Namaz Vakitleri

22 Cemâziye'l-Âhir 1446
23 December 2024
İmsak
06:47
Güneş
08:20
Öğle
13:08
İkindi
15:26
Akşam
17:47
Yatsı
19:14
Detaylı Arama

En Hayırlı Ümmet (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

23 Muharrem 1415 / 03.07.1994
İskenderpaşa Camii / İstanbul

İçerik

Ayakları duvara kaldırıp dayayıp yatmak sünnet mi?

Hocam, sıla-yı rahim yapmak sevap mıdır?

Dinî nikâh yapmış olan bir insan ille zifafla sorumlu mudur?

Genç bir bayanın 70 yaşındaki erkek akrabasının elini öpmesi nasıldır?

Elimden özürlü üniversite öğrencisi bir gencim. İslâmî açıdan özürlü olmanın nedeni nedir?

Allah nasip ederse önümüzdeki dönemde İmam hatip lisesini bitireceğim. Okulu bitirdiğim zaman ticarete mi atılayım yoksa okumaya devam mı edeyim, ne buyurursunuz?

Eğer ticarete atılacaksam nasıl bir yol izleyeyim, ticareti nasıl yapayım? Eğer okumaya devam edeceksem hangi fakülteye gideyim?

Farklı cemaatlere müntesip bir beyle bayan evlenebilirler mi?

Dersli olmadıkları hâlde size ve cemaate muhabbeti olan kimseleri Hatme-i Hâcegân'a katmak ve hatta ders almaları için ısrarda bulunmakta bir sakınca var mıdır?

Arılara, bal çok olsun diye şeker yediriliyor. Acaba mahsurlu mudur?

Fındık mahsulünün öşürü onda biri midir yirmide biri midir?

İhvandan bir kız ile evlenmek istiyorum. Ancak ailem; "Kız bir yaş büyük, erken çöker." diye karşı çıkıyor. Ne yapalım?

Sürekli vesvese geliyor, ne buyurursunuz?

Ben cemaatinizden bir hanımla nişanlandım. Çevre, örf ve âdetler üzerine aramızda dinî nikâh yapıldı; resmî nikâh yok. Bu durumda nasıl davranmalıyız, nasıl görüşmeliyiz? Görüşmemizde sakınca var mıdır?

Bir fakülte öğrencisiyim. Haram işlememek için bir kimseyle nikâh kıymak istiyorum. Bunun bir mahsuru var mı? Bazı sorumlulukları yerine getirmemiş olur muyum? Mesela zifaf gerekli midir? Yapacağımız doğru mudur?

Dinî nikâh yapmış olan bir insan ille zifafla sorumlu mudur?

Falanca cemaatten selamlar. Hatme-i Hâcegân'ın taşla yapılanı mı taşsız yapılanı mı daha faziletlidir? Feyiz bakımından fark olabilir mi?

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Hadis sohbetlerini 5 aşamada özetleyebiliriz.

a. İskenderpaşa Camii Sohbetleri (1977-1997)

Mehmed Zâhid KOTKU Hz. görevli oldukları İskenderpaşa Camii’nde, her pazar günü ikindiden sonra bir saat, cuma günleri öğleden önce 45 dakika Râmûzü’l-Ehàdis’ten hadis okuyup izah ederdi. 1977 yılının ilkbaharından itibaren bu dersler Mahmud Es’ad COŞAN tarafından yapılır oldu.

COŞAN, o yıllarda Ankara’da oturuyordu. Her hafta sonu İstanbul’a geliyor, pazar günkü hadis dersini yapıp geri dönüyordu. Tatillerde ve müsait zamanlarında cuma namazından önce de sohbet ettiği olurdu. Önemli bir engel olmadıkça, bu böyle devam etti.

13 Kasım 1980’de Mehmed Zâhid KOTKU Hazretleri’nin vefatından sonra da İskenderpaşa’daki dersler aynen devam etti. Hac veya başka bir seyahat nedeniyle yurtdışında olduğu zamanların dışında önemli bir aksama olmadı. 1997 Mayısında yurtdışına çıkıncaya kadar bu böyle devam etti. İskenderpaşa’daki son sohbeti 4 Mayıs 1997 pazar günü oldu.
COŞAN, derse besmele ve hamdele ile başlardı. Arkasından, “Kitapların en efdali Allah’ın kitabıdır, yolların en faziletlisi Peygamber (s.a.s.)’in yoludur. Sonradan uydurulan şeyler bid’attir. Her bid’at dalâlettir. Her dalâlet ve dalâlet sahibi cehenneme gider.” anlamındaki Arapça giriş cümlelerini söylerdi. Sonra, sıradaki ilk hadisin Arapça metnini okurdu.

Ondan sonra okunan kitap hakkında kısa bilgi verir; hadislerin okunmasına ve izahına geçmeden önce, başta Peygamber (s.a.s.) Efendimiz olmak üzere cümle enbiyânın, evliyânın, sülehànın; sâdât ve meşâyih-i kiramın ruhları için; kitabın müellifinin ve bu kitabın içindeki hadis-i şeriflerin bizlere kadar ulaşmasında emeği geçmiş olan ulemânın, râvilerin ruhları için; caminin bânisi İskender Paşa’nın ruhu için; bu hadis-i şerifleri dinlemek üzere oraya gelmiş olan kimselerin ahirete irtihal etmiş olan cümle yakınlarının ruhları için ve Mehmed Zahid KOTKU Hazretleri’nin ruhu için, bir Fâtiha, üç İhlâs-ı Şerif okunmasını isterdi.

Daha sonra, sıradaki hadis-i şerifin Arapça metnini okuyup, kelime kelime izahına geçerdi. Konuyla ilgili ayet-i kerimeler ve diğer hadis-i şeriflerle meseleyi bir güzel açıklardı. Sade ve anlaşılır bir Türkçe kullanırdı. Konunun iyi anlaşılması için misaller, hatıralar anlatır; şiirlere, Farsça ve Arapça beyitlere yer verirdi.

COŞAN, ilk yıllarda her sohbette 8-10 hadis-i şerif okuyup izah ederdi, sohbet süresi bir saati geçmezdi. Son yıllarda bu sayı 3’e kadar düşmüş, izah için daha çok vakit ayrılmış, sohbet süresi bir saati biraz aşmaya başlamıştı.

Sohbetin sonunda mutlaka Hatm-i Hàcegân yaptırırdı. Bazen, intisab etmek isteyenler için zikir dersi tarifi yapardı. Eğer vakit müsaitse, küçük notlarla soru gönderenlerin sorularına cevap verirdi.

Sohbetlere öncelikle gençler, öğrenciler, okumuş kimseler gelirlerdi. Fakat her yaştan ve her kesimden insana rastlamak mümkündü. Zamanla ilgi arttığı için, caminin etrafındaki evler satın alınarak cami genişletilmiş; hanımların ve erkeklerin sohbetleri takip edebilmesi için mekânlar yapılmıştır.

İskenderpaşa Camii’ndeki sohbetler, ilk yıllardan beri teyp kasetlerine kayıt edilmiştir. 1987’den sonra görüntülü video kayıtları yapılmıştır.

b. Ankara Özelif Camii Sohbetleri (1982-1996)

COŞAN, Mehmed Zâhid KOTKU Hz. vefat edip, irşad görevi kendisine intikal ettikten sonra, Ankara’da da hadis dersleri başlattı (1982). İlk önce çarşamba günleri evinin yanındaki Muradiye Camii’nde, daha sonra perşembe akşamları Özelif Camii’nde hadis dersi yapmaya başladı. Bir ara cumartesi günleri yapıldı. Emekli olup da Ankara’dan ayrıldıkları 1987 yılına kadar bu dersler devam etti. 1987’den sonra ise, her ayın ilk perşembe akşamı Ankara’ya gelip, bu hadis derslerini ayda bir yapmaya devam etti.

c. Sapanca Sohbetleri (1987-1989)

COŞAN emekli olduktan sonra Sapanca’ya yerleşmiştir. Orada oturdukları yıllarda (1987-1989), evinin yakınındaki Yüzevler Camii’nde cumartesi günleri, ikindiden sonra Muhtâru’l-Ehàdîs isimli kitaptan hadis dersleri yapmıştır.

Muhtâru’l-Ehâdîs kitabı muteber hadis kitaplarından seçilmiş ve ilk harflerine göre alfabetik olarak sıralanmış bin dört yüz kadar hadis ihtivâ etmektedir. Mısırlı alim Seyyid Ahmed el-Hâşimî (1878-1943) tarafından hazırlanmıştır. Türkçe’ye muhtelif tercümeleri yapılmıştır.

d. Anadolu’da Sohbetler

COŞAN, Türkiye’de bulunduğu 1980-1997 yılları arasında sık sık Anadolu’da seyahatler yaparlardı. Gittikleri illerde, uygun camilerde, halka açık hadis dersleri yapmıştır. Eskişehir, Bursa, İzmir, Antalya, Adapazarı, Konya, Edirne gibi illerde sohbetler yapılmış hadis sohbetleri mevcuttur.

e. Ev Sohbetleri
Doğum, ölüm, düğün, sünnet vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği evlerde; kahvaltı vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği öğrenci evlerinde mutlaka yarım saat - 45 dakika civarında bir hadis sohbeti yaparlardı.

Ayakları duvara kaldırıp dayayıp yatmak sünnet mi?, Hocam, sıla-yı rahim yapmak sevap mıdır?, Dinî nikâh yapmış olan bir | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

En Hayırlı Ümmet (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

23 Muharrem 1415 / 03.07.1994
İskenderpaşa Camii / İstanbul

İçerik

Ayakları duvara kaldırıp dayayıp yatmak sünnet mi?

Hocam, sıla-yı rahim yapmak sevap mıdır?

Dinî nikâh yapmış olan bir insan ille zifafla sorumlu mudur?

Genç bir bayanın 70 yaşındaki erkek akrabasının elini öpmesi nasıldır?

Elimden özürlü üniversite öğrencisi bir gencim. İslâmî açıdan özürlü olmanın nedeni nedir?

Allah nasip ederse önümüzdeki dönemde İmam hatip lisesini bitireceğim. Okulu bitirdiğim zaman ticarete mi atılayım yoksa okumaya devam mı edeyim, ne buyurursunuz?

Eğer ticarete atılacaksam nasıl bir yol izleyeyim, ticareti nasıl yapayım? Eğer okumaya devam edeceksem hangi fakülteye gideyim?

Farklı cemaatlere müntesip bir beyle bayan evlenebilirler mi?

Dersli olmadıkları hâlde size ve cemaate muhabbeti olan kimseleri Hatme-i Hâcegân'a katmak ve hatta ders almaları için ısrarda bulunmakta bir sakınca var mıdır?

Arılara, bal çok olsun diye şeker yediriliyor. Acaba mahsurlu mudur?

Fındık mahsulünün öşürü onda biri midir yirmide biri midir?

İhvandan bir kız ile evlenmek istiyorum. Ancak ailem; "Kız bir yaş büyük, erken çöker." diye karşı çıkıyor. Ne yapalım?

Sürekli vesvese geliyor, ne buyurursunuz?

Ben cemaatinizden bir hanımla nişanlandım. Çevre, örf ve âdetler üzerine aramızda dinî nikâh yapıldı; resmî nikâh yok. Bu durumda nasıl davranmalıyız, nasıl görüşmeliyiz? Görüşmemizde sakınca var mıdır?

Bir fakülte öğrencisiyim. Haram işlememek için bir kimseyle nikâh kıymak istiyorum. Bunun bir mahsuru var mı? Bazı sorumlulukları yerine getirmemiş olur muyum? Mesela zifaf gerekli midir? Yapacağımız doğru mudur?

Dinî nikâh yapmış olan bir insan ille zifafla sorumlu mudur?

Falanca cemaatten selamlar. Hatme-i Hâcegân'ın taşla yapılanı mı taşsız yapılanı mı daha faziletlidir? Feyiz bakımından fark olabilir mi?

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Hadis sohbetlerini 5 aşamada özetleyebiliriz.

a. İskenderpaşa Camii Sohbetleri (1977-1997)

Mehmed Zâhid KOTKU Hz. görevli oldukları İskenderpaşa Camii’nde, her pazar günü ikindiden sonra bir saat, cuma günleri öğleden önce 45 dakika Râmûzü’l-Ehàdis’ten hadis okuyup izah ederdi. 1977 yılının ilkbaharından itibaren bu dersler Mahmud Es’ad COŞAN tarafından yapılır oldu.

COŞAN, o yıllarda Ankara’da oturuyordu. Her hafta sonu İstanbul’a geliyor, pazar günkü hadis dersini yapıp geri dönüyordu. Tatillerde ve müsait zamanlarında cuma namazından önce de sohbet ettiği olurdu. Önemli bir engel olmadıkça, bu böyle devam etti.

13 Kasım 1980’de Mehmed Zâhid KOTKU Hazretleri’nin vefatından sonra da İskenderpaşa’daki dersler aynen devam etti. Hac veya başka bir seyahat nedeniyle yurtdışında olduğu zamanların dışında önemli bir aksama olmadı. 1997 Mayısında yurtdışına çıkıncaya kadar bu böyle devam etti. İskenderpaşa’daki son sohbeti 4 Mayıs 1997 pazar günü oldu.
COŞAN, derse besmele ve hamdele ile başlardı. Arkasından, “Kitapların en efdali Allah’ın kitabıdır, yolların en faziletlisi Peygamber (s.a.s.)’in yoludur. Sonradan uydurulan şeyler bid’attir. Her bid’at dalâlettir. Her dalâlet ve dalâlet sahibi cehenneme gider.” anlamındaki Arapça giriş cümlelerini söylerdi. Sonra, sıradaki ilk hadisin Arapça metnini okurdu.

Ondan sonra okunan kitap hakkında kısa bilgi verir; hadislerin okunmasına ve izahına geçmeden önce, başta Peygamber (s.a.s.) Efendimiz olmak üzere cümle enbiyânın, evliyânın, sülehànın; sâdât ve meşâyih-i kiramın ruhları için; kitabın müellifinin ve bu kitabın içindeki hadis-i şeriflerin bizlere kadar ulaşmasında emeği geçmiş olan ulemânın, râvilerin ruhları için; caminin bânisi İskender Paşa’nın ruhu için; bu hadis-i şerifleri dinlemek üzere oraya gelmiş olan kimselerin ahirete irtihal etmiş olan cümle yakınlarının ruhları için ve Mehmed Zahid KOTKU Hazretleri’nin ruhu için, bir Fâtiha, üç İhlâs-ı Şerif okunmasını isterdi.

Daha sonra, sıradaki hadis-i şerifin Arapça metnini okuyup, kelime kelime izahına geçerdi. Konuyla ilgili ayet-i kerimeler ve diğer hadis-i şeriflerle meseleyi bir güzel açıklardı. Sade ve anlaşılır bir Türkçe kullanırdı. Konunun iyi anlaşılması için misaller, hatıralar anlatır; şiirlere, Farsça ve Arapça beyitlere yer verirdi.

COŞAN, ilk yıllarda her sohbette 8-10 hadis-i şerif okuyup izah ederdi, sohbet süresi bir saati geçmezdi. Son yıllarda bu sayı 3’e kadar düşmüş, izah için daha çok vakit ayrılmış, sohbet süresi bir saati biraz aşmaya başlamıştı.

Sohbetin sonunda mutlaka Hatm-i Hàcegân yaptırırdı. Bazen, intisab etmek isteyenler için zikir dersi tarifi yapardı. Eğer vakit müsaitse, küçük notlarla soru gönderenlerin sorularına cevap verirdi.

Sohbetlere öncelikle gençler, öğrenciler, okumuş kimseler gelirlerdi. Fakat her yaştan ve her kesimden insana rastlamak mümkündü. Zamanla ilgi arttığı için, caminin etrafındaki evler satın alınarak cami genişletilmiş; hanımların ve erkeklerin sohbetleri takip edebilmesi için mekânlar yapılmıştır.

İskenderpaşa Camii’ndeki sohbetler, ilk yıllardan beri teyp kasetlerine kayıt edilmiştir. 1987’den sonra görüntülü video kayıtları yapılmıştır.

b. Ankara Özelif Camii Sohbetleri (1982-1996)

COŞAN, Mehmed Zâhid KOTKU Hz. vefat edip, irşad görevi kendisine intikal ettikten sonra, Ankara’da da hadis dersleri başlattı (1982). İlk önce çarşamba günleri evinin yanındaki Muradiye Camii’nde, daha sonra perşembe akşamları Özelif Camii’nde hadis dersi yapmaya başladı. Bir ara cumartesi günleri yapıldı. Emekli olup da Ankara’dan ayrıldıkları 1987 yılına kadar bu dersler devam etti. 1987’den sonra ise, her ayın ilk perşembe akşamı Ankara’ya gelip, bu hadis derslerini ayda bir yapmaya devam etti.

c. Sapanca Sohbetleri (1987-1989)

COŞAN emekli olduktan sonra Sapanca’ya yerleşmiştir. Orada oturdukları yıllarda (1987-1989), evinin yakınındaki Yüzevler Camii’nde cumartesi günleri, ikindiden sonra Muhtâru’l-Ehàdîs isimli kitaptan hadis dersleri yapmıştır.

Muhtâru’l-Ehâdîs kitabı muteber hadis kitaplarından seçilmiş ve ilk harflerine göre alfabetik olarak sıralanmış bin dört yüz kadar hadis ihtivâ etmektedir. Mısırlı alim Seyyid Ahmed el-Hâşimî (1878-1943) tarafından hazırlanmıştır. Türkçe’ye muhtelif tercümeleri yapılmıştır.

d. Anadolu’da Sohbetler

COŞAN, Türkiye’de bulunduğu 1980-1997 yılları arasında sık sık Anadolu’da seyahatler yaparlardı. Gittikleri illerde, uygun camilerde, halka açık hadis dersleri yapmıştır. Eskişehir, Bursa, İzmir, Antalya, Adapazarı, Konya, Edirne gibi illerde sohbetler yapılmış hadis sohbetleri mevcuttur.

e. Ev Sohbetleri
Doğum, ölüm, düğün, sünnet vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği evlerde; kahvaltı vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği öğrenci evlerinde mutlaka yarım saat - 45 dakika civarında bir hadis sohbeti yaparlardı.

Ayakları duvara kaldırıp dayayıp yatmak sünnet mi?, Hocam, sıla-yı rahim yapmak sevap mıdır?, Dinî nikâh yapmış olan bir | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Memleketimde ilkyardım kursu vereceğim, duanızı istiyorum. Memleketimde ilkyardım kursu vereceğim, duanızı istiyorum.

Biz; kadınların erkeklerin, bilgili görgülü yetişmesine önem veriyoruz. Biz; kadınların erkeklerin, bilgili görgülü yetişmesine önem veriyoruz. Hanımların dinî bilgiler bakımından dünyevî bilgiler bakımından ihmal edilmesini doğru görmüyoruz.Hanımların dinî bilgiler bakımından dünyevî bilgiler bakımından ihmal edilmesini doğru görmüyoruz. Hanımlarımıza, çocuklarımıza dinî bilgiler kadar dünyevî bilgileri de verme taraftarıyız. Hanımlarımıza, çocuklarımıza dinî bilgiler kadar dünyevî bilgileri de verme taraftarıyız. Ehliyeti alsınlar, helikopter kullanmayı öğrensinler, uçak kullanmayı öğrensinler,Ehliyeti alsınlar, helikopter kullanmayı öğrensinler, uçak kullanmayı öğrensinler, av tüfeği kullanmayı öğrensinler.av tüfeği kullanmayı öğrensinler. Bir tüfek patlayınca korkmasınlar… Bir tüfek patlayınca korkmasınlar… Dünyanın bin bir türlü hâli var, diye her şeyi öğretiyoruz. İlkyardımı da öğretiyoruz. Dünyanın bin bir türlü hâli var, diye her şeyi öğretiyoruz. İlkyardımı da öğretiyoruz. Trafik kazası olabilir, harp olur darp olur. Etrafımız düşmanlarla dolu.Trafik kazası olabilir, harp olur darp olur. Etrafımız düşmanlarla dolu. Pattadak bir şey patlayabilir. Serinkanlı olmak lazım. Pattadak bir şey patlayabilir. Serinkanlı olmak lazım. Allah yolunda [hazır olmak] lazım! Gelen olayları metanetle karşılamak lazım. Allah yolunda [hazır olmak] lazım! Gelen olayları metanetle karşılamak lazım.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in savaşlarında İslâm ordusunun aşlarını pişiren, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in savaşlarında İslâm ordusunun aşlarını pişiren, yaralılarına yardım eden müslüman hanımlar vardı.yaralılarına yardım eden müslüman hanımlar vardı. Hayatın bin bir türlü hâli olduğundan bunların hepsi gerekiyor.Hayatın bin bir türlü hâli olduğundan bunların hepsi gerekiyor. Peygamber Efendimiz; "Yüzmeyi öğretmek, ok atmayı öğretmek, Peygamber Efendimiz; "Yüzmeyi öğretmek, ok atmayı öğretmek, yazı yazmayı öğretmek lazım!" diyor.yazı yazmayı öğretmek lazım!" diyor. Denize düştüğü zaman insan kendisini kurtarabilmeli. Bunların hepsi gerekli. Denize düştüğü zaman insan kendisini kurtarabilmeli. Bunların hepsi gerekli.

Geçen gün bir yerde geziyorduk da deniz kenarında bir güzel bina gördük.Geçen gün bir yerde geziyorduk da deniz kenarında bir güzel bina gördük. Ben bizim arkadaşlara talimat verdim: "Gidin, sahibiyle konuşun.Ben bizim arkadaşlara talimat verdim: "Gidin, sahibiyle konuşun. Biz burada daimî bir eğitim müessesesi kuralım.Biz burada daimî bir eğitim müessesesi kuralım. Yüzme, diğer sporlar ve dinî bilgileri verecek bir okul açalım." dedim. Yüzme, diğer sporlar ve dinî bilgileri verecek bir okul açalım." dedim.

Bu kardeşimiz de demek ki tavsiyelerimize uygun olarak memleketinde ilkyardım kursu açacak. Bu kardeşimiz de demek ki tavsiyelerimize uygun olarak memleketinde ilkyardım kursu açacak. Bir yangın olduğu zaman, bir trafik kazası olduğu zaman,Bir yangın olduğu zaman, bir trafik kazası olduğu zaman, birisi yaralandığı zaman [ilkyardım gerekiyor]. birisi yaralandığı zaman [ilkyardım gerekiyor]. Dağda bayırda, ormanda yaralıyla sen baş başa kaldın; doktor yok, hastane yok,Dağda bayırda, ormanda yaralıyla sen baş başa kaldın; doktor yok, hastane yok, ameliyat imkânı yok! İlkyardım! Doktor gelinceye kadar,ameliyat imkânı yok! İlkyardım! Doktor gelinceye kadar, sedyeyle yerine ulaştırılıncaya kadar bir şeyler yapmak lazım. sedyeyle yerine ulaştırılıncaya kadar bir şeyler yapmak lazım. Kanın akmasını engellemek lazım vs.Kanın akmasını engellemek lazım vs. Biz burada kliniklerimizde bu çeşit bilgileri öğreten kurslar yaptık. Bu çeşit kursları yaptık. Biz burada kliniklerimizde bu çeşit bilgileri öğreten kurslar yaptık. Bu çeşit kursları yaptık.

Ayrıca geçtiğimiz senelerde bir kamp tertiplemiştik. Ayrıca geçtiğimiz senelerde bir kamp tertiplemiştik. Orada oymakbaşı, izci başkanı bazı kimselerin dersleri filan oldu. Orada oymakbaşı, izci başkanı bazı kimselerin dersleri filan oldu. Gittim, koca sakalımla oturdum. Orada izcilik bilgilerini talebe gibi dinledim.Gittim, koca sakalımla oturdum. Orada izcilik bilgilerini talebe gibi dinledim. Vallahi hoşuma gitti. Bu çeşit şeyleri her müslümanın bilmesi lazım. Vallahi hoşuma gitti. Bu çeşit şeyleri her müslümanın bilmesi lazım. Pratik bilgiler, çeşitli beden kabiliyetleri; iple ağaca tırmanmak, inmek, çıkmak vs.Pratik bilgiler, çeşitli beden kabiliyetleri; iple ağaca tırmanmak, inmek, çıkmak vs. Bu gibi bilgiler lazım ve bu bilgilerin okulları olmuyor.Bu gibi bilgiler lazım ve bu bilgilerin okulları olmuyor. Ama bu gibi bilgileri çoluk çocuğumuza, kendimize öğretmemiz lazım. Ama bu gibi bilgileri çoluk çocuğumuza, kendimize öğretmemiz lazım.

Hantal olmamamız lazım! Bisiklete binmeyi bilmeli. Hantal olmamamız lazım!

Bisiklete binmeyi bilmeli.
Motosiklete binmeyi bilmeli. Araba kullanmayı bilmeli.Motosiklete binmeyi bilmeli. Araba kullanmayı bilmeli. Kadın erkek herkes! Ben düşünüyorum; tozlu topraklı, zor.Kadın erkek herkes! Ben düşünüyorum; tozlu topraklı, zor. Sıhhate de zararlı ama motosiklet kullanmayı da öğreneyim, diyorum.Sıhhate de zararlı ama motosiklet kullanmayı da öğreneyim, diyorum. Bisiklet kullanabiliyorum da motosiklet biraz hızlı ama bilmek lazım. Şaşırmamak lazım. Bisiklet kullanabiliyorum da motosiklet biraz hızlı ama bilmek lazım. Şaşırmamak lazım.

Kompüter kullanmayı öğrenmek lazım. O bilgisayarlar [karşısında] şaşırıp kalmamalı. Kompüter kullanmayı öğrenmek lazım. O bilgisayarlar [karşısında] şaşırıp kalmamalı. Tık tık bir yere basıyorsun bir şeyler oluyor. Ne oluyor? Nasıl kaydedeceksin?Tık tık bir yere basıyorsun bir şeyler oluyor.

Ne oluyor? Nasıl kaydedeceksin?
Nasıl arayacaksın, nasıl bulacaksın?.. Çağa göre yetiştirmek lazım. Nasıl arayacaksın, nasıl bulacaksın?..

Çağa göre yetiştirmek lazım.
Peygamber Efendimiz'in çok güzel bir tavsiyesi var. Buyuruyor ki; Peygamber Efendimiz'in çok güzel bir tavsiyesi var. Buyuruyor ki;

"Çocuklarınızı kendi çağlarına göre yetiştirin, sizin çağınıza göre değil!" "Çocuklarınızı kendi çağlarına göre yetiştirin, sizin çağınıza göre değil!"

Çünkü onlar o çağın insanlarıdır. Şimdi bizim çocuklarımız hangi çağın insanı? Çünkü onlar o çağın insanlarıdır.

Şimdi bizim çocuklarımız hangi çağın insanı?

Yirmibirinci yüzyılın insanı! Biz yirminci yüzyılın insanıyız. Yirminci yüzyıl 6 sene sonra bitiyor.Yirmibirinci yüzyılın insanı! Biz yirminci yüzyılın insanıyız. Yirminci yüzyıl 6 sene sonra bitiyor. Yirmibirinci yüzyıl geliyor. Çocuklarımızı yirmibirinci yüzyıla göre yetiştireceğiz! Yirmibirinci yüzyıl geliyor. Çocuklarımızı yirmibirinci yüzyıla göre yetiştireceğiz!

Helikopter kullansın, paraşütle atlasın, uzay bilgilerine sahip olsun vs. Şaşırmasın! Helikopter kullansın, paraşütle atlasın, uzay bilgilerine sahip olsun vs. Şaşırmasın!

Ben şimdi bilgisayarlardan vs. ürküyorum. Ben şimdi bilgisayarlardan vs. ürküyorum. Çocukların oyuncakları; dıt dıt basıyorlar, bir şeyler oluyor.Çocukların oyuncakları; dıt dıt basıyorlar, bir şeyler oluyor. Vaktim de yok, gözüm de pek almıyor ama her şeyi öğrenmek lazım.Vaktim de yok, gözüm de pek almıyor ama her şeyi öğrenmek lazım. Hâsılı bunlara çalışın diyorum. Hâsılı bunlara çalışın diyorum.

Ayakları duvara kaldırıp dayayıp yatmak sünnet mi? Ayakları duvara kaldırıp dayayıp yatmak sünnet mi?

Hayır, ben hadîs-i şerîflerde böyle bir hadis bilmiyorum. Hayır, ben hadîs-i şerîflerde böyle bir hadis bilmiyorum. Yalnız bunun bazı kereler faydalı olabileceğini tıbben düşünebiliriz. Yalnız bunun bazı kereler faydalı olabileceğini tıbben düşünebiliriz. Çünkü insan çok yürüdüğü zaman veya ayağında varis vs. gibi rahatsızlıklar olup daÇünkü insan çok yürüdüğü zaman veya ayağında varis vs. gibi rahatsızlıklar olup da damarları fazla tazyik altında olduğu zaman duvarın kenarına yanaşıp ayağının altına yastıklar damarları fazla tazyik altında olduğu zaman duvarın kenarına yanaşıp ayağının altına yastıklar koyup biraz ayağını yukarda tutmak, birikmiş kanın aşağıya doğru gelmesine sebep olabilir. koyup biraz ayağını yukarda tutmak, birikmiş kanın aşağıya doğru gelmesine sebep olabilir. Bu, Peygamber Efendimiz'in yatmayı tavsiye ettiği şekil değildir. Bu, Peygamber Efendimiz'in yatmayı tavsiye ettiği şekil değildir. Normal insan yatışı değildir. Hasta yatışıdır veyahut yorgunluğun sebebiyleNormal insan yatışı değildir. Hasta yatışıdır veyahut yorgunluğun sebebiyle hasta gibi olmuş bir insanın durumudur. hasta gibi olmuş bir insanın durumudur.

Peygamber Efendimiz yüzükoyun yatan bir insanı Peygamber Efendimiz yüzükoyun yatan bir insanı "Bu şeytanın istediği bir yatıştır!" diye engellemiştir. "Bu şeytanın istediği bir yatıştır!" diye engellemiştir. Efendimiz'in sevdiği yatış tarzı sağ yanına, kıbleye doğru dönük olarak yatmaktır.Efendimiz'in sevdiği yatış tarzı sağ yanına, kıbleye doğru dönük olarak yatmaktır. Yüzükoyun yatmayı yasaklamıştır. Ben ayak dikmeyi de hadîs-i şerîflerden okumadım.Yüzükoyun yatmayı yasaklamıştır. Ben ayak dikmeyi de hadîs-i şerîflerden okumadım. Normal olarak edebe uygun gibi görünmüyor Normal olarak edebe uygun gibi görünmüyor ama ayaklarındaki problemler geçsin diye sıhhat bunu gerektirebilir. ama ayaklarındaki problemler geçsin diye sıhhat bunu gerektirebilir.

Kira borcum var. Mal sahibi "Ya borcunu ver veyahut da çık!" diyor. . Kira borcum var. Mal sahibi "Ya borcunu ver veyahut da çık!" diyor. . Şaşırdım kaldım. Bana cemaate söyleyip yardım etmenizi istiyorum.Şaşırdım kaldım. Bana cemaate söyleyip yardım etmenizi istiyorum. Bu iyiliği yaparsanız evelallah Allah sizden razı olsun. Bu iyiliği yaparsanız evelallah Allah sizden razı olsun.

Elinizden geldiğince yardım edin.Elinizden geldiğince yardım edin. Bu devirde biraz sarsılan insan çok, bu çeşit yardıma muhtaç insanlar çok.Bu devirde biraz sarsılan insan çok, bu çeşit yardıma muhtaç insanlar çok. Tabii bazen bu gibi konularda böyle bizim bu cemaatimiz büyük.Tabii bazen bu gibi konularda böyle bizim bu cemaatimiz büyük. bir cemaat olduğu için herkes geliyor, bir yardım [istiyor]. Herkes geliyor, bir yardım[istiyor]… bir cemaat olduğu için herkes geliyor, bir yardım [istiyor]. Herkes geliyor, bir yardım[istiyor]… Kimisinin de aslı esası olmayabiliyor. Kimisinin de aslı esası olmayabiliyor. Ben, bu gibi yardımların tahkikli olmasını temenni ediyorum. Ben, bu gibi yardımların tahkikli olmasını temenni ediyorum.

Mesela hiç unutmuyorum, bana geçen seneler birisi geldi: Mesela hiç unutmuyorum, bana geçen seneler birisi geldi:

"Hocam, sıla-yı rahim yapmak sevap mıdır?" Tabii sevap. hadîs-i şerîfte bildiriliyor. "Hocam, sıla-yı rahim yapmak sevap mıdır?"

Tabii sevap. hadîs-i şerîfte bildiriliyor.
Sıla-yı rahim yapmak sevap! "Sevap." dedim. Sıla-yı rahim yapmak sevap!

"Sevap." dedim.

"Hocam, benim memleketim çok uzakta. Sıla-yı rahim yapmak istiyorum, çık paraları…" dedi. "Hocam, benim memleketim çok uzakta. Sıla-yı rahim yapmak istiyorum, çık paraları…" dedi.

Şimdi bir talepte bulunuyor. Hadîs-i şerîflerde de isteyene istediğini vermek tavsiye ediliyor. Şimdi bir talepte bulunuyor. Hadîs-i şerîflerde de isteyene istediğini vermek tavsiye ediliyor. Ben etrafıma bakındım. Tüccardan, zengin Bahaddin Şahoğlu kardeşimiz vardı.. Ben etrafıma bakındım. Tüccardan, zengin Bahaddin Şahoğlu kardeşimiz vardı..

"Bahaddin şununla meşgul ol. Al, götür. Otobüs parasını ver, memleketine gönder." dedim. "Bahaddin şununla meşgul ol. Al, götür. Otobüs parasını ver, memleketine gönder." dedim.

Bahaddin [Şadoğlu] Bey arabasına almış. Topkapı'ya kadar götürmüş. Bahaddin [Şadoğlu] Bey arabasına almış. Topkapı'ya kadar götürmüş. Adam oradan kaçmış. Memlekete filan gideceği yok.Adam oradan kaçmış. Memlekete filan gideceği yok. Parayı o yolla bizden almak istiyor. Dalga geçiyor, yalan söylüyor. Parayı o yolla bizden almak istiyor. Dalga geçiyor, yalan söylüyor.

Bir fakülte öğrencisiyim. Haram işlememek için bir kimseyle nikâh kıymak istiyorum. Bir fakülte öğrencisiyim. Haram işlememek için bir kimseyle nikâh kıymak istiyorum. Bunun bir mahsuru var mı? Bazı sorumlulukları yerine getirmemiş olur muyum? Bunun bir mahsuru var mı? Bazı sorumlulukları yerine getirmemiş olur muyum? Mesela zifaf gerekli midir? Yapacağımız doğru mudur? Muhterem kardeşlerim! Mesela zifaf gerekli midir? Yapacağımız doğru mudur?

Muhterem kardeşlerim!

Ben Türkiye'nin bugünkü şartları içinde bu çeşit birçok işle karşılaşmış bir kardeşinizim. Ben Türkiye'nin bugünkü şartları içinde bu çeşit birçok işle karşılaşmış bir kardeşinizim. Allah'ın emri emirdir. Şakası yoktur. Dinî nikâh da nikâhtır. Allah'ın emri emirdir. Şakası yoktur. Dinî nikâh da nikâhtır.

Dinî nikâhın ehemmiyetini millet anlamıyor. Dinî nikâhı önceden yapıyor. Dinî nikâhın ehemmiyetini millet anlamıyor. Dinî nikâhı önceden yapıyor. Ama ortada resmen bir belge yok. Resmen bir belge olmayınca da Ama ortada resmen bir belge yok. Resmen bir belge olmayınca da medenî kanun bunların nikâhlarını muteber saymıyor, nikâhlı saymıyor. medenî kanun bunların nikâhlarını muteber saymıyor, nikâhlı saymıyor. Bunları evli saymıyor. Evli saymadığı için de iki taraftan birisi bu işi beğenmeyipBunları evli saymıyor. Evli saymadığı için de iki taraftan birisi bu işi beğenmeyip bozmak istediği zaman başını alıp kalkıp gidiyor.bozmak istediği zaman başını alıp kalkıp gidiyor. Ötekisine karşı vazifelerini yapmıyor veyahut başka ters şeyler oluyor. Ötekisine karşı vazifelerini yapmıyor veyahut başka ters şeyler oluyor.

Onun için bizim [Mehmed Zahid Kotku] Hocamız cennetmekân derdi ki; Onun için bizim [Mehmed Zahid Kotku] Hocamız cennetmekân derdi ki;

"Evladım, resmen nikâhını yapmamış bir insanın dinî nikâhını kıyma!" "Evladım, resmen nikâhını yapmamış bir insanın dinî nikâhını kıyma!"

Çünkü adam dinî nikâhı yapıyor, sonra bir kavga ediyorlar; ayrılıyorlar.Çünkü adam dinî nikâhı yapıyor, sonra bir kavga ediyorlar; ayrılıyorlar. Kız gidiyor birisiyle evleniyor, adam gidiyor başkasıyla evleniyor… Kız gidiyor birisiyle evleniyor, adam gidiyor başkasıyla evleniyor… Kız iki kocalı oldu. Birisine nikâhlıyken gitti başkasıyla evlendi.Kız iki kocalı oldu. Birisine nikâhlıyken gitti başkasıyla evlendi. Bütün evliliği günah olacak. Bilmiyor işin ciddiyetini! Bütün evliliği günah olacak. Bilmiyor işin ciddiyetini!

Sonra bozuşuyorlar, mehir meselesi var! Erkek verecek, vermiyor.Sonra bozuşuyorlar, mehir meselesi var! Erkek verecek, vermiyor. Böyle şey olmaz. İşin ciddiyetini kavrasınlar.Böyle şey olmaz. İşin ciddiyetini kavrasınlar. Resmî nikâhı yapsınlar, dinî nikâhı ondan sonra yapsınlar. Resmî nikâhı yapsınlar, dinî nikâhı ondan sonra yapsınlar. Çünkü resmî nikâhı yapmayınca dinî nikâha ciddiyet atfetmiyorlar. Yanlış oluyor. Çünkü resmî nikâhı yapmayınca dinî nikâha ciddiyet atfetmiyorlar. Yanlış oluyor.

Dinî nikâh yaptı ama resmî nikâhı daha ilerde yapacak, yapmamış. . Dinî nikâh yaptı ama resmî nikâhı daha ilerde yapacak, yapmamış.

.
Dinî nikâh yapmış olan bir insan ille zifafla sorumlu mudur? Dinî nikâh yapmış olan bir insan ille zifafla sorumlu mudur?

"Yapmazsam işi geciktirdim diye sorumlu muyum?" diye soruyor. "Yapmazsam işi geciktirdim diye sorumlu muyum?" diye soruyor.

Böyle bir şey yoktur. Nikâh ille duhulü ve zifafı gerektirmez. Böyle bir şey yoktur. Nikâh ille duhulü ve zifafı gerektirmez. Gayrı medhûlün bihâ olarak nikâhlı olarak, henüz daha evlenmemiş olarak Gayrı medhûlün bihâ olarak nikâhlı olarak, henüz daha evlenmemiş olarak bir devre olması mümkündür.bir devre olması mümkündür. Bunun bir mahsuru yoktur. Aksine zifafı yapmakta mahsur vardır. Bunun bir mahsuru yoktur. Aksine zifafı yapmakta mahsur vardır. Çünkü kanunla bağlanıp teyit edilmediği için sonunda çocukları olur,Çünkü kanunla bağlanıp teyit edilmediği için sonunda çocukları olur, veled-i zinâ muamelesi görür. Ters şeyler olabilir. Bu iş şakaya gelmez.veled-i zinâ muamelesi görür. Ters şeyler olabilir. Bu iş şakaya gelmez. Bazı müslüman geçinen gençlerin de acayip şeyleri oluyor. Bazı müslüman geçinen gençlerin de acayip şeyleri oluyor.

Bir yerde bazı şeyler anlattılar, onun için ben bu işlere çok ciddiyet atfedilmesini istiyorum. Bir yerde bazı şeyler anlattılar, onun için ben bu işlere çok ciddiyet atfedilmesini istiyorum. Oyuncak değildir. Nikâhın şakası olmaz. Nikâhın şakası da ciddidir, ciddisi de ciddidir.Oyuncak değildir. Nikâhın şakası olmaz. Nikâhın şakası da ciddidir, ciddisi de ciddidir. Nikâh en ciddi işlerden birisidir. Aldın mı? "Aldım." Vardın mı? Nikâh en ciddi işlerden birisidir.

Aldın mı?

"Aldım."

Vardın mı?

"Vardım." dedi mi biter bu iş. "Şaka yapmıştım. Çok sıkıştırdılar da öyle dedim…" "Vardım." dedi mi biter bu iş.

"Şaka yapmıştım. Çok sıkıştırdılar da öyle dedim…"

Öyle şey yok! Geçmiş ola! Mükellefiyetleri insanın omzuna yüklenir. Öyle şey yok! Geçmiş ola! Mükellefiyetleri insanın omzuna yüklenir.

Genç bir bayanın 70 yaşındaki erkek akrabasının elini öpmesi nasıldır? Genç bir bayanın 70 yaşındaki erkek akrabasının elini öpmesi nasıldır?

İslâm'da erkeklerle kadınların el sıkışması, el öpmesi yoktur. İslâm'da erkeklerle kadınların el sıkışması, el öpmesi yoktur. El öpmek, bizim Anadolu örfünde var. Tek memleketimizde oluyor.El öpmek, bizim Anadolu örfünde var. Tek memleketimizde oluyor. Eğer kendisine nikâh düşmeyecek büyüğü ise; amcası, dayısı filan gibi olabilir. Eğer kendisine nikâh düşmeyecek büyüğü ise; amcası, dayısı filan gibi olabilir. Aksi takdirde nikâh düşebilecek bir kimseyse el öpmeler olmaz.Aksi takdirde nikâh düşebilecek bir kimseyse el öpmeler olmaz. Çünkü kalpleri şeytanlar başka başka şeylere körüklerler. Çünkü kalpleri şeytanlar başka başka şeylere körüklerler.

"Aman eli ne kadar sıcaktı. Şöyleydi böyleydi, pamuk gibiydi…" filan derken"Aman eli ne kadar sıcaktı. Şöyleydi böyleydi, pamuk gibiydi…" filan derken işler büyük günahlara doğru gider. işler büyük günahlara doğru gider. Oyuncak değildir. Bu da oyuncak değildir.Oyuncak değildir. Bu da oyuncak değildir. Gönül ferman dinlemediğinden İslâm bu işi birbirlerine yaklaştırmamak suretiyle, Gönül ferman dinlemediğinden İslâm bu işi birbirlerine yaklaştırmamak suretiyle, ateşle barutu uzak tutmak suretiyle [ayırmıştır]. ateşle barutu uzak tutmak suretiyle [ayırmıştır]. Çünkü ters şeyler oluyor. Kadının sırtı güneşten yanmış. Çünkü ters şeyler oluyor.

Kadının sırtı güneşten yanmış.
Doktora gitmiş, krem sürecek. Doktor sırtına kremi sürmeye başlamış. Doktora gitmiş, krem sürecek. Doktor sırtına kremi sürmeye başlamış. Ondan sonra iş kötüye varmış… Çünkü bu işin şakası yok, oyuncak değil! Ondan sonra iş kötüye varmış…

Çünkü bu işin şakası yok, oyuncak değil!

"Doktor şöyledir böyledir…" filan diyorlar. "Doktor şöyledir böyledir…" filan diyorlar.

Biz; "Erkek doğum mütehassısı olur mu?.." filan diyoruz, kızıyorlar.Biz; "Erkek doğum mütehassısı olur mu?.." filan diyoruz, kızıyorlar. Bak ne kadar ters durumlar oluyor. Bak ne kadar ters durumlar oluyor.

Yılışa yılışa utanmadan, birisinden hatırlıyorum: Yılışa yılışa utanmadan, birisinden hatırlıyorum: Kaç tane kızın kızlığını iğfal ettiğini doktorlardan duydum ben. Kaç tane kızın kızlığını iğfal ettiğini doktorlardan duydum ben.

İslâm'ın her emri güzeldir. Taassup değildir, doğrudur. Garantidir ve faydalıdır. İslâm'ın her emri güzeldir. Taassup değildir, doğrudur. Garantidir ve faydalıdır. Sonunda bu işten herkes memnun olur. İslâm'a aykırı her şey de zararlıdır.Sonunda bu işten herkes memnun olur. İslâm'a aykırı her şey de zararlıdır. Sonunda fitne fesat çıkar. Oyuncak değildir. Sonunda fitne fesat çıkar. Oyuncak değildir.

Avrupa'ya, Amerika'ya öğrenci gönderirken annelere babalara diyorum ki; Avrupa'ya, Amerika'ya öğrenci gönderirken annelere babalara diyorum ki;

"Evlendirmeden göndermeyin! Oranın kızları şeytan! "Evlendirmeden göndermeyin! Oranın kızları şeytan! Allem eder kallem eder bizim safları aldatır!" Allem eder kallem eder bizim safları aldatır!"

Dinlemeyenler birkaç sene birkaç ay sonra boynu bükük geliyorlar: Dinlemeyenler birkaç sene birkaç ay sonra boynu bükük geliyorlar:

"Hocam, bizim oğlan söz dinlemedi. Bize âsi geldi. Gitti bir İngiliz kızı aldı,"Hocam, bizim oğlan söz dinlemedi. Bize âsi geldi. Gitti bir İngiliz kızı aldı, Alman kızı aldı, Amerikan kızı aldı…" Alman kızı aldı, Amerikan kızı aldı…"

[Bekâr] gönderirsen öyle olur. Kendisine hâkim olamaz.[Bekâr] gönderirsen öyle olur. Kendisine hâkim olamaz. Çünkü ötekiler şeytan! Okullarda onlara bu işin nasıl olacağını öğretiyorlar. Çünkü ötekiler şeytan! Okullarda onlara bu işin nasıl olacağını öğretiyorlar.

Bu günlerde insan, gazeteleri evine sokacak durumda değil! Neler var!.. Bu günlerde insan, gazeteleri evine sokacak durumda değil! Neler var!..

Elimden özürlü üniversite öğrencisi bir gencim. İslâmî açıdan özürlü olmanın nedeni nedir? Elimden özürlü üniversite öğrencisi bir gencim. İslâmî açıdan özürlü olmanın nedeni nedir?

Nedeni kaderdir. Allahu Teâlâ hazretleri özürlü yapmış. O âzâya özür vermiş. Olabilir. Nedeni kaderdir. Allahu Teâlâ hazretleri özürlü yapmış. O âzâya özür vermiş. Olabilir. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyuruyor ki; Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyuruyor ki;

"Bir kimsenin Allah çok kıymetli uzvu olan görme duygusunu alsa kör etse o da"Bir kimsenin Allah çok kıymetli uzvu olan görme duygusunu alsa kör etse o da ona sabretse bunun mükâfatı cennetten başka bir şey değildir!" ona sabretse bunun mükâfatı cennetten başka bir şey değildir!"

İnsanlara bazen böyle çeşitli imtihanlar gelir.İnsanlara bazen böyle çeşitli imtihanlar gelir. Trafik kazası olur; eli gider, ayağı gider, gözü kör olur.Trafik kazası olur; eli gider, ayağı gider, gözü kör olur. Hastalık gelir, şeker hastası olur, gözü görmez olur vs. Bunlar imtihandır, kaderdir. Hastalık gelir, şeker hastası olur, gözü görmez olur vs. Bunlar imtihandır, kaderdir. Sabredecek. Sabrettiği zaman mükâfat alır. Esbâbına tevessül edip tedaviye çalışacak.Sabredecek. Sabrettiği zaman mükâfat alır. Esbâbına tevessül edip tedaviye çalışacak. Tedavisi mümkün olmayarak sakat olarak doğmuşsa Tedavisi mümkün olmayarak sakat olarak doğmuşsa Allah onu bu dünyada böyle imtihan ediyor. Kadere razı olacak.Allah onu bu dünyada böyle imtihan ediyor. Kadere razı olacak. O tarafa aklını takmayacak. O hâliyle hayat imtihanını güzel başarmaya çalışacak. O tarafa aklını takmayacak. O hâliyle hayat imtihanını güzel başarmaya çalışacak.

Nişanlım yarın Kur'ân-ı Kerîm'den sınava girecek, dua bekleriz. Nişanlım yarın Kur'ân-ı Kerîm'den sınava girecek, dua bekleriz.

Allah Kur'ân-ı Kerîm'i çok iyi öğrenmeyi, bilmeyi nasip eylesin. Allah Kur'ân-ı Kerîm'i çok iyi öğrenmeyi, bilmeyi nasip eylesin. Bütün imtihanlara giren evlatlarımıza, kardeşlerimize üstün başarı nasip eylesin. Bütün imtihanlara giren evlatlarımıza, kardeşlerimize üstün başarı nasip eylesin.

Bağlı bulunduğum Kâdirî şeyhinden ayrılmak zorunda kaldım. Bağlı bulunduğum Kâdirî şeyhinden ayrılmak zorunda kaldım. Bu esnada bir rüya gördüm. Şeyhimden ayrıldım. Şimdi ben ne yapacağım, diyorum.Bu esnada bir rüya gördüm. Şeyhimden ayrıldım. Şimdi ben ne yapacağım, diyorum. Bir ses; "Senin yerin orası değil. Sen İbrahim aleyhisselam'ın mezarına git!" dedi. Bir ses; "Senin yerin orası değil. Sen İbrahim aleyhisselam'ın mezarına git!" dedi. Tâbiri için ne buyurursunuz? Bu rüya, ayrılmasının haklı olduğunu gösteriyor.Tâbiri için ne buyurursunuz?

Bu rüya, ayrılmasının haklı olduğunu gösteriyor.
Demek ki senin yerin orası değil, demek ayrılması doğruymuş.Demek ki senin yerin orası değil, demek ayrılması doğruymuş. O yer gerçek yer değilmiş. İbrahim aleyhisselam'ın mezarına git demek deO yer gerçek yer değilmiş. İbrahim aleyhisselam'ın mezarına git demek de İbrahim aleyhisselam halîlullahtır, Allah'ın sevgili dostudur.İbrahim aleyhisselam halîlullahtır, Allah'ın sevgili dostudur. "Allah'ı seven, Allah tarafından sevilen bir dergâha git, oraya bağlan!" diye "Allah'ı seven, Allah tarafından sevilen bir dergâha git, oraya bağlan!" diye bir mâna ifade ediyor, Allahu a'lem. bir mâna ifade ediyor, Allahu a'lem.

Allah nasip ederse önümüzdeki dönemde İmam hatip lisesini bitireceğim.Allah nasip ederse önümüzdeki dönemde İmam hatip lisesini bitireceğim. Okulu bitirdiğim zaman ticarete mi atılayım yoksa okumaya devam mı edeyim,Okulu bitirdiğim zaman ticarete mi atılayım yoksa okumaya devam mı edeyim, ne buyurursunuz? ne buyurursunuz?

İmam hatip Okuluna girmiş olan bir insanın ana amacı din elemanı olmak olduğundanİmam hatip Okuluna girmiş olan bir insanın ana amacı din elemanı olmak olduğundan sonuna kadar tahsiline devam etmesi, din yolunda, ilim yolunda yürümesi daha sevaplı olur. sonuna kadar tahsiline devam etmesi, din yolunda, ilim yolunda yürümesi daha sevaplı olur. Ama bir insanın okuyacak kapasitesi olmadığı anlaşılmışsa;Ama bir insanın okuyacak kapasitesi olmadığı anlaşılmışsa; İmam Hatibi zor bitirmiş ama üniversiteye malî imkânı yok, bedenî imkânı yok,İmam Hatibi zor bitirmiş ama üniversiteye malî imkânı yok, bedenî imkânı yok, zihnî [yeterliği] yok…zihnî [yeterliği] yok… Ticaret yapabilir. O zaman helal, hayırlı ticaret yapsın. Dinî bilgileri İmam hatipte öğrendi.Ticaret yapabilir. O zaman helal, hayırlı ticaret yapsın. Dinî bilgileri İmam hatipte öğrendi. Din adamlığı yapamayacak. Pekâlâ, hayata atılsın. Din adamlığı yapamayacak. Pekâlâ, hayata atılsın. Ama yine de hangi meslekten olursa olsun insanların dinî bilgileriAma yine de hangi meslekten olursa olsun insanların dinî bilgileri iyi öğrenmeye gayret etmesi lazım. iyi öğrenmeye gayret etmesi lazım.

Eğer ticarete atılacaksam nasıl bir yol izleyeyim, ticareti nasıl yapayım? Eğer ticarete atılacaksam nasıl bir yol izleyeyim, ticareti nasıl yapayım? Eğer okumaya devam edeceksem hangi fakülteye gideyim? Eğer okumaya devam edeceksem hangi fakülteye gideyim?

İlahiyat fakültesine ya da ona benzer bir fakülteye gidebilir. İlahiyat fakültesine ya da ona benzer bir fakülteye gidebilir. Ona benzer fakülteden kastım Edebiyat Fakültesi gibi yerlerdir.Ona benzer fakülteden kastım Edebiyat Fakültesi gibi yerlerdir. Orada Arapça-Farsça öğreniyor. İslâm'a hizmeti mümkün oluyor. Sosyoloji öğreniyor. Orada Arapça-Farsça öğreniyor. İslâm'a hizmeti mümkün oluyor. Sosyoloji öğreniyor. Topluma yönelik faydalı şeyler yapabiliyor. Hukuk Fakültesine gidiyor, hukuku öğreniyor. Topluma yönelik faydalı şeyler yapabiliyor. Hukuk Fakültesine gidiyor, hukuku öğreniyor. İslâm hukukunu öğreniyor. Faydalı oluyor… İslâm hukukunu öğreniyor. Faydalı oluyor…

Farklı cemaatlere müntesip bir beyle bayan evlenebilirler mi? Farklı cemaatlere müntesip bir beyle bayan evlenebilirler mi?

Evlenemez diyemeyiz. Mü'min mü'minin din kardeşi olduğu için mü'minleEvlenemez diyemeyiz. Mü'min mü'minin din kardeşi olduğu için mü'minle bir mü'minin evlenmesi mümkün olur.bir mü'minin evlenmesi mümkün olur. Yalnız o cemaatin insanları doğru yolda mı değil mi diye, Yalnız o cemaatin insanları doğru yolda mı değil mi diye, sivri, sapık tarafları var mı yok mu diye iyi incelemek lazım. sivri, sapık tarafları var mı yok mu diye iyi incelemek lazım. Bir de ben esas itibariyle uyum olsun diye bizim cemaatten olmasını temenni ederim. Bir de ben esas itibariyle uyum olsun diye bizim cemaatten olmasını temenni ederim. Çünkü o bir tarafa gidecek, berikisi bir başka tarafa gidecek. Çünkü o bir tarafa gidecek, berikisi bir başka tarafa gidecek.

Geçen hafta bir arkadaşımız geldi. Birisiyle nişanlanmaya karar vermiş. Geçen hafta bir arkadaşımız geldi. Birisiyle nişanlanmaya karar vermiş. Kız diyormuş ki; "Ben senede bir hafta şeyhimin memleketine giderim. Kız diyormuş ki; "Ben senede bir hafta şeyhimin memleketine giderim. Şeyhimin tekkesinde bir hafta kalırım, hizmet ederim. Bu şartı kabul edersen…" Şeyhimin tekkesinde bir hafta kalırım, hizmet ederim. Bu şartı kabul edersen…"

"Öyle şey olmaz." dedim. Mahremsiz hacca bile gidemiyor. "Öyle şey olmaz." dedim.

Mahremsiz hacca bile gidemiyor.

Böyle şeyler oluyor, taassuplar oluyor. Uygun olmuyor. Böyle şeyler oluyor, taassuplar oluyor. Uygun olmuyor.

Bazen uzun yolculuğa çıktığımızda otobüste giderken rabıta-yı mevt, rabıta-yı şeyh,Bazen uzun yolculuğa çıktığımızda otobüste giderken rabıta-yı mevt, rabıta-yı şeyh, rabıta-yı kalp yapabilir miyiz? rabıta-yı kalp yapabilir miyiz? Otobüsün yönü kıbleye doğru değil… Başka bir yön de olabilir.Otobüsün yönü kıbleye doğru değil…

Başka bir yön de olabilir.
Kıble, rabıta için bahis konusu değildir. Rabıta, namaz değildir.Kıble, rabıta için bahis konusu değildir. Rabıta, namaz değildir. Rabıtada yön bahis konusu değildir. Yapılabilir. Rabıtada yön bahis konusu değildir. Yapılabilir.

Bir rozet satılıyor. Üzerinde; İlâhî Ente maksûdî ve ridâke matlûbî, yazısı var. Bir rozet satılıyor. Üzerinde; İlâhî Ente maksûdî ve ridâke matlûbî, yazısı var. Bu rozet ile yüznumaraya girilebilir mi? Bu rozet ile yüznumaraya girilebilir mi?

İlâhî. "Ey benim Rabbim." Ente maksûdî. "Sen benim maksudumsun." Ridâke matlûbî.İlâhî. "Ey benim Rabbim." Ente maksûdî. "Sen benim maksudumsun." Ridâke matlûbî. "Rızan da benim talep ettiğim şeydir!" Bu bir sözdür ama âyet değildir."Rızan da benim talep ettiğim şeydir!" Bu bir sözdür ama âyet değildir. Âyet olmadığı için nispeten hafif bir şey olmuş oluyor. Âyet olmadığı için nispeten hafif bir şey olmuş oluyor.

Söz, nişan ve evlilikle ilgili bilgi almak isteyen on yaşındaki bir gence, Söz, nişan ve evlilikle ilgili bilgi almak isteyen on yaşındaki bir gence, yeni dönüş yapmış bir kimseye hangi eserleri tavsiye edebiliriz? yeni dönüş yapmış bir kimseye hangi eserleri tavsiye edebiliriz?

Sözlenme, söz kesme nişanlılık ve evlilik konusundaSözlenme, söz kesme nişanlılık ve evlilik konusunda bu İslâm'da Kadın filan diye bazı kitaplar hatırlıyorum.bu İslâm'da Kadın filan diye bazı kitaplar hatırlıyorum. Bizim Seha'daki arkadaşlara gitsinler, sorsunlar. Bizim Seha'daki arkadaşlara gitsinler, sorsunlar. Bekir Topaloğlu'nun güzel bir eseri vardı.Bekir Topaloğlu'nun güzel bir eseri vardı. Belki ondan sonra başka eserler de neşredilmiştir, ben muttali olmamışımdır. Belki ondan sonra başka eserler de neşredilmiştir, ben muttali olmamışımdır. En yeni en güzel hangisi ise Seha'daki arkadaşlara sorsunlar. En yeni en güzel hangisi ise Seha'daki arkadaşlara sorsunlar.

Falanca cemaatten selamlar. Hatme-i Hâcegân'ın taşla yapılanı mı Falanca cemaatten selamlar. Hatme-i Hâcegân'ın taşla yapılanı mı taşsız yapılanı mı daha faziletlidir? taşsız yapılanı mı daha faziletlidir? Feyiz bakımından fark olabilir mi? Feyiz bakımından fark olabilir mi?

Hatme-i Hâcegân'da sayıları tam tutturmak taşla olduğundan onu yaparsa daha [iyi] olabilir.Hatme-i Hâcegân'da sayıları tam tutturmak taşla olduğundan onu yaparsa daha [iyi] olabilir. Ama [Mehmed Zahid Kotku] Hocamız taşsız olarak da yaptırıyordu. Ama [Mehmed Zahid Kotku] Hocamız taşsız olarak da yaptırıyordu. Bu insanın kendine bağlı bir husustur. Soru: Dersli olmadıkları hâlde size Bu insanın kendine bağlı bir husustur.

Soru: Dersli olmadıkları hâlde size
ve cemaate muhabbeti olan kimseleri Hatme-i Hâcegân'a katmak ve cemaate muhabbeti olan kimseleri Hatme-i Hâcegân'a katmak ve hatta ders almaları için ısrarda bulunmakta bir sakınca var mıdır? ve hatta ders almaları için ısrarda bulunmakta bir sakınca var mıdır?

Yoktur, çünkü Gümüşhaneli [Ahmed Ziyâüddin] Efendimiz hazretleriYoktur, çünkü Gümüşhaneli [Ahmed Ziyâüddin] Efendimiz hazretleri "Bizi seven bizdendir." diyor. "Bizi seven bizdendir." diyor. Sevgi, bağlılık demektir. Ders aldığı hâlde sevgisi olmayan da tam bağlanmamış demek oluyor. Sevgi, bağlılık demektir. Ders aldığı hâlde sevgisi olmayan da tam bağlanmamış demek oluyor. Bizim şahsımızdan o beldede ders almak isteyenler varmış. Bizim şahsımızdan o beldede ders almak isteyenler varmış. Ben oraya gelmeyi geciktirirsem vebal altında kalırlar. Ben oraya gelmeyi geciktirirsem vebal altında kalırlar. O dersleri yapmalarını benim selamlarımla beraber onlara tebliğ etsinler.O dersleri yapmalarını benim selamlarımla beraber onlara tebliğ etsinler. Dersleri yapmaya başlasınlar. Gelince de görüşürüz inşaallah. Dersleri yapmaya başlasınlar. Gelince de görüşürüz inşaallah.

Ben rüyayı çok görürüm ama rüyaları kimseye anlatmam.Ben rüyayı çok görürüm ama rüyaları kimseye anlatmam. Gördüğüm çoğu rüya da aynen çıkıyor. Bunu neye yorarsınız? Gördüğüm çoğu rüya da aynen çıkıyor. Bunu neye yorarsınız?

Bu kalbin safîliğine alamettir. Rüyaların aynen çıkması güzel bir şeydir. Bu kalbin safîliğine alamettir. Rüyaların aynen çıkması güzel bir şeydir. Rüyalar gelişigüzel insanlara anlatılmaz. Rüyanın kıymetini bilen insanlara anlatılır. Rüyalar gelişigüzel insanlara anlatılmaz. Rüyanın kıymetini bilen insanlara anlatılır. Eğer kendisinin mânevî hâliyle ilgili birtakım işaretler taşıyorsa onları söylemek faydalıdır.Eğer kendisinin mânevî hâliyle ilgili birtakım işaretler taşıyorsa onları söylemek faydalıdır. Çünkü söylediği zaman kaçar. Çünkü söylediği zaman kaçar.

Arılara, bal çok olsun diye şeker yediriliyor. Acaba mahsurlu mudur? Arılara, bal çok olsun diye şeker yediriliyor. Acaba mahsurlu mudur?

Arının balı çok önemlidir. Bal almak da oğluna kız almak gibi mühimdir. Arının balı çok önemlidir. Bal almak da oğluna kız almak gibi mühimdir.

Çünkü arı balı nereden topladı? Bazen zehirli çiçeklerden toplar, bal zehirli olur. Çünkü arı balı nereden topladı?

Bazen zehirli çiçeklerden toplar, bal zehirli olur.
Mesela Bolu'nun, Kastamonu'nun, Sinop'un eğrelti otu olan bazı zehirli otların olduğu Mesela Bolu'nun, Kastamonu'nun, Sinop'un eğrelti otu olan bazı zehirli otların olduğu yerlerde bulunan arılarının balları zehirli oluyor.yerlerde bulunan arılarının balları zehirli oluyor. Fazla miktarda yenildiği zaman insanı öldürebiliyor veya kafasını tutuyor, başını döndürüyor.Fazla miktarda yenildiği zaman insanı öldürebiliyor veya kafasını tutuyor, başını döndürüyor. Arıların malzemeyi nereden aldığı çok önemlidir. Arıların malzemeyi nereden aldığı çok önemlidir.

En kıymetli bal kır çiçeklerinden tabii bir şekilde arıların toplayıp yaptığı baldır.En kıymetli bal kır çiçeklerinden tabii bir şekilde arıların toplayıp yaptığı baldır. Binâenaleyh herkesin temennisi odur. Eğer önüne tatlı şeyler konularak bal teşkil ettiriliyorsa Binâenaleyh herkesin temennisi odur. Eğer önüne tatlı şeyler konularak bal teşkil ettiriliyorsa o zaman bir çeşit kalite düşmesi olmuş oluyor. o zaman bir çeşit kalite düşmesi olmuş oluyor. Bazen de arıcılar diyorlar ki; "Biz bunu zaten arıyı beslemek için kışın yapmak zorunda kalırız.Bazen de arıcılar diyorlar ki; "Biz bunu zaten arıyı beslemek için kışın yapmak zorunda kalırız. Onların bu ekmek yemesi gibi bazen de gereklidir…" diyorlar. Onların bu ekmek yemesi gibi bazen de gereklidir…" diyorlar.

Eğer kır çiçeklerinden değil de şundan veya bundansa arının balının cinsini, Eğer kır çiçeklerinden değil de şundan veya bundansa arının balının cinsini, çeşidini söylemek de ticaretin helal olması bakımından [gereklidir].çeşidini söylemek de ticaretin helal olması bakımından [gereklidir]. Bal diye biz, çiçeklerden toplanılan kıymetli, şifalı malzemeyi kastediyoruz.Bal diye biz, çiçeklerden toplanılan kıymetli, şifalı malzemeyi kastediyoruz. Arının önüne koy şerbetleri; oradan hiçbir özelliği olmayan kimyevî maddeleri alsın, doldursun… Arının önüne koy şerbetleri; oradan hiçbir özelliği olmayan kimyevî maddeleri alsın, doldursun… Bu yanlış oluyor! Bu yanlış oluyor!

Fındık mahsulünün öşürü onda biri midir yirmide biri midir? Fındık mahsulünün öşürü onda biri midir yirmide biri midir?

Eğer mahsul sulanarak elde ediliyorsa o zaman meşakkatinden dolayı öşür az alınır.Eğer mahsul sulanarak elde ediliyorsa o zaman meşakkatinden dolayı öşür az alınır. Yamaçlarda vs. kendisi yetiştiğinden öşürü onda birdir. Yamaçlarda vs. kendisi yetiştiğinden öşürü onda birdir.

Gübre ilaç vs. masraflar çok oluyor, deniliyor. Yağmur olmuyor ama masrafları çok oluyor. Gübre ilaç vs. masraflar çok oluyor, deniliyor. Yağmur olmuyor ama masrafları çok oluyor.

Masraflar bütün mahsullerde var. Masrafların olması öşrün miktarını değiştirmiyor. Masraflar bütün mahsullerde var. Masrafların olması öşrün miktarını değiştirmiyor. Öşür olması gerekiyor. Öşür olması gerekiyor.

Doğudaki müslüman kardeşlerimiz hem devlet tarafından hem PKK tarafından şehit ediliyor. Doğudaki müslüman kardeşlerimiz hem devlet tarafından hem PKK tarafından şehit ediliyor. Fakat müslümanlar bunu önemsemiyor.Fakat müslümanlar bunu önemsemiyor. Sizden ricamız dergilerde bu gibi konulara temas etmeniz. Sizden ricamız dergilerde bu gibi konulara temas etmeniz.

Fitne, bir beldeye bir memlekete geldi mi çok zordur. Herkes bundan zarar görür.Fitne, bir beldeye bir memlekete geldi mi çok zordur. Herkes bundan zarar görür. Bu fitneyi söndürmek elinden geldiğince herkesin vazifesidir. Bu fitneyi söndürmek elinden geldiğince herkesin vazifesidir. Bizim için İslâm'da Türkçülük, Kürtçülük gibi şeyler olamaz! Müslümanlar birbirinin kardeşidir. Bizim için İslâm'da Türkçülük, Kürtçülük gibi şeyler olamaz! Müslümanlar birbirinin kardeşidir. Elbette böyle bir şeye destek de veremeyiz. Tebessüm de edemeyiz. Elbette böyle bir şeye destek de veremeyiz. Tebessüm de edemeyiz. Oy da veremeyiz. Alkış da tutamayız. Böyle bu gibi insanların yaptığı şeyleri de hoş göremeyiz.Oy da veremeyiz. Alkış da tutamayız. Böyle bu gibi insanların yaptığı şeyleri de hoş göremeyiz. Onların karşısında da ilgisiz duramayız… Elbette İslâmî birtakım şeyleri yapmamız,Onların karşısında da ilgisiz duramayız… Elbette İslâmî birtakım şeyleri yapmamız, gerekli çalışmaları yapıp bu fitneyi söndürmeye çalışmamız, elbirliğiyle lazım.gerekli çalışmaları yapıp bu fitneyi söndürmeye çalışmamız, elbirliğiyle lazım. Ayrılma zamanı değil, birleşme; düşmanlık zamanı değil, kardeşlik zamanıdır; Ayrılma zamanı değil, birleşme; düşmanlık zamanı değil, kardeşlik zamanıdır; diye var gücümüzle bu fikri yaymaya çalışmalıyız ki bu fitne, dışarıdan körüklenendiye var gücümüzle bu fikri yaymaya çalışmalıyız ki bu fitne, dışarıdan körüklenen fitne memleketimize zarar vermesin. fitne memleketimize zarar vermesin.

İhvandan bir kız ile evlenmek istiyorum. Ancak ailem; İhvandan bir kız ile evlenmek istiyorum. Ancak ailem; "Kız bir yaş büyük, erken çöker." diye karşı çıkıyor. Ne yapalım? "Kız bir yaş büyük, erken çöker." diye karşı çıkıyor. Ne yapalım?

Böyle bir şey bahis konusu değildir. Yaşça eşit olabilir. Bir yaş büyük olabilir, küçük olabilir. Böyle bir şey bahis konusu değildir. Yaşça eşit olabilir. Bir yaş büyük olabilir, küçük olabilir. Kimin erken çökeceğini Allah bilir. Allah sıhhat afiyet versin. Kimin erken çökeceğini Allah bilir. Allah sıhhat afiyet versin. Umumiyetle benim gördüğüm, erkekler daha çabuk çöküyorlar. Umumiyetle benim gördüğüm, erkekler daha çabuk çöküyorlar. Bayanlar dışarda dul geziyor. Erkekler daha çabuk göçmüş gitmiş oluyor.Bayanlar dışarda dul geziyor. Erkekler daha çabuk göçmüş gitmiş oluyor. Meşakkati vs. çok olmuş oluyor. Tabii Allah sıhhat afiyet versin. Meşakkati vs. çok olmuş oluyor. Tabii Allah sıhhat afiyet versin.

Böyle hesaplar yapılmaz, ihvandansa müslümansa mütedeyyinse hafızsa Böyle hesaplar yapılmaz, ihvandansa müslümansa mütedeyyinse hafızsa iyiyse hoşsa evlenirsin geçersin. iyiyse hoşsa evlenirsin geçersin. Peygamber Efendimiz on beş yaş büyük bir kimseyle evlendi. Peygamber Efendimiz on beş yaş büyük bir kimseyle evlendi.

Sürekli vesvese geliyor, ne buyurursunuz? Sürekli vesvese geliyor, ne buyurursunuz?

Vesveseye itibar ettikçe artar. Vesveseye itibar etmemek lazım gelir. Vesveseye itibar ettikçe artar. Vesveseye itibar etmemek lazım gelir. Bir konuda bir şeyi kararlaştırdıktan sonra yürümek gerekir.Bir konuda bir şeyi kararlaştırdıktan sonra yürümek gerekir. Abdesti iyi almaya dikkat etmek gerekir. Vesveseye yüz vermeyince o azalır. Abdesti iyi almaya dikkat etmek gerekir. Vesveseye yüz vermeyince o azalır.

Öğrenci olduğumuzdan imkânsızlıklar dolayısıyla memlekete [bayanlar olarak] yalnız gidiyoruz.Öğrenci olduğumuzdan imkânsızlıklar dolayısıyla memlekete [bayanlar olarak] yalnız gidiyoruz. Ne buyurursunuz? Tabii bir müslüman hanımın yalnız başına seyahati bizim mezhebimizde hatalıdır.Ne buyurursunuz?

Tabii bir müslüman hanımın yalnız başına seyahati bizim mezhebimizde hatalıdır.
Bir mahremiyle gitmeye çalışması ve bunu prensip edinmesi; sağı solu, Bir mahremiyle gitmeye çalışması ve bunu prensip edinmesi; sağı solu, ana baba ve kardeşleri de zorlaması lazım. ana baba ve kardeşleri de zorlaması lazım. "Benim tahsilim bitti, gelin beni alın götürün…" filan demesi lazım. İşin doğrusu budur."Benim tahsilim bitti, gelin beni alın götürün…" filan demesi lazım. İşin doğrusu budur. Ama ne yapsa çare olmuyorsa o zaman da emniyet tedbirlerine riayet ederek Ama ne yapsa çare olmuyorsa o zaman da emniyet tedbirlerine riayet ederek birkaç arkadaşla gündüz gözüyle gitmeye çalışmalı. birkaç arkadaşla gündüz gözüyle gitmeye çalışmalı.

Kendimin ikinci bir ismimin olmasını niyaz ediyorum. Bana ikinci bir isim söyler misiniz? Kendimin ikinci bir ismimin olmasını niyaz ediyorum. Bana ikinci bir isim söyler misiniz?

İkinci isim Peygamber Efendimiz'in isimlerinden birisi olabilir. İkinci isim Peygamber Efendimiz'in isimlerinden birisi olabilir. Ahmed, Mahmud, Muhammed, Hamid, Said, Mücteba, Mürteza vs.Ahmed, Mahmud, Muhammed, Hamid, Said, Mücteba, Mürteza vs. Evrâd kitabımızdan Peygamber Efendimiz'in isim listesinden bir tanesini seçsin: Muhsin vs. Evrâd kitabımızdan Peygamber Efendimiz'in isim listesinden bir tanesini seçsin: Muhsin vs.

Ben cemaatinizden bir hanımla nişanlandım. Ben cemaatinizden bir hanımla nişanlandım. Çevre, örf ve âdetler üzerine aramızda dinî nikâh yapıldı; resmî nikâh yok.Çevre, örf ve âdetler üzerine aramızda dinî nikâh yapıldı; resmî nikâh yok. Bu durumda nasıl davranmalıyız, nasıl görüşmeliyiz? Görüşmemizde sakınca var mıdır? Bu durumda nasıl davranmalıyız, nasıl görüşmeliyiz? Görüşmemizde sakınca var mıdır?

Görüşme belli bir ölçü içinde örtülü olarak olabilir. Görüşme belli bir ölçü içinde örtülü olarak olabilir. Fazla mahrem, bir odada yalnız, tek başına kalmak doğru değildir. Tehlikelidir. Fazla mahrem, bir odada yalnız, tek başına kalmak doğru değildir. Tehlikelidir. Dinî bakımdan bir şey olmasa bile sakıncalı ve tehlikelidir. Çünkü resmî nikâhı yapmamışsın. Dinî bakımdan bir şey olmasa bile sakıncalı ve tehlikelidir. Çünkü resmî nikâhı yapmamışsın. Yarın öbür gün bozuşurlarsa; "Bu kız falanca beyle bir odada yalnız kaldı. Kim bilir ne yaptılar?.." Yarın öbür gün bozuşurlarsa; "Bu kız falanca beyle bir odada yalnız kaldı. Kim bilir ne yaptılar?.." filan diye gölge düşer. Düğün oluncaya kadar,filan diye gölge düşer. Düğün oluncaya kadar, zifaf oluncaya kadar kızın kendisini sakınması, koruması uygun olur. zifaf oluncaya kadar kızın kendisini sakınması, koruması uygun olur.

Uzun zamandır hizmet edemiyorum. Kendimde gevşeklik ve soğukluk hissediyorum. Uzun zamandır hizmet edemiyorum. Kendimde gevşeklik ve soğukluk hissediyorum. Hizmet edemeyince de huzursuz ve sinirli oluyorum. Tarikatta bazen kabz bazen bast hâli olur.Hizmet edemeyince de huzursuz ve sinirli oluyorum.

Tarikatta bazen kabz bazen bast hâli olur.
İnsan bazen neşeli olur bazen keyifsiz olur. Bazen şen şakrak, hareketli olur. İnsan bazen neşeli olur bazen keyifsiz olur. Bazen şen şakrak, hareketli olur. Bazen isteksiz olur. İnsanlık hâlidir bunlar. Ama devamlıysa yaBazen isteksiz olur. İnsanlık hâlidir bunlar. Ama devamlıysa ya lokmasına bir haram karıştığındandır ya da bir başka sözüyle, lokmasına bir haram karıştığındandır ya da bir başka sözüyle, düşüncesiyle işlediği bir kusurdan dolayıdır.düşüncesiyle işlediği bir kusurdan dolayıdır. Tevbe etsin, lokmasının helal olmasına dikkat etsin. Abdestli gezsin. Tevbe etsin, lokmasının helal olmasına dikkat etsin. Abdestli gezsin.

İmam hatip lisesi mezunuyum. Allah muvaffak ederse İlahiyat Fakültesine girmeye hak kazanacağım. İmam hatip lisesi mezunuyum. Allah muvaffak ederse İlahiyat Fakültesine girmeye hak kazanacağım. Fıkıh ilmini öğrenmeyi emretmiştiniz. Allah'ın izniyle bu yolda çalışmak istiyorum.Fıkıh ilmini öğrenmeyi emretmiştiniz. Allah'ın izniyle bu yolda çalışmak istiyorum. Ama ana babam beni evlendirmek istiyorlar.Ama ana babam beni evlendirmek istiyorlar. Sizin de bekârların şerrinden sakınmak gerektiğini ifade ettiğinizi biliyorum. Sizin de bekârların şerrinden sakınmak gerektiğini ifade ettiğinizi biliyorum.

Ben bir şey demedim. Peygamber Efendimiz diyor ki; "Sizin şerlileriniz bekârlarınızdır!" Ben bir şey demedim. Peygamber Efendimiz diyor ki;

"Sizin şerlileriniz bekârlarınızdır!"

Çünkü şeytana uyar, flört eder, damdan atlar, duvardan geçe, cama bakar… Çünkü şeytana uyar, flört eder, damdan atlar, duvardan geçe, cama bakar… Bir şey yapar. Bu gibi bakımlardan [tehlikeler] olur, demek. Bekârlığın tehlikeleri.Bir şey yapar. Bu gibi bakımlardan [tehlikeler] olur, demek. Bekârlığın tehlikeleri. Evlendirmek istemesi ilimle bir tezat teşkil etmiyor. Evlendirmek istemesi ilimle bir tezat teşkil etmiyor. Evlensin, hatta ilme hanımıyla beraber devam etsin. Evlensin, hatta ilme hanımıyla beraber devam etsin.

Daha önce sizden ders almıştım. Sonra bazı rüyalarla başka bir taraflara kaydım. Daha önce sizden ders almıştım. Sonra bazı rüyalarla başka bir taraflara kaydım. Şu anda birtakım sıkıntılar içindeyim. Şu anda birtakım sıkıntılar içindeyim.

Sanıyorum bu sıkıntılar kendisinin kararsızlığından kaynaklanıyor. Sanıyorum bu sıkıntılar kendisinin kararsızlığından kaynaklanıyor. Böyle bir bakıma ahdine sadık olmamasından kaynaklanıyor ve devam da edebilir.Böyle bir bakıma ahdine sadık olmamasından kaynaklanıyor ve devam da edebilir. Bu böyle gelir, böyle de devam eder. Çünkü insan doğru olan bir yola girdikten sonraBu böyle gelir, böyle de devam eder.

Çünkü insan doğru olan bir yola girdikten sonra
bir başka tarafa kayarsa o taraf doğrudan ayrıldıktan sonra nereye gider? bir başka tarafa kayarsa o taraf doğrudan ayrıldıktan sonra nereye gider?

Fe mâzâ ba'de'l-hakkı ille'd-dalâl. Ondan sonra yanlış bir yola gider.Fe mâzâ ba'de'l-hakkı ille'd-dalâl.

Ondan sonra yanlış bir yola gider.
Sonradan çeşitli şekilde rahatsızlıklar olur. İnsanların çeşitli rüyalar görmesi mümkündür.Sonradan çeşitli şekilde rahatsızlıklar olur. İnsanların çeşitli rüyalar görmesi mümkündür. Bir kısmı şeytanî, bir kısmı Rahmanî, bir kısmı ilâhî, bir kısmı melekî olur… Bir kısmı şeytanî, bir kısmı Rahmanî, bir kısmı ilâhî, bir kısmı melekî olur… Biraz insanın aklını mantığını, şer'î bilgisini kullanarak fıkha uygun hâle getirtmesi lazım.Biraz insanın aklını mantığını, şer'î bilgisini kullanarak fıkha uygun hâle getirtmesi lazım. Söz veriyorsun, ahdediyorsun. Ahdini sonra bir rüyayla bozuyorsun!Söz veriyorsun, ahdediyorsun. Ahdini sonra bir rüyayla bozuyorsun! Allah insanı ahitten sorgu suale tâbi tutar: "Niye ahdini bir rüyayla bozdun?.." Allah insanı ahitten sorgu suale tâbi tutar:

"Niye ahdini bir rüyayla bozdun?.."

O, yanlış olmuş oluyor. Tabii biz bir grup olduğumuz için başka bir grup hakkında çeşitli sözlerO, yanlış olmuş oluyor.

Tabii biz bir grup olduğumuz için başka bir grup hakkında çeşitli sözler
sarf etmek istemiyoruz. sarf etmek istemiyoruz. Bu bizim [hassasiyetimizden] dolayı; fitne fesat vs. çıkmasın, gruplar arasında çekişme çatışma vs.Bu bizim [hassasiyetimizden] dolayı; fitne fesat vs. çıkmasın, gruplar arasında çekişme çatışma vs. olmasın diyedir. Ama elhamdülillah yolumuz ta olmasın diyedir. Ama elhamdülillah yolumuz ta Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'e kadar muttasıl olan hak yoldur. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'e kadar muttasıl olan hak yoldur. Takvâ yoludur, ihsan yoludur, ihlâs yoludur. Takvâ yoludur, ihsan yoludur, ihlâs yoludur. İnsan bunu bırakır da keramet ticareti yapılan şeylere kapılır,İnsan bunu bırakır da keramet ticareti yapılan şeylere kapılır, propagandalarla [karar değiştirirse] sonunda hatalı durumlara düşebilir. propagandalarla [karar değiştirirse] sonunda hatalı durumlara düşebilir.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2