu var?" diye çok üzülmüş. Mesela bir ara vahiy kesilmiş. O zaman, "Yâ Rabbi! bir kusurum mu var?" diye çok üzülmüş. Taif'te taşlanıp kanları yere aktığı zaman; ayaklarından, topuklarından, Taif'te taşlanıp kanları yere aktığı zaman; ayaklarından, topuklarından, yüzünden kanlar aktığı zaman; yüzünden kanlar aktığı zaman;

"Yâ Rabbi! Sen beni sevmiyorsan, gazap ediyorsan o zaman halim fena!"Yâ Rabbi! Sen beni sevmiyorsan, gazap ediyorsan o zaman halim fena! Ama Sen seviyorsan bunlara aldırmam!Ama Sen seviyorsan bunlara aldırmam! Halk taşlarsa taşlasın, ona aldırmam da, yâ Rabbi Sen sevmiyorsan benim halim nice olur! Halk taşlarsa taşlasın, ona aldırmam da, yâ Rabbi Sen sevmiyorsan benim halim nice olur! Beni kime bırakıyorsun yâ Rabbi!?" diye öyle dua etmiş. Beni kime bırakıyorsun yâ Rabbi!?" diye öyle dua etmiş.

Abdullah b. Ümm-i Mektûm radıyallahu anh gelip birkaç defa kendisine ısrarla soru sorunca, Abdullah b. Ümm-i Mektûm radıyallahu anh gelip birkaç defa kendisine ısrarla soru sorunca, kendisi başkalarıyla konuşuyor diye, yüzünü buruşturmuş, sırtını çevirmiş.kendisi başkalarıyla konuşuyor diye, yüzünü buruşturmuş, sırtını çevirmiş. Yani sıranı bekle, biraz sabret, bak şurada şunlarla konuşuyorum gibi yani.Yani sıranı bekle, biraz sabret, bak şurada şunlarla konuşuyorum gibi yani. Fakat "Böyle yapma ey Resûlüm!" diye Abese sûresi inmiş.Fakat "Böyle yapma ey Resûlüm!" diye Abese sûresi inmiş. Yani hemen âyet-i kerîme iniyor. Kendisini ikaz edici âyet-i kerîme indiği için hemen toparlıyor. Yani hemen âyet-i kerîme iniyor. Kendisini ikaz edici âyet-i kerîme indiği için hemen toparlıyor.

Eski peygamberlerden, geçmiş peygamberlerden misal düşünelim, Eski peygamberlerden, geçmiş peygamberlerden misal düşünelim, Nuh aleyhisselam oğluna diyor ki; "Oğlum gel gemiye bin, tufan var." Nuh aleyhisselam oğluna diyor ki;

"Oğlum gel gemiye bin, tufan var."

Binmiyor. Babası peygamber, o peygamber çocuğu. Binmiyor. Babası peygamber, o peygamber çocuğu.

Allah denizin, deryanın, gölün olmadığı yerdeAllah denizin, deryanın, gölün olmadığı yerde Nuh aleyhisselam'a "Haydi gemi yap!" diye emretmiş; [o da] tezgâhı kurmuş,Nuh aleyhisselam'a "Haydi gemi yap!" diye emretmiş; [o da] tezgâhı kurmuş, gemi yapmaya başlayınca herkes yanından geçerken; gemi yapmaya başlayınca herkes yanından geçerken;

Sehirû minhü. "Ya burada deniz yok ki su yok ki bu gemiyi niye yapıyorsun?" diye, Sehirû minhü. "Ya burada deniz yok ki su yok ki bu gemiyi niye yapıyorsun?" diye, "Nuh aleyhisselam ile alay ettiler." Sehirû ne demek? "Nuh aleyhisselam ile alay ettiler."

Sehirû ne demek?

"Dalga geçmek" demek. "Maskaralık" kelimesi de oradan çıkıyor."Dalga geçmek" demek. "Maskaralık" kelimesi de oradan çıkıyor. Maskaraya almak, Allah'ın peygamberiyle dalga geçmek istediler; Maskaraya almak, Allah'ın peygamberiyle dalga geçmek istediler;

"Herhalde bunun aklından bir zoru var." gibi düşünerek,"Herhalde bunun aklından bir zoru var." gibi düşünerek, yani "Burada gemiye ne lüzum var?" filan diyerek [dalga geçmek istediler] ama Allah; yani "Burada gemiye ne lüzum var?" filan diyerek [dalga geçmek istediler] ama Allah;

"Gemi yap!" diyor. Va's-nei'l-fülke bi-a'yüninâ. "Gemi yap!" diyor.

Va's-nei'l-fülke bi-a'yüninâ.
"Gözümüzün önünde bir gemi yap bakalım." "Gözümüzün önünde bir gemi yap bakalım."

Su yok, derya yok, Allah "Koca bir gemi yap!" diyor. Su yok, derya yok, Allah "Koca bir gemi yap!" diyor.

Emir, başüstüne! Yapıyor.Emir, başüstüne! Yapıyor. Sonra tufan başlıyor. Sonra tufan başlıyor.

Nuh aleyhisselam tufanın âkıbetini biliyor; gemiye binenden başkası kurtulamayacak! Nuh aleyhisselam tufanın âkıbetini biliyor; gemiye binenden başkası kurtulamayacak! Gemiye binen kurtulacak, ötekiler boğulacak. "Oğlum, bin şu gemiye!" Gemiye binen kurtulacak, ötekiler boğulacak.

"Oğlum, bin şu gemiye!"

Baba ya, suçlu da olsa, kusurlu da olsa; "Oğlum, bin şu gemiye." diyor. Oğlu da diyor ki; Baba ya, suçlu da olsa, kusurlu da olsa;

"Oğlum, bin şu gemiye." diyor. Oğlu da diyor ki;

"Binmeyeceğim, gelmeyeceğim!" "Oğlum, tufan artacak, yağmur devam edecek,"Binmeyeceğim, gelmeyeceğim!"

"Oğlum, tufan artacak, yağmur devam edecek,
her tarafı sular basacak!" Seâvî ilâ cebelin ya'sımünî mine'l-mâi. her tarafı sular basacak!"

Seâvî ilâ cebelin ya'sımünî mine'l-mâi.
"Bir dağın tepesine tırmanırım, o dağ beni sudan korur." "Bir dağın tepesine tırmanırım, o dağ beni sudan korur." Yukarı çıktığım için su oraya kadar çıkmaz. Yukarı çıktığım için su oraya kadar çıkmaz.

"Evladım, bugün Allah'ın bu kahrından kurtuluş yok, çare yok." "Evladım, bugün Allah'ın bu kahrından kurtuluş yok, çare yok." derken selin azgın suları geliyor,derken selin azgın suları geliyor, bu konuşma üzere devam eden, babasının karşısında diklenen oğlunu sel sürüklemeye başlıyor.bu konuşma üzere devam eden, babasının karşısında diklenen oğlunu sel sürüklemeye başlıyor. Sürüklüyor ve gözünün önünde oğlu boğuluyor. Sürüklüyor ve gözünün önünde oğlu boğuluyor.

Gözünün önünde insanın bir koyun bile boğulsa yani oğlu değil de Gözünün önünde insanın bir koyun bile boğulsa yani oğlu değil de bir hayvan bile boğulsa insan üzülür. bir hayvan bile boğulsa insan üzülür. Havuza böcek düşüyor da zavallı çırpınıyor boğulacak filan diye suyun üzerinden alıyoruz atıyoruz.Havuza böcek düşüyor da zavallı çırpınıyor boğulacak filan diye suyun üzerinden alıyoruz atıyoruz. Oğlu gözünün önünde boğuluyor diyor ki; Oğlu gözünün önünde boğuluyor diyor ki;

"Yâ Rabbi! Oğlum benim ailemin bir ferdi ama senin de vaadin haktır, "Yâ Rabbi! Oğlum benim ailemin bir ferdi ama senin de vaadin haktır, Sen de Erhamürrahimîn'sin yâ Rabbi!" diyor.Sen de Erhamürrahimîn'sin yâ Rabbi!" diyor. Yani oğluna biraz [Allah'ın] rahmetini ister gibi oluyor.Yani oğluna biraz [Allah'ın] rahmetini ister gibi oluyor. Allahu Teâlâ hazretleri derhal itâb eyliyor, diyor ki; Allahu Teâlâ hazretleri derhal itâb eyliyor, diyor ki;

"Ey Nuh! O senin ailenden filan değil!" Neden? Kâfir! Kafir oldu mu bağlar kopar. "Ey Nuh! O senin ailenden filan değil!"

Neden?

Kâfir! Kafir oldu mu bağlar kopar.

İnnehû leyse min ehlike innehû amelün ğayru sâlih. İnnehû leyse min ehlike innehû amelün ğayru sâlih. "Onun kafası, işi, icraatı kötü icraat. O senin ailenin ferdi değil, "Onun kafası, işi, icraatı kötü icraat. O senin ailenin ferdi değil, bilmediğin şeyi benden isteme." diye hemen itâb geliyor.bilmediğin şeyi benden isteme." diye hemen itâb geliyor. Yani bir babanın gözü önünde oğlunun boğulmasındakiYani bir babanın gözü önünde oğlunun boğulmasındaki bir merhamet onun üzerine oğlunun affını istemesi…bir merhamet onun üzerine oğlunun affını istemesi… Eh, affını [isterken] de doğrudan doğruya, "Affet yâ Rabbi!" demiyor; Eh, affını [isterken] de doğrudan doğruya, "Affet yâ Rabbi!" demiyor;

"Vaadin haktır, sen de Erhamürrahimîn'sin yâ Rabbi!" diyor. "Vaadin haktır, sen de Erhamürrahimîn'sin yâ Rabbi!" diyor. Erhamürrahimîn'liğini zikrediyor ama Allah diyor ki; Erhamürrahimîn'liğini zikrediyor ama Allah diyor ki;

"Ona merhamet etmeyeceğim, kâfire merhamet etmeyeceğim, cezalandıracağım. "Ona merhamet etmeyeceğim, kâfire merhamet etmeyeceğim, cezalandıracağım. Bilmediğin şeye karışma!" deyince o da hemen toparlıyor, tevbe ve istiğfar ediyor. Bilmediğin şeye karışma!" deyince o da hemen toparlıyor, tevbe ve istiğfar ediyor.

Buralardan anlıyoruz ki kul hata işledi mi müsamaha olmaz. Buralardan anlıyoruz ki kul hata işledi mi müsamaha olmaz. Kul hata işlememeye, hatasında ısrar etmemeye çalışacak.Kul hata işlememeye, hatasında ısrar etmemeye çalışacak. Yani peygamberlere böyle hitâb-ı itâb geldiği zaman halktan günah deryasına Yani peygamberlere böyle hitâb-ı itâb geldiği zaman halktan günah deryasına dalmış insanlara haydi haydi nice tokatlar, cezalar gelir. dalmış insanlara haydi haydi nice tokatlar, cezalar gelir.

Onun için mahşer günü olduğu zaman, bütün insanlar mahşer, Onun için mahşer günü olduğu zaman, bütün insanlar mahşer, Arasat meydanında toplandığı zaman peygamberlerin her birisi bir köşede titreyecek...Arasat meydanında toplandığı zaman peygamberlerin her birisi bir köşede titreyecek... Her birisi bir köşede titreyecek, halk gidip de ondan bir şey istediği,Her birisi bir köşede titreyecek, halk gidip de ondan bir şey istediği, şefaat dilediği zaman her birisi bir mazeret söyleyecek. şefaat dilediği zaman her birisi bir mazeret söyleyecek.

Âdem aleyhisselam'a gidecekler, diyecekler ki; Âdem aleyhisselam'a gidecekler, diyecekler ki;

"Ey Âdem babamız! Allah'a yalvar, müracaat eyle de şöyle olsun böyle olsun...""Ey Âdem babamız! Allah'a yalvar, müracaat eyle de şöyle olsun böyle olsun..." Diyecek ki; "Ben cennetteyken Allah 'Şu ağaca yaklaşmayın!' demişti, yaklaşmıştım, Diyecek ki;

"Ben cennetteyken Allah 'Şu ağaca yaklaşmayın!' demişti, yaklaşmıştım,
şimdi korkarım, hitap edemem." diyecek. Musa aleyhisselam'a gidecekler; şimdi korkarım, hitap edemem." diyecek. Musa aleyhisselam'a gidecekler;

"Ben" diyecek, "İki kişiyi ayırayım derken kavgaya girmiştim. "Ben" diyecek, "İki kişiyi ayırayım derken kavgaya girmiştim. Bir yumruk atmıştım, yumruk attığım insan ölmüştü. Bir yumruk atmıştım, yumruk attığım insan ölmüştü. Onun için ben bugün şey yapamayacağım." diyecek. Her birisi çekinecek,Onun için ben bugün şey yapamayacağım." diyecek. Her birisi çekinecek, ahâli Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e gelecek; ahâli Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e gelecek;

"Yâ Muhammed! Allah'a münacaat eyle, Rabbinden dile de şöyle olsun böyle olsun." diye"Yâ Muhammed! Allah'a münacaat eyle, Rabbinden dile de şöyle olsun böyle olsun." diye arzularını söyleyecekler. arzularını söyleyecekler. Peygamber Efendimiz ileri varacak, Arş-ı Âlâ'nın önünde Allah'ın huzurunda secdeye kapanacak. Peygamber Efendimiz ileri varacak, Arş-ı Âlâ'nın önünde Allah'ın huzurunda secdeye kapanacak. Allahu Teâlâ hazretlerine nice nice meth ü senâlar ettikten sonra isteyecek, Allahu Teâlâ hazretlerine nice nice meth ü senâlar ettikten sonra isteyecek, istediğini Allahu Teâlâ hazretleri verecek amaistediğini Allahu Teâlâ hazretleri verecek ama o mahşer gününde peygamberler bile telaşta ve korkuda olacak.o mahşer gününde peygamberler bile telaşta ve korkuda olacak. Peygamberler bile, Allah'ın sevgili kulları bile telaşta olacak. Peygamberler bile, Allah'ın sevgili kulları bile telaşta olacak. İşte bizim anlamadığımız durum bu. Biz, "Elhamdülillah müslüman olduk." diye, bir de,İşte bizim anlamadığımız durum bu.

Biz, "Elhamdülillah müslüman olduk." diye, bir de,
"Lâ ilahe illallah diyen cennete girecek." Diye, bir de, "Lâ ilahe illallah diyen cennete girecek." Diye, bir de, "Allah Erhamürrahimîn." diye fazla gevşiyoruz, laubâli oluyoruz. "Allah Erhamürrahimîn." diye fazla gevşiyoruz, laubâli oluyoruz. Şeytan gevşettiriyor, aldatıyor. Allah'ın Erhamürrahimîn olduğunu düşündürüyor, ibadet yaptırmıyor.Şeytan gevşettiriyor, aldatıyor. Allah'ın Erhamürrahimîn olduğunu düşündürüyor, ibadet yaptırmıyor. Allah'ın affediciliğini düşündürüyor, günahlardan titizlikle sakındırtmıyor. Allah'ın affediciliğini düşündürüyor, günahlardan titizlikle sakındırtmıyor. Hâsılı insanoğlunu yine kandırıyor. Yani Allah'ın Erhamürrahimîn sıfatını düşünerek kanmamak lazım. Hâsılı insanoğlunu yine kandırıyor. Yani Allah'ın Erhamürrahimîn sıfatını düşünerek kanmamak lazım. Allah'ın azîz-i züntikâm, intikam alıcı, izzet celal sahibi kahır Allah'ın azîz-i züntikâm, intikam alıcı, izzet celal sahibi kahır ve gazab sahibi olduğunu da hatırdan çıkarmamak lazım.ve gazab sahibi olduğunu da hatırdan çıkarmamak lazım. Havfullah ve haşyetullahı terk etmemek lazım. Laubâli olmamak lazım. Havfullah ve haşyetullahı terk etmemek lazım. Laubâli olmamak lazım.

Millet çok gevşek. Yani hepimiz [çok gevşeğiz]. Millet çok gevşek. Yani hepimiz [çok gevşeğiz]. Çok ümitli, sırf ümit olmuşuz. Allah bizi affeder diye düşünüyoruzÇok ümitli, sırf ümit olmuşuz. Allah bizi affeder diye düşünüyoruz ama peygamberler öyle hareket etmemişler.ama peygamberler öyle hareket etmemişler. Doğru olan peygamberin izinden gitmek, peygamberin yaptığı gibi yapmak. Doğru olan peygamberin izinden gitmek, peygamberin yaptığı gibi yapmak. Her an hatam var mı hatam nedir diye düşünmek, her an en iyi şeyi yapmaya çalışmak [gerekir.] Her an hatam var mı hatam nedir diye düşünmek, her an en iyi şeyi yapmaya çalışmak [gerekir.] Bu gafletimizden dolayı kendimizin kusurlarımızı göremiyoruz. Bu gafletimizden dolayı kendimizin kusurlarımızı göremiyoruz. Söylenilen kusurları da düzeltmiyoruz. Söylenilen kusurları da düzeltmiyoruz.

Mesela Peygamber Efendimiz, "Üç günden fazla bir müslümanın Mesela Peygamber Efendimiz, "Üç günden fazla bir müslümanın bir müslümana dargın kalmasını haram." diyor. bir müslümana dargın kalmasını haram." diyor. Üç gün, aklını başına toplayıncaya kadar müsamaha var.Üç gün, aklını başına toplayıncaya kadar müsamaha var. Üç gün içinde kızgınlığını söndürecek, barışacak, dargın durmayacak.Üç gün içinde kızgınlığını söndürecek, barışacak, dargın durmayacak. Müslümanın müslümana dargın durması haram.Müslümanın müslümana dargın durması haram. Bir sürü dargın insan, dargın kardeş var. Babasına küs, anasına darılan insan var.Bir sürü dargın insan, dargın kardeş var. Babasına küs, anasına darılan insan var. Anasını babasını aramayan insan var. Büyüğünü sevmeyen, küçüğünü sevmeyen insan var. Anasını babasını aramayan insan var. Büyüğünü sevmeyen, küçüğünü sevmeyen insan var. Babasının mirasını hepsini birden lup diye yutup kardeşlerine bir şey vermeyen var. Babasının mirasını hepsini birden lup diye yutup kardeşlerine bir şey vermeyen var. Kardeş de ondan dolayı kızıp onunla konuşmuyor. Komşu komşuya kızgın.Kardeş de ondan dolayı kızıp onunla konuşmuyor. Komşu komşuya kızgın. Ortak ortağına dalavereci, kazık atmış, aldatmış vesaire ama müslüman, camiye geliyor.Ortak ortağına dalavereci, kazık atmış, aldatmış vesaire ama müslüman, camiye geliyor. Dükkânı var, içki satıyor ama müslüman. Hacca gitmiş, sakalı var ama içki satıyor. Dükkânı var, içki satıyor ama müslüman. Hacca gitmiş, sakalı var ama içki satıyor. Yani Allah'tan korkmuyor! İşin aslı öyle, korkmuyor. Yani Allah'tan korkmuyor! İşin aslı öyle, korkmuyor.

Niye korkmuyor? [Allah] Erhamürrahimîndir canım, affedermiş, affı çokmuş diye korkmuyor. Niye korkmuyor?

[Allah] Erhamürrahimîndir canım, affedermiş, affı çokmuş diye korkmuyor.
Allah'tan korkmuyor, bildiğini yapıyor. Çok yanlış! Bu gidişle insan çok hatalı hareket eder. Allah'tan korkmuyor, bildiğini yapıyor. Çok yanlış! Bu gidişle insan çok hatalı hareket eder.

Dün akşam okuduğum âyet-i kerîmede ne buyuruyor Rabbimiz? Dün akşam okuduğum âyet-i kerîmede ne buyuruyor Rabbimiz?

Yâ eyyühellezîne âmenü't-tekullâhe hakka tükâtihî ve lâ temûtünne illâ ve entüm müslimûn.Yâ eyyühellezîne âmenü't-tekullâhe hakka tükâtihî ve lâ temûtünne illâ ve entüm müslimûn. "Allah'tan nasıl korkup sakınmak gerekiyorsa hakkıyla, tamamen, pürdikkat korkun ve sakının."Allah'tan nasıl korkup sakınmak gerekiyorsa hakkıyla, tamamen, pürdikkat korkun ve sakının. Ancak müslüman olarak ölün!" Şimdi şöyle Türkiye'yi düşündüm de...Ancak müslüman olarak ölün!"

Şimdi şöyle Türkiye'yi düşündüm de...
Türkiye'yi düşündüm, çevremi düşündüm, eski ihvanımı düşündüm. Türkiye'yi düşündüm, çevremi düşündüm, eski ihvanımı düşündüm. Eskiden tekkeye devam eden insanları düşündüm, şimdi kopanları düşündüm...Eskiden tekkeye devam eden insanları düşündüm, şimdi kopanları düşündüm... Müslümanlar bayağı bayağı Allah'ın rahmetine çok fazla ümitli, onun için çok suç işliyorlar,Müslümanlar bayağı bayağı Allah'ın rahmetine çok fazla ümitli, onun için çok suç işliyorlar, şeytan bayağı aldatıyor. Halbuki bir yüzünü buruşturdu, sırtını döndü diye,şeytan bayağı aldatıyor. Halbuki bir yüzünü buruşturdu, sırtını döndü diye, -biraz sonra konuşacak yine- biraz döndü diye Peygamber Efendimiz'e Abese sûresi iniyor. -biraz sonra konuşacak yine- biraz döndü diye Peygamber Efendimiz'e Abese sûresi iniyor.

Bir içindeki şeyi utandığı için söylemedi, sakladı diye; Bir içindeki şeyi utandığı için söylemedi, sakladı diye;

Mâ kâne ale'n-nebiyyi min haracin fî-mâ faradallâhu lehû sünnetellâhi fillezîne halev min kablMâ kâne ale'n-nebiyyi min haracin fî-mâ faradallâhu lehû sünnetellâhi fillezîne halev min kabl ve kâne emrullâhi gaderan makdûrâ. diye ikaz geliyor. ve kâne emrullâhi gaderan makdûrâ. diye ikaz geliyor.

Ve tuhfî fî nefsike mâllâhü mübdîhi ve tahşe'n-nâse vallâhü ehakku en tahşâhü. Ve tuhfî fî nefsike mâllâhü mübdîhi ve tahşe'n-nâse vallâhü ehakku en tahşâhü. "İnsanlardan korkuyorsun, utanıyorsun, çekiniyorsun Allah'tan daha çok kork." "İnsanlardan korkuyorsun, utanıyorsun, çekiniyorsun Allah'tan daha çok kork." Neyse söyle, ne yapman gerekiyorsa açıkça şey yap, diye hemen ikaz geliyor. Neyse söyle, ne yapman gerekiyorsa açıkça şey yap, diye hemen ikaz geliyor.

Hz. Ömer radıyallahu anh ağlarmış, "Keşke anam beni doğurmasaydı!" dermiş. Hz. Ömer radıyallahu anh ağlarmış, "Keşke anam beni doğurmasaydı!" dermiş. Keşke çayırdaki kuruyup savrulan ot olsaydım, insan olmasaydım da, sorumlu olmasaydım da, Keşke çayırdaki kuruyup savrulan ot olsaydım, insan olmasaydım da, sorumlu olmasaydım da, mükellefiyete muhatap olmasaydım da,mükellefiyete muhatap olmasaydım da, anam beni doğurmasaydı da keşke ot olsaydım. Çayırda kuru ot olsaydım savrulsaydım, diye ağlarmış. anam beni doğurmasaydı da keşke ot olsaydım. Çayırda kuru ot olsaydım savrulsaydım, diye ağlarmış.

Yani bizim biraz çokça ağlamamız gerekiyor. Biz biraz fazla gülüyoruz. Yani bizim biraz çokça ağlamamız gerekiyor. Biz biraz fazla gülüyoruz. Fazla gevşeğiz, fazla laubâliyiz, işin ciddiyetinden habersiziz Fazla gevşeğiz, fazla laubâliyiz, işin ciddiyetinden habersiziz ve bir sürü hataları işlemeye devam ediyoruz. ve bir sürü hataları işlemeye devam ediyoruz. Hem müslümanız hem de bir sürü hataya devam... Niye? "Allah affeder!" Hem müslümanız hem de bir sürü hataya devam...

Niye?

"Allah affeder!"

Bizden daha gafiller var. Kıravatlı, traşlı, namazsız niyazsız, cumadan bayramdan Bizden daha gafiller var. Kıravatlı, traşlı, namazsız niyazsız, cumadan bayramdan habersiz ama birisi kendisine sorduğu zaman,habersiz ama birisi kendisine sorduğu zaman, "Elhamdülillah müslümanım." diyor. "E niye ibadetleri yapmıyorsun?" deyince; "Elhamdülillah müslümanım." diyor.

"E niye ibadetleri yapmıyorsun?" deyince;

"Allah Gafûrurrahîm'dir." diyor. Niye içki içiyorsun, niye faiz yiyorsun? "Allah Gafûrurrahîm'dir." diyor.

Niye içki içiyorsun, niye faiz yiyorsun?

"Allah affeder." diyor, "Ne olacak?" diyor. Bizden daha şaşkınlar, daha beterler var ama "Allah affeder." diyor, "Ne olacak?" diyor.

Bizden daha şaşkınlar, daha beterler var ama
onlara bakmak, onlar ölçek değil. Ölçek, ölçü, nümûne peygamberler.onlara bakmak, onlar ölçek değil. Ölçek, ölçü, nümûne peygamberler. Peygamberler sakınmış, çekinmiş Peygamberimiz'in ashâbı ağlamış. Peygamberler sakınmış, çekinmiş Peygamberimiz'in ashâbı ağlamış. En çok ağlayan insanlardan biri Ebû Bekr-i Sıddîk. Müşrikler evinden dışarı çıkartmadıkları zaman,En çok ağlayan insanlardan biri Ebû Bekr-i Sıddîk. Müşrikler evinden dışarı çıkartmadıkları zaman, evinin bahçesinde ibadet edermiş. evinin bahçesinde ibadet edermiş. O kadar ağlarmış ki mahallenin çocukları böyle gelir seyrederlermiş; O kadar ağlarmış ki mahallenin çocukları böyle gelir seyrederlermiş;

Bu niye çok ağlıyor? Allah korkusundan ağlıyor. Hz. Ömer çok ağlarmış.Bu niye çok ağlıyor?

Allah korkusundan ağlıyor. Hz. Ömer çok ağlarmış.
Allah'tan hakkıyla korkmamız, titiz müslüman olmamız, takva ehli müslüman olmamız lazım. Allah'tan hakkıyla korkmamız, titiz müslüman olmamız, takva ehli müslüman olmamız lazım. Evliyaullah büyüklerimiz bize diyorlar ki, mesela Abdulhâlik-ı Gücdüvânî hazretleri Evliyaullah büyüklerimiz bize diyorlar ki, mesela Abdulhâlik-ı Gücdüvânî hazretleri kendisinden sonra şeyh olacak olan, vekili olacak olan yetişmiş dervişine nasihatinde diyor ki; kendisinden sonra şeyh olacak olan, vekili olacak olan yetişmiş dervişine nasihatinde diyor ki;

"Evladım, ilim öğrendiğin kadar takvâyı da öğren.""Evladım, ilim öğrendiğin kadar takvâyı da öğren." Tamam, ilmi öğreniyorsun, Arapça biliyorsun, hadisten, tefsirden bahsediyorsun, Tamam, ilmi öğreniyorsun, Arapça biliyorsun, hadisten, tefsirden bahsediyorsun, kitapları açıyorsun vaaz ediyorsun. İlim öğrendiğin kadar takvâyı da öğren diyor. kitapları açıyorsun vaaz ediyorsun. İlim öğrendiğin kadar takvâyı da öğren diyor.

Takvâ ne demek? "Allah'tan korkmak, sakınmak" demek. Havfullahı öğren, takvayı öğren,Takvâ ne demek?

"Allah'tan korkmak, sakınmak" demek. Havfullahı öğren, takvayı öğren,
Allah'tan sakınmayı öğren. Yani Allahu Teâlâ hazretlerinin azarlamasından, Allah'tan sakınmayı öğren. Yani Allahu Teâlâ hazretlerinin azarlamasından, cezalandırmasından korkmayı öğren. Titiz müslüman olmayı, haramdan sakınmayı, cezalandırmasından korkmayı öğren. Titiz müslüman olmayı, haramdan sakınmayı, günahtan uzak durmayı, sevaplı işi yapmayı, sevaplı işe sabretmeyi, devam etmeyi öğren… günahtan uzak durmayı, sevaplı işi yapmayı, sevaplı işe sabretmeyi, devam etmeyi öğren… Bu demek yani. Biz öğrenmeyi sadece bilgi öğrenmek sanıyoruz, halbuki huylar da öğrenilir; Bu demek yani.

Biz öğrenmeyi sadece bilgi öğrenmek sanıyoruz, halbuki huylar da öğrenilir;
sabır öğrenilir, şükür öğrenilir, takvâ öğrenilir, ihlâs öğrenilir, cömertlik öğrenilir. sabır öğrenilir, şükür öğrenilir, takvâ öğrenilir, ihlâs öğrenilir, cömertlik öğrenilir. Hatta bunlar öğretilmezse insan mahvolur. İyi huyları olmayan insanlar mahvolur.Hatta bunlar öğretilmezse insan mahvolur. İyi huyları olmayan insanlar mahvolur. Çocuklarımıza öğreteceğiz. Çocuklarımız drinki meşrubatı gördü mü "baba şundan isterim" diyor,Çocuklarımıza öğreteceğiz.

Çocuklarımız drinki meşrubatı gördü mü "baba şundan isterim" diyor,
vermediği zaman ağlıyor, babası almadığı zaman ağlıyor, öyle yetişiyor. vermediği zaman ağlıyor, babası almadığı zaman ağlıyor, öyle yetişiyor. Halbuki İmam Gazzâlî diyor ki; Halbuki İmam Gazzâlî diyor ki;

"Zengin de olsanız çocuklarınıza bazen bazı şeyleri almayın, vermeyin; "Zengin de olsanız çocuklarınıza bazen bazı şeyleri almayın, vermeyin; bazen kuru ekmek yedirin, bazen sert yerde yatırın. Anlasın, bilsin." bazen kuru ekmek yedirin, bazen sert yerde yatırın. Anlasın, bilsin."

"Bazı insanlar böyle yapıyor evladım, sen de alış." filan mı diyecek nasıl diyecekse insan. "Bazı insanlar böyle yapıyor evladım, sen de alış." filan mı diyecek nasıl diyecekse insan. Çünkü ona her istediğinin alınmayacağını küçükten öğretmezsen… Çünkü ona her istediğinin alınmayacağını küçükten öğretmezsen… Korkuyorum, şimdi bakıyorum böyle nazla, izzetle, ikramla büyüyen çocuklara, korkuyorum. Korkuyorum, şimdi bakıyorum böyle nazla, izzetle, ikramla büyüyen çocuklara, korkuyorum. Tabii sabah vakti olduğu halde genç yaşında camiye gelen çocukları da görünce seviniyorum ama Tabii sabah vakti olduğu halde genç yaşında camiye gelen çocukları da görünce seviniyorum ama bir de böyle her istediği verilen çocuğa, diyorum ki bu 17-18 yaşına geldiği zaman bir de böyle her istediği verilen çocuğa, diyorum ki bu 17-18 yaşına geldiği zaman Avustralya'da anasını babasını dinler mi? Acaba dinleyecek mi? Avustralya'da anasını babasını dinler mi? Acaba dinleyecek mi?

Kendi başına istediğini yapmaya çünkü nefsi alışmış istediği şeyi yapacak ille. Kendi başına istediğini yapmaya çünkü nefsi alışmış istediği şeyi yapacak ille. Yapma etme evladım, dur, gitme, desen bile dinlemeyecek..Yapma etme evladım, dur, gitme, desen bile dinlemeyecek.. Aşağıda, küçük yaşlarda öğretmediğin zaman [dinlemez.] Küçük yaşta öğretebilirsin. Aşağıda, küçük yaşlarda öğretmediğin zaman [dinlemez.] Küçük yaşta öğretebilirsin.

Neden? Senden korkar. Büyüdüğü zaman senden korkmaz.Neden?

Senden korkar. Büyüdüğü zaman senden korkmaz.
Biraz daha büyüdüğü zaman seni korkutur, döver. Döveni var, anasını babasını döveni var. Biraz daha büyüdüğü zaman seni korkutur, döver. Döveni var, anasını babasını döveni var.

Güzel huyları öğretmek gerekiyor, kendimiz de öğrenmeliyiz. Güzel huyları öğretmek gerekiyor, kendimiz de öğrenmeliyiz.

İnsan yaşlı zamanında öğrenir mi? Evet, öğrenir.İnsan yaşlı zamanında öğrenir mi?

Evet, öğrenir.
Tekke zaten bir mekteptir. Herkes tekkede güzel huyları öğrenir. Tekkede bilgi kadar ahlâk öğretilir.Tekke zaten bir mekteptir. Herkes tekkede güzel huyları öğrenir. Tekkede bilgi kadar ahlâk öğretilir. Tekke ahlâk mektebidir mekteb-i edebtir. Edep öğrenecek, ahlâk öğrenecek,Tekke ahlâk mektebidir mekteb-i edebtir. Edep öğrenecek, ahlâk öğrenecek, büyüklere saygıyı öğrenecek, sevgiyi öğrenecek, affetmeyi öğrenecek, sabretmeyi öğrenecek, büyüklere saygıyı öğrenecek, sevgiyi öğrenecek, affetmeyi öğrenecek, sabretmeyi öğrenecek, cömertliği öğrenecek, hizmeti öğrenecek, ihlâsı öğrenecek. cömertliği öğrenecek, hizmeti öğrenecek, ihlâsı öğrenecek. Mektep!.. Otururken kalkarken dikkat edecek, güzel konuşmayı,Mektep!.. Otururken kalkarken dikkat edecek, güzel konuşmayı, edepli konuşmayı öğrenecek, kendisini toparlayacak. edepli konuşmayı öğrenecek, kendisini toparlayacak.

Allahu Teâlâ hazretleri hepimizi sevdiği kulu eylesin. Allahu Teâlâ hazretleri hepimizi sevdiği kulu eylesin.

Yani sevdiği kulu olana korku yok da, ne mutlu sevdiği kulu olana! Yani sevdiği kulu olana korku yok da, ne mutlu sevdiği kulu olana!

Ama nasıl sevdiği kulu olacak insan? Acaba şu anda sevdiği kul mu, Ama nasıl sevdiği kulu olacak insan?

Acaba şu anda sevdiği kul mu,
şu anda sevdiği kul durumuna erişebilmiş mi? Mühim olan o. şu anda sevdiği kul durumuna erişebilmiş mi?

Mühim olan o.

Allahu Teâlâ hazretleri tevfikini cümlemize refik eylesin.Allahu Teâlâ hazretleri tevfikini cümlemize refik eylesin. Sevdiği razı olduğu amelleri işlemeye muvaffak eylesin. Sevdiği razı olduğu amelleri işlemeye muvaffak eylesin. Hülâsa-i meâl, işin sonunda sevdiği kul olmayı nasip eylesin,Hülâsa-i meâl, işin sonunda sevdiği kul olmayı nasip eylesin, huzuruna sevdiği razı olduğu kul olarak varmayı nasip eylesin, huzuruna sevdiği razı olduğu kul olarak varmayı nasip eylesin, cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin. el-Fâtiha… cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.

el-Fâtiha…

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2